Danıştay Kararı 15. Daire 2013/11423 E. 2018/3871 K. 17.04.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/11423 E.  ,  2018/3871 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/11423
Karar No : 2018/3871

Temyiz Edenler ve
Karşı Taraf (Davacılar) : 1- …. 2- …… 3- ……
Vekilleri : ……….
Temyiz Eden ve
Karşı Taraf (Davalı) :…………..
Vekili : ……………..
Müdahiller (Davalı Yanında) : 1- …………….
Vekili : ……………
2- …………..
Vekili : ……………….
İstemlerin Özeti : Davacılardan ’nin kolunun kesilmesinin hizmet kusurundan kaynaklandığından bahisle, uğranıldığı ileri sürülen maddi ve manevi zararın karşılığı için 41.884,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi, annesi için 1.500,00 TL manevi, babası için de 1.500,00 TL manevi tazminatın, olay tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte taraflarına ödenmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesi’nce; davacılar ile ’nın oğlu 1990 doğumlu davacı ………….’nin 26.07.1997 tarihinde düşme sonucu sağ kolunun kırılması sebebiyle SSK ……… Hastanesine getirildiği, burada ilk tetkiklerin Dr……….. tarafından yapıldıktan sonra tedavinin Ortopedi Uzmanı olan Dr. ……….. tarafından yapılarak taburcu edildiği, sağlık durumun iyi gitmemesi nedeniyle sevk edildiği ………….Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 28.07.1997 tarihinde sağ kolda dirsek üstü ampütasyon yapıldığı (sağ kolun dirsek üstünden kesildiği), bu olay nedeniyle davacılar tarafından SSK Genel Müdürlüğü, Dr……. ve Dr …………. aleyhine adli yargıda açılan tazminat davasında davanın görüm ve çözümünde idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği, bu kararın kesinleşmesi üzerine 19.01.2012 tarihinde davanın açıldığı, olayda, adli yargıdaki yapılan yargılama sırasında, Adli Tıp Genel Kurulu’nun 25.11.2004 günlü ………..5 sayılı kararında da, özetle, “Dr. …………’in poliklinikte pratisyen hekim olarak nöbetçi şefin talimatları doğrultusunda görev yaptığı, grafi çektirdikten sonra kendisine verilen talimatları yerine getirdiği, bu nedenle kendisine atf-ı kabil kusur bulunmadığı, Dr………. ’nin kişinin muayenesini yaptığı 28.07.1997 günü kolun şiş, morarmış ve soğuk, hareketsiz olup nörovasküler patoloji saptanmasına rağmen Dr……….. ’nin erken saatlerde sadece alçısının gevşetilerek açılmasının talimatını verdiği kişiyi muayene etmesi halinde dolaşım bozukluğunu saptayıp tedavisi cihetine gitmesi gerekirken bu işlemi yapmadığı, kişiye gerekli önem ve dikkati göstermemesi nedeniyle 4/8 oranında kusurlu olduğu, davalı SSK Genel Müdürlüğü’ne atf-ı kabil kusur olmadığına oyçokluğuyla karar verildiği” değerlendirilmelerine yer verilmesi ve % 76 maluliyet tespiti neticesinde, adli yargıda yaptırılan hesap bilirkişi incelemesi de esas alınarak Adli Tıp ve Yüksek Sağlık Şurası Raporları ile dosya kapsamındaki bütün bilgi ve belgeler birarada değerlendirildiğinde; ’nin sağ kolunun dirsek üstünden ampüte edilmesinde tıp kurallarına uygun olmayan hekim eyleminden doğan hizmetin kötü işlemesinden kaynaklanan açık ve ağır hizmet kusurunun var olduğu sonucuna varılmakta olup, adli yargıdaki hesap bilirkişisi raporu da hükme esas alınabilir nitelikte bulunarak taleple bağlı kalınıp dava açılırken istenilen için 41.884,00 TL maddi, çocuğun hayati öneme sahip bir uzvunu yitirdiği ve bu şekilde daha yedi yaşında engelli hale getirildiği nazara alındığında, kendisi ile anne ve babasının duyduğu manevi acı ve üzüntü nedeniyle manevi tazminat taleblerinin tamamının kabul edilmek suretiyle, 5.000,00. TL manevi tazminatın, annesi için 1.500,00 TL ve babası için de 1.500,00 TL manevi tazminatın adli yargıda dava açılma tarihi olan 10.10.1997 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz ile birlikte davalı idare tarafından davacılara ödenmesi yolunda verilen kararın, davacılar tarafından harçlara ilişkin kısmının düzeltilerek onanması, davalı idare tarafından davanın reddi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Taraflarca savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi Düşüncesi: Temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Temyiz istemlerine konu uyuşmazlıkta davacıların tazminat taleplerini davalı idare ve doktorlara karşı adli yargıda yönelttikleri davada verilen tazminat isteminin kısmen kabul, kısmen reddine ilişkin kararı temyiz etmeleri neticesinde Yargıtay tarafından idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle bozulmuş olsa da davalı idarenin temyiz aşamasında ve müdahil hekimlerin eklediği belgede ……….. 6. İcra Müdürlüğü tarafından 2005/10416 numaralı icra emri ile takibe başlanıldığı ve icra emrindeki miktarın ödendiği iddiasının bulunduğu, davacı tarafından da bunun teyit edildiği, mükerrer ödemeye sebebiyet verilmemesi açısından tahsilat aşamasında bu durumun dikkate alınması gerektiği açıktır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararın Bozulması” başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçelerindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemlerine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz istemlerinin reddine,… İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.