Danıştay Kararı 15. Daire 2013/13521 E. 2016/2521 K. 12.04.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/13521 E.  ,  2016/2521 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/13521
Karar No : 2016/2521

Temyiz Eden (Davalı) :
Karşı Taraf (Davacı) :

İstemin Özeti : …İdare Mahkemesi’nin …tarih ve …sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirkete ait …plakalı aracın tescil kaydının, araç hakkında müsadere kararı verildiğinden bahisle Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 73. maddesi uyarınca silinmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 19.10.2012 tarih ve 2705 sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
…İdare Mahkemesi’nce; Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 73. maddesinde bir araçla ilgili olarak Mahkeme tarafından müsadere kararı verilmesi halinde en geç müsadere tarihi itibariyle tescil kaydının silinmesi gerektiğinin düzenlendiği, olayda davacı şirkete ait aracın müsadere edilmesine ilişkin iki ayrı Mahkeme kararının bulunduğu ve bu kararların kesinleştiği görülmüş olup, anılan Yönetmelik hükmünde sayılan şartlar oluştuğundan davacı şirketin Yönetmelik hükmü uyarınca talep ettiği terkin talebinin reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na dayalı olarak çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 18.07.2008 tarih ve 26940 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik ile değiştirilen “Zapt, müsadere ve tasfiye kararı alınan araçlar hakkında yapılacak işlemler” başlıklı 73. maddesinin birinci fıkrasında; “Aracın müsadere edildiğine dair mahkeme kararının veya tasfiye edildiğine ilişkin ilgili kurum veya kuruluşun düzenlemiş olduğu yazının ibrazı halinde; araç müsadere veya tasfiye kararı verilinceye kadar sahibine yediemin olarak verilmemiş ise zapt tarihi itibariyle, sahibine yediemin olarak verilmiş ise müsadere veya tasfiye kararı tarihi itibariyle önceki maliki adına olan tescili silinir ve ilgili vergi dairesine onbeş iş günü içinde bildirilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı şirket adına kayıtlı …plakalı kamyona 23.11.2002 tarihinde yasak orman emvali taşındığı gerekçesiyle aynı tarihli suç tutanağı ile el konulduğu, kamyonun 25.11.2002 tarihinde aracın sürücüsü olan …’ya yediemin sıfatıyla teslim edildiği, aynı araca yine yasak orman emvali taşıdığı gerekçesiyle 24.07.2003 tarihinde tekrar el konulduğu, bu defa aracın 06.08.2003 tarihinde düzenlenen tutanak ile yediemin sıfatıyla davacı şirketin müdürü olan …’na teslim edildiği, 24.07.2003 tarihli el koyma nedeniyle açılan kamu davası sonucunda …Sulh Ceza Mahkemesinin …tarih ve …sayılı kararı ile söz konusu aracın müsaderesine karar verildiği, 23.11.2002 tarihli el koyma nedeniyle açılan kamu davası sonucunda da …Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve …sayılı kararı ile aracın müsaderesine karar verildiği ve her iki müsadere kararının da kesinleştiği, davacı şirket tarafından 23.11.2011 tarihinde yapılan başvuru ile söz konusu araca ilişkin verilen müsadere kararlarının kesinleştiğinden bahisle araç üzerinde herhangi bir haklarının kalmadığı öne sürülerek aracın trafik tescil kaydının Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 73. maddesi uyarınca silinmesinin istendiği, davalı idarece 19.10.2012 tarihinde tesis edilen dava konusu işlemle söz konusu aracın müsadere kararının infazı için idareye teslim edilmediğinden tescil kaydının silinemeyeceği gerekçesiyle başvurunun reddedildiği, bakılmakta olan davanın bu işlemin iptali istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda metnine yer verilen Yönetmeliğin 73/1. maddesinin değerlendirilmesinden; müsadere edilen araçlarla ilgili olarak, araç sahibine yediemin olarak teslim edilmemişse zapt tarihi, sahibine yediemin olarak teslim edilmişse müsadere kararı itibariyle tescil kaydının silineceği düzenlemesine yer verilmiş olup, sahibine yediemin olarak teslim edilen araçlar hakkında söz konusu hükmün uygulanabilmesi için aracın yediemin/araç sahibi tarafından tekrar idareye teslim edilmesi gerektiği ya da aracın idareye teslim edilemediği hallerde de bu duruma araç sahibinin sebebiyet vermemiş olması gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Aksi durumun kabulü halinde, araç sahibinin aracı idareye teslim etmediği ya da aracın teslim edilememesine sebebiyet verdiği hallerde de Yönetmeliğin 73/1. maddesi uyarınca araç tescil kaydının silinmesi gerekli olup, müsadere kararının infazına bilerek veya kusurlu olarak engel olan araç sahiplerince de söz konusu imkandan istifade edilebileceğinden bu durumun hakkın kötüye kullanımına yol açacağı değerlendirilmektedir.
Uyuşmazlıkta; söz konusu araca en son olarak 24.07.2003 tarihinde el konulduğu, aracın o tarihte şirket ortağı olan …’na, aracın müsaderesine karar verilmesi halinde aynen teslim edileceği taahhütüyle 06.08.2003 tarihli teslim tutanağıyla teslim edildiği görülmektedir.
Davacı şirket tarafından, aracın harici satım sözleşmesi ile … isimli kişiye satıldığı, 2007 yılında davalı idareden alınan şifahi onay ile bu kişiye aracın yediemin olarak teslim edildiği, aracın teslim edilmemesine kendileri tarafından sebebiyet verilmediği iddia edilmişse de, söz konusu iddiaları kanıtlamaya elverişli somut ve yeterli deliller bulunmadığından, davacı şirketin bu itirazı yerinde görülmemiştir. Ayrıca söz konusu araçla ilgili olarak usulüne uygun şekilde alınmış kayıp ve çalıntı kararı da bulunmamaktadır.
Sonuç olarak söz konusu aracın resmi kayıtlara göre 06.08.2003 tarihinde davacı şirkete teslim edildiği ve müsadere kararından sonra da idareye teslim edilmediği açıktır.
Bu veriler ışığında, söz konusu araç hakkında verilen müsadere kararlarının uygulanamamasına bizatihi davacı şirketin 06.08.2003 tarihli tutanak ile kayıt altına alınan teslim yükümlülüğünü ihlal etmesinin yol açtığının anlaşılması karşısında, aracın davacı şirket adına olan tescil kaydının silinmesinin hakkın kötüye kullanılmasına yol açacağından, tescil kaydının silinmemesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemi iptal eden temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyiz isteminin kabulü ile …İdare Mahkemesi’nin …tarih ve …sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.