Danıştay Kararı 15. Daire 2013/10055 E. 2018/5592 K. 05.06.2018 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2013/10055 E.  ,  2018/5592 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/10055
Karar No : 2018/5592

Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava, davacı belediyeye, 5510 sayılı Yasa’nın 11. maddesinin 6. fıkrası uyarınca yapması gereken bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediğinden bahisle aynı yasanın 102. maddesi uyarınca 97.929.-TL tutarında idari para cezası verilmesine ilişkin 09/01/2012 tarih ve 458995 sayılı işlem ile anılan işleme yapılan itirazın reddine ilişkin 14/02/2012 tarih ve 5 sayılı İtiraz Komisyonu kararının işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nce; uyuşmazlığın temelini, yapı ruhsatı ve diğer tüm ruhsat veya ruhsat niteliği taşıyan işlemlere ilişkin belgeler ile bunların verilmesine esas olan istihdama ilişkin bilgilerin verildiği tarihten itibaren bir ay içinde kuruma bildirilip bildirilmediği hususunun oluşturduğu, davalı idarece ruhsatların süresinde verilip verilmediğini araştırırken, ruhsat üzerinde yazan onay tarihi yerine, ruhsatın ilgililerine tekemmül ettikten sonra fiziki ortamda verildiği tarihin baz alınması gerektiği, bu tarihin baz alınarak bir aylık sürenin geçmiş olduğunun tespiti halinde idari para cezasının düzenlenmesi gerektiği anlaşıldığından, davalı idarece yalnızca sistemin onay tarihinin dikkate alınarak tesis ettiği uyuşmazlık konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı tarafından, kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanun’un 11. Maddesinin 6. fıkrasında, ” Valilikler, belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kamu ve özel hukuk tüzel kişileri, yapı ruhsatı ve diğer tüm ruhsat veya ruhsat niteliği taşıyan işlemlerine ilişkin bilgi ve belgeler ile varsa bunların verilmesine esas olan istihdama ilişkin bilgileri, verildiği tarihten itibaren bir ay içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdürler.” hükmü, 102. maddesinin (h) fıkrasında da, ” 11 inci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen bildirim yükümlülüğünü yasal süresi içinde yerine getirmeyen ticaret sicili memurlukları ile aynı maddenin altıncı fıkrasında belirtilen yükümlülüğü yasal süresi içinde yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlara yerine getirilmeyen her bir bildirim yükümlülüğü için aylık asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır.” hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanunun 6552 sayılı Kanun ile eklenen ve 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 57. maddesinde ise; “8 inci maddenin üçüncü fıkrasında ve 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilenler için 9 uncu maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen yükümlülükler ile 11 inci maddenin üçüncü ve altıncı fıkrasında belirtilen yükümlülüklerden bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren üç ay içinde yerine getirilmiş olanlar, kanuni süresinde yerine getirilmiş sayılır ve idari para cezası uygulanmaz. Bu yükümlülükler için daha önce uygulanan idari para cezaları, kesinleşip kesinleşmediğine bakılmaksızın terkin edilir, ancak tahsil edilmiş tutarlar red ve iade veya mahsup edilmez.” hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda anılan Yasanın Geçici 57. maddesi hükmü uyarınca, 11. maddenin 6. fıkrasında belirtilen yükümlülüklerden bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren üç ay içinde yerine getirilmiş olanları, yasal süresinde yerine getirilmiş sayılacağından, 11.09.2014 tarihinden itibaren üç ay içinde verilen belgeler için idari para cezası uygulanamayacağı açıktır.
Buna göre, davacı belediye başkanlığınca, 14/07/2011 ile 17/08/2011 tarihli olan yapı ruhsatlarına ilişkin belgelerin 04/10/2011 tarihinde kurumun ilgili ünitesine verildiği görüldüğünden, davacı belediyeye idari para cezası verilemeyeceği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; belirtilen gerekçeyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekmekteyse de, farklı bir gerekçeyle dava konusu işlemi iptal eden İdare Mahkemesi kararı sonucu itibariyle hukuka uygun bulunmaktadır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin reddine, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.