Danıştay Kararı 15. Daire 2012/4440 E. 2015/7455 K. 12.11.2015 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2012/4440 E.  ,  2015/7455 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2012/4440
Karar No : 2015/7455
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi :Temyiz istemine konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip dosyadaki bilgi ve belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; davacılar murisi … 05/06/1992 tarihinde, ….’ın sevk ve idaresindeki minibüs ile … İlçesine gitmekte iken, …. yol kavşağında silahlı saldırı sonucu öldürülmesi nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararlarının 5233 sayılı Kanun kapsamında tazmini istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Mardin İdare Mahkemesi’nce, davacıların murisi … , 5233 sayılı Kanun kapsamında tazmini gerekli terör ya da terörle mücadele eylemi kapsamında öldüğüne ilişkin davacıların iddiası dışında herhangi bir tanık beyanı ya da somut ve hukuken kabul edilebilir nitelikte bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, bahse konu ölüm olayı ile ilgili olarak … Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 18/04/2002 tarih ve Hazırlık No: …, Karar No: … sayılı Görevsizlik Kararı ile de, eylemi gerçekleştirenlerin örgütsel bağlantısının tespit edilemediği belirtilerek DGM Cumhuriyet Başsavcılığı’nın görevsizliğine karar verilerek dosyanın … Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği ve anılan soruşturmanın halen … Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütüldüğü hususları birlikte değerlendirildiğinde, olayın terör ve terörle mücadele eylemi kapsamında gerçekleşmediği sonucuna varıldığından, davacıların tazminat isteminin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar tarafından; İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu iddialarıyla temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun “Kapsam” başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrasında; bu Kanunun, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 1 inci, 3 üncü ve 4 üncü maddeleri kapsamına giren eylemler veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddî zararlarının sulhen karşılanması hakkındaki esas ve usullere ilişkin hükümleri kapsadığı, “Karşılanacak Zararlar” başlıklı 7. maddesinde; bu Kanun hükümlerine göre sulh yoluyla karşılanacak zararların; a) Hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar, b)Yaralanma, sakatlanma ve ölüm hâllerinde uğranılan zararlar ile tedavi ve cenaze giderleri,c) Terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddî zararları kapsadığı, “Zararın Tespiti” başlıklı 8. maddesinde; 7. maddede belirtilen zararların, zarar görenin beyanı, adlî, idarî ve askerî mercilerdeki bilgi ve belgeler göz önünde tutularak olayın oluş şekli ve zarar görenin aldığı tedbirlere göre, zarar görenin varsa kusur veya ihmalinin de göz önünde bulundurulması suretiyle, hakkaniyete ve günün ekonomik koşullarına uygun biçimde komisyon tarafından doğrudan doğruya veya bilirkişi aracılığı ile belirleneceği, “Yaralanma, Sakatlanma Ve Ölüm Hâllerinde Yapılacak Ödemeler” başlıklı 9. maddesinde; yaralanma, sakatlanma ve ölüm hâllerinde (7000) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucunda bulunan miktarın; e) Ölenlerin mirasçılarına elli katı tutarında nakdî ödeme yapılacağı, nakdî ödemenin tespitine esas tutulacak miktarın, ödeme yapılmasına ilişkin valinin veya Bakanın onayı tarihinde geçerli gösterge ve katsayı rakamları esas alınarak belirleneceği, birinci fıkranın (e) bendine göre belirlenen nakdî ödemenin mirasçılara intikalinde 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun mirasa ilişkin hükümleri uygulanacağı hususları kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; Midyat Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 17/07/1992 tarih ve Hazırlık No: 1992/229, Karar No: 1992/64 sayılı kararı ile, davacılar murisi … , F.A.’ın sevk ve idaresindeki minibüs ile Diyarbakır’dan Dargeçit’e gitmekte iken, … iki üç yolcu aldığı ve Dargeçit’e gitmek üzere saat 16.30 sıralarında … ayrıldığı, iki üç km kadar gittikten sonra Midyat İlçesinden binen şahıslardan birisinin tabancasını çekerek şoföre dur arkadaşlarım var dediği ve bu sırada elinde bulundurduğu tabanca ile Ahmet Yeşilmen ve F. A.’ya ateş ederek öldürdüğünün belirtildiği ve suç ideolojik nedenle adam öldürmek kapsamında değerlendirilerek görevsizlik kararı verilerek dosyanın … Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği, olayla ilgili olarak …. Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 18/04/2002 tarih ve Hazırlık No: 1992/1882, Karar No: 2002/78 sayılı kararı ile de olay tarihinde … sevk ve yönetimindeki minibüs ile Diyarbakır İlinden Dargeçit İlçesine seyir halinde iken … aracına yolcu olarak binen açık kimlik ve adresi tespit edilemeyen sanık tarafından Gercüş, Dargeçit, Midyat karayolu yol ayrımı mevkiinde tabanca ile ateş edilmek suretiyle minibüs şoförü …. ve yanında yolcu olarak bulunan davacılar murisinin öldürüldüğü, olay yeri tespit tutanağına göre tahminen 2 kişi olan sanıkların olay yerinde kendilerini bekleyen beyaz Renault steyşin taksi ile Gercüş İlçesi istikametine doğru kaçtıkları iddia edilmiş ise de, yapılan tüm aramalara rağmen eylemi gerçekleştiren sanıkların açık kimlik ve adresi ile örgütsel bağlantısı tespit edilemediği, eylemin silahlı terör örgütü mensupları tarafından gerçekleştirildiğine ilişkin kuşkudan uzak, yeterli ve inandırıcı kesin delil elde edilemediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek dosyanın … Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği ve soruşturmanın …. Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütüldüğü görülmektedir.
Bakılan davada; davacıların murisi … ölümüyle sonuçlanan olayla ilgili bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, her ne kadar davalı idarece, olayın 5233 sayılı Kanun kapsamına girmediği gerekçesiyle davacıların başvurusu reddedilmiş ise de, davacılar murisinin ölümüyle sonuçlanan olayın gelişimi, oluş şekli, meydana geldiği yer ve tarih dikkate alındığında, o tarihlerde yörede yaşanan yaygın ve yoğun terör olaylarının bir sonucu olduğu, aksinin idarece ortaya konulamadığı ve bu haliyle 5233 sayılı Kanun kapsamında kaldığı kanaatine varıldığından, davacıların başvurusunun 5233 sayılı Kanun kapsamına girmediği gerekçesiyle reddi yönündeki dava konusu işlemde hukuka uyarlık ve davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.