Danıştay Kararı 15. Daire 2013/1273 E. 2016/1097 K. 22.02.2016 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/1273 E.  ,  2016/1097 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/1273
Karar No : 2016/1097

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…; K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava, davacıya ait .. plakalı aracın 5838 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca hurdaya ayrılması ve trafik sicilindeki kaydının silinmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 31.12.2009 tarih ve 40.02-09 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesince; davacıya ait aracın üzerindeki motor ve şasi numarası ile trafik sicilindeki motor ve şasi numarasının birbirinden farklı olduğu halde söz konusu araçta yapılan motor değişikliğine ilişkin bilgi ve belgeler davalı idareye verilmeksizin üzerindeki motor ve şasi numarası trafik sicilindeki motor ve şasi numarasından farklı olan aracın 5838 sayılı Yasa’nın Geçici 2. maddesi uyarınca hurdaya ayrılması ve trafik sicilindeki kaydının silinmesine yönelik başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı idare tarafından anılan Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
28.02.2009 tarih ve 27155 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5838 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılaması Hakkında Kanunun Geçici 2. maddesinin 1. fıkrasında; ilgili trafik sicilinde adlarına kayıt ve tescilli bulunan, model yılı 1979 veya daha eski olan motorlu taşıtlarını; bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 30/6/2010 tarihine kadar ilgili yönetmelik hükümleri gereğince kayıt ve tescillerinin silinmesi ve hurdaya çıkarılması suretiyle il özel idarelerine bedelsiz olarak teslim edenler adına veya 10/7/2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanununun 33 üncü maddesinin beşinci fıkrasında düzenlenen uygulama çerçevesinde Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) Hurda İşletmesi Müdürlüğüne ait hurda müdürlüklerinden herhangi birine teslim eden gerçek ve tüzel kişilerden, yük ve yolcu taşımacılığı dışında bilanço esasına göre defter tutmayı gerektiren başkaca ticari veya mesleki faaliyetten dolayı mükellefiyeti bulunmayanlar adına, hurdaya çıkarılan taşıta ilişkin olarak 31/12/2009 tarihine kadar tahakkuk etmiş ve ödenmemiş olan motorlu taşıtlar vergisi ile bu vergiye ilişkin gecikme zammı, gecikme faizi, vergi cezaları ve 31/12/2008 tarihine kadar tescil plakasına kesilen idari para cezalarının terkin edileceği hükmüne yer verilmiştir.
Anılan maddenin gerekçesinde de hurda haline gelen ve çalışma imkanı bulunmayan eski model motorlu kara taşıtlarının hurdaya çıkartılabilmesi ancak ilgili trafik tescil kuruluşunda adlarına hurdaya ayrılacak taşıt kayıt ve tescilli olan mükelleflerin, bu taşıtlar ile ilgili olarak ödenmemiş motorlu taşıtlar vergisi bulunmamasına bağlı olduğu, özellikle hurda durumunda bulunan kamyon ve kamyonet sahibi mükelleflerin bu taşıtlarını çalıştıramadıkları için motorlu taşıtlar vergisini ödeyememekte, kullanamadıkları taşıtlarını hurdaya ayırmak istediklerinde ise motorlu taşıtlar vergisi borçları bulunduğu için, taşıtlarını hurdaya ayıramadıkları, bu düzenleme çevesinde sahipleri tarafından hurdaya çıkarılmak istendiği halde motorlu taşıtlar vergisi borcu nedeniyle hurdaya çıkarılamayan ve çevreyi kirleten eski ve kullanılamaz durumda bulunan taşıtların trafikten çekilmesi teşvik edilerek çevrenin korunması ve taşıt parkının yenilenmesi temin edildiği ve böylece sosyal ve ekonomik amacın birlikte gerçekleştirilmesinin sağlandığı, madde ile motorlu kara taşıtlarını hurdaya ayıran gerçek ve tüzel kişilerin tahakkuk etmiş ve ödenmemiş olan motorlu taşıtlar vergisi ile bu vergiye ilişkin gecikme zammı, gecikme faizi, vergi cezaları ve idari para cezalarının terkin edilmesinin yanında, hurdaya çıkartılan taşıt üzerinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tatbik edilmiş olan hacizlerin de kaldırılacağı açıklanmıştır.
Ayrıca 5838 sayılı Kanunun Geçici 2. Maddesinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları gösteren 25.03.2009 tarih ve 27180 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan (33) Seri Nolu Motorlu Taşıtlar Vergisi Genel Tebliğinin A- Model yılı 1979 ve daha eski olan taşıtlara ilişkin yapılacak işlemler başlıklı maddesinde; taşıt sahiplerinin taşıtlarını il özel idaresine teslim ettikten sonra, almış oldukları teslim tutanakları ve Tebliğ ekinde yer alan dilekçe (EK:6/EK:7) ile birlikte herhangi bir trafik tescil kuruluşuna giderek, taşıtlarının hurdaya çıkarılma işlemini tamamlamalarının gerektiği, trafik tescil kuruluşunda hurdaya çıkarma işlemi yapılmayan taşıt için bu madde hükmünden faydalanılamayacağı, söz konusu taşıtları il özel idarelerine bedelsiz teslim etmek isteyen taşıt sahipleri tarafından verilen dilekçe üzerine, il özel idareleri taşıtı Tebliğ ekinde yer alan tutanakla teslim alacakları, İl özel idareleri tarafından teslim alınan taşıta ilişkin tutanak üç nüsha olarak düzenleneceği, biri ilgili trafik tescil kuruluşuna verilmek üzere iki nüsha tutanağın mükellefe verileceği, üçüncü nüshasının ise il özel idaresi tarafından muhafaza edileceği, maddenin birinci fıkra hükmünden faydalanmak isteyen mükelleflerin yukarıda belirtilen yazıları aldıktan sonra, bir dilekçe ve ekleri ile birlikte il özel idaresine başvurarak, taşıtlarını bedelsiz olarak teslim edebilecekleri düzenlemesi yer almaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacının 04.06.2009 tarihinde 1964 model ..plakalı aracının 5838 sayılı Kanunun Geçici 2. Maddesi kapsamında hurdaya ayrılmasını talep ettiği, 08.06.2009 tarihinde İl Emniyet Müdürlüğü tarafından İl Özel İdaresi’ne söz konusu aracın üzerinde 6183 sayılı Kanun dışında şerh bulunmadığı, 5838 sayılı Kanun kapsamında hurdaya ayrılmasında sakınca bulunmadığının bildirildiği, davacının bu yazı ile müracaat ederek aracını 15.06.2009 tarihinde İl Özel İdaresi’ne teslim ettiği, aracı teslim alan mühendisler ve davacı tarafından imzalı taşıt teslim tutanağının imzalandığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacı tarafından araç teslim edildikten sonra trafik kaydının silinmesi için yaptığı başvurunun, aracın tescil belgesindeki motor numarası ve şasi numarası ile taşıt teslim belgesindeki numaraların farklılık gösterdiğinden bahisle aracın hurdaya ayrılması işlemlerinin tamamlanamadığı, davacının durumu İl Özel İdaresine bildirmesi üzerine anılan teslim tutanağına aracın tescil belgesindeki şasi numarasının yazıldığı, İl Özel İdaresi tarafından aracın taşıt vasfının kaybettirilerek MKE… Hurda İşletme Müdürlüğüne teslim edildiği görülmektedir.
Bu durumda davacı tarafından mevzuatta belirtilen usullere uygun olarak başvurulduğu, yükümlülüklerin yerine getirildiği ve aracın ilgili kuruma teslim edildiği, 5838 sayılı Kanun kapsamında hurdaya ayrılma işlemleri tamamlanmadan aracın taşıt vasfının kaybettirildiği, fiilen hurdaya ayrıldığı, nitekim aracın an itibariyle mevcut olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde davacının aracın hurdaya ayrılarak tescil kaydının silinmesi yönündeki talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu sonucuna varılmaktadır.
Bu nedenle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken davayı reddeden İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle,…. İdare Mahkemesi’nin …günlü, E:…; K:…sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın yeniden karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/02/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X)KARŞI OY :

Temyize konu Mahkeme kararının onanması gerektiği görüşüyle aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyoruz.