Danıştay Kararı 15. Daire 2012/3940 E. 2017/5045 K. 03.10.2017 T.

Danıştay 15. Daire Başkanlığı         2012/3940 E.  ,  2017/5045 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2012/3940
Karar No : 2017/5045

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 102/j maddesi uyarınca, davacı şirkete, çalıştırılan işçilerin işten ayrılış bildirgelerini süresi içinde kuruma vermediği gerekçesiyle … -TL idari para cezası verilmesine ilişkin Kars Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 14.01.2011 tarih ve 2650741 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; idari para cezasının davacı şirkete 28.02.2011 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davacı tarafından 10.03.2011 tarihinde cevap ve belgeleri içeren dilekçenin posta yoluyla gönderilmek suretiyle itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin 15 günlük yasal itiraz süresi geçtikten sonra 28.03.2011 tarihinde kurum kayıtlarına girdiği, 15 günlük itiraz süresi geçirildikten sonra yapılan itirazın hem süresinde olmaması hem de esas yönünden reddedildiği, bu ret kararı üzerine cezanın ilk tebliğ edildiği 28.02.2011 tarihinden itibaren 30 günlük dava açma süresi geçtikten sonra 04.04.2011 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 102.maddesinde, İdarî para cezalarının ilgiliye tebliğ ile tahakkuk edeceği, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılacağı veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebileceği, İtirazın takibi durduracağı, Kurumca itirazı reddedilenlerin, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilecekleri, bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezasının kesinleşeceği hükmü yer almıştır.
12.05.2010 tarih ve 27579 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin Başvuru veya bildirimin şekline göre itibar edilen tarih başlıklı 124. maddesinde, Adi posta veya Kuruma doğrudan yapılan başvuru ve bildirimlerde, başvuru veya bildirimin Kurumun gelen evrak kayıtlarına intikal tarihi; taahhütlü, iadeli taahhütlü, acele posta servisi, PTT Alo Post veya PTT Kargo ile yapılan başvuru ve bildirimlerde ise başvuru veya bildirimin postaya veya kargoya verildiği tarih; başvuru veya bildirim tarihi olarak kabul edileceği hükmü düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacının çalıştırdığı 23 kişiyi 24.12.2010 tarihinde işten çıkardıktan sonra on gün içinde işten çıkış bildirgelerini vermesi gerekirken 18.01.2011 tarihinde verdiği gerekçesiyle 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 102/j maddesi uyarınca … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 14.01.2011 tarih ve 2650741 sayılı işlemi ile idari para cezası ile tecziyesine karar verildiği, bu işlemin 28.02.2011 tarihinde davacıya tebliğ edilmesiyle yapılan itiraza ilişkin dilekçenin 10.03.2011 tarihinde postaya verildiği ve 28.03.2011 tarihinde de kurum kayıtlarına girdiği, itirazın 15 günlük süresi içinde itiraz edilmediği, esas yönünden de kesilen para cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle 28.03.2011 tarih ve 2011/5 sayılı komisyon kararı ile reddi üzerine 04.04.2011 tarihinde Mahkeme kaydına giren dilekçeyle 14.01.2011 tarih ve 2650741 sayılı işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık konusu olayda, Mahkemece para cezasının tebliğ tarihi olarak 28.02.2011 tarihi, itiraz dilekçesi tarihi olarak da dilekçenin davalı kurum kayıtlarına girdiği 28.03.2011 tarihinin esas alınmak suretiyle itirazın mevzuatta öngörülen 15 günlük süre içerisinde yapılmadığı kabul edilse de davacı tarafından dosyaya sunulan iadeli taahhütlü posta alındısına göre dilekçenin postaya veriliş tarihi olarak 10.03.2011 tarihinin ilgili PTT şubesince kaşe ile kayıt altına alındığı görülmektedir.
Bu durumda; yukarıda anılan mevzuat hükmü uyarınca Kuruma yapılan itirazlarda, itiraz dilekçesinin iadeli taahhütlü olarak gönderilmesi halinde dilekçenin Kurum kayıtlarına girdiği tarihin değil, postaya verildiği tarihin esas alınması gerektiğinden Mahkemece para cezasının tebliğ tarihi ve davacının Kuruma yaptığı itiraz tarihi tereddüte yer vermeyecek şekilde araştırılarak karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.