Danıştay 15. Daire Başkanlığı 2012/1010 E. , 2017/5040 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2012/1010
Karar No : 2017/5040
Temyiz Eden (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Temyize Konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi’nce; Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirkete 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi uyarınca …TL idari para cezası verilmesine ilişkin 29.04.2009 tarih ve 93 sayılı işlem ile …TL idari para cezası verilmesine ilişkin 29.04.2009 tarih ve 41 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; 5510 sayılı Kanun’a tabi olan davacı şirket hakkında yapılan inceleme neticesinde düzenlenen inceleme raporunda; davacı şirketin iş yaptğı … A.Ş’nin fabrika sahasına girişin sağlanması için şikayetçi …’ya verdiği giriş kartı ile şikayetçinin 18.06.2007 – 31.05.2008 tarihlleri arasında, Haziran 2007’de 11 gün, Temmuz 2007’de 28 gün, Ağustos 2007’de 30 gün, Eylül 2007’de 25 gün, Ekim 2007’de 4 gün, Kasım 2007’de 18 gün, Aralık 2007’de 8 gün, Ocak 2008’de 21 gün, Şubat 2008’de 9 gün, Mart 2008’de 20 gün, Nisan 2008’de 11 gün, Mayıs 2008’de 11 gün giriş-çıkış yaptığının tespit edildiği, bunun üzerine …’nın belirtilen tarihlerde davacı şirket için çalıştığı kabul edilerek, davacı şirket hakkında 2007 yılı Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık ve 2008 yılı Ocak, Şubat aylarına ilişkin Kanun’un 86. Maddesinde belirtilen belgeleri zamanında vermemekten dolayı ….-TL, yine bu aylar için kayıt geçersizliğinden dolayı …TL olarak tesis edilen idari para cezalarının; davacı şirket hakkında dilekçeleri veren … adlı kişinin 22.01.2009 tarihinde davalı idareye vermiş olduğu dilekçe ile asılsız ihbarda bulunduğu ve davacı şirkette çalışmadığını belirtmesi, 31.10.2011 tarihinde yapılan ara karara …A.Ş. Tarafından verilen cevap ile sabit olduğu üzere … fabrika sahasına davacı şirketin hiç bir personelinin girmesinin gerekli olmadığı ve girmediği ve davacı şirketin …’a ait fabrika sahasında sadece 5 ay iş yapmasına rağmen şikayetçinin 11 ay fabrikaya giriş çıkış yapmasının birlikte değerlendirilmesi sonucunda dava konusu idari para cezalarında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
5510 sayılı Kanunun ” Prim belgeleri ve işyeri kayıtları ” başlıklı 86. Maddesinin altıncı bendinde; “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca, fiilen yapılan denetimler sonucunda veya işyeri kayıtlarından yapılan tespitlerden ya da kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde veya kamu kurum ve kuruluşları ile bankalar tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden çalıştığı anlaşılan sigortalılara ait olup, bu Kanun uyarınca Kuruma verilmesi gereken belgelerin yapılan tebligata rağmen bir ay içinde verilmemesi veya noksan verilmesi halinde, bu belgeler Kurumca re’sen düzenlenir ve muhteviyatı sigorta primleri Kurumca tespit edilerek işverene tebliğ edilir. İşveren, bu maddeye göre tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde, ilgili Kurum ünitesine itiraz edebilir. İtiraz, takibi durdurur. İtirazın reddi halinde, işveren kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. Yetkili mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz. Mahkemenin Kurum lehine karar vermesi halinde, 88 inci ve 89 uncu maddelerin prim borcuna ilişkin hükümleri uygulanır. ” hükmü düzenlenmiş bulunmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı şirkette çalıştığını ileri süren şikayetçi … tarafından verilen 20.05.2008 ve 05.06.2008 tarihli şikayet dilekçeleri nedeniyle yapılan inceleme neticesinde düzenlenen inceleme raporunda, …’nın davacı şirketin verdiği fabrika giriş kartı ile … A.Ş.’ye ait fabrika sahasına 18.06.2007 ila 31.05.2008 tarihleri arasında Haziran 2007’de 11 gün, Temmuz 2007’de 28 gün, Ağustos 2007’de 30 gün, Eylül 2007’de 25 gün, Ekim 2007’de 4 gün, Kasım 2007’de 18 gün, Aralık 2007’de 8 gün, Ocak 2008’de 21 gün, Şubat 2008’de 9 gün, Mart 2008’de 20 gün, Nisan 2008’de 11 gün, Mayıs 2008’de 11 gün giriş-çıkış yaptığının, bu giriş-çıkışın davacı şirket adına olduğunun … Rafinerisi’nin 11.02.2009 tarihli cevabi yazısından tespit edildiği, bunun üzerine …’nın belirtilen tarihlerde davacı şirket için çalıştığı kabul edilerek, davacı şirket hakkında 2007 yılı Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık ve 2008 yılı Ocak, Şubat aylarına ilişkin Kanun’un 86. Maddesinde belirtilen belgeleri zamanında vermemekten dolayı …TL, yine bu aylar için kayıt geçersizliği ve aylık prim belgesinin verilmemesi nedeniyle … TL idari para cezası tesis edildiği, anılan para cezalarına yapılan itirazın davalı idarenin 26.05.2009 tarih ve 11 sayılı komisyon kararı ile reddi üzerine de para cezalarının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacı şirketin, 18.05.2007 ila 31.07.2008 tarihleri arasında … A.Ş.’ne “… Betonarme … Geçiş Yapımı”, “… no’lu Blok Ev Tadilat İşi” ve “Lojman ve Güvenlik Binası Giriş Düzenlemesi” işlerini taahhüt ve ikmal ettiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar … A.Ş.’nin diğer dosyada verilen ara kararına cevaben belirttiği … fabrika sahasına davacı şirketin hiç bir personelinin girmesinin gerekli olmadığı ve girmediği şeklinde beyanda bulunduysa da bu beyanına karşılık dava öncesinde yine aynı şirketin davalı kuruma hitaben yazdığı 11.02.2009 tarihli yazı ve ekinde; belirtilen günlerde (11 aylık dönemde) şikayetçi …’nın davacı şirket adına toplam 196 gün sabah saat 07:00 civarında … A.Ş.’ye giriş yaptığı ve 17:00 civarında da çıkış yaptığının kayıt altına alındığı görülmekle, bu giriş ve çıkışların iş saatlerine denk gelmesi söz konusu sahanın güvenlikli bir alan olan rafineriye ait olması gerçekleri karşısında anılan kişinin davacı şirkette çalışmadığını ileri sürmek hayatın olağan akışına uygun düşmemektedir. Her ne kadar şikayet eden … şikayetinden vazgeçmiş ve rafineriye işe başlamak için uzun süre gittiğini belirtmiş olsa da, bu, işyerine 196 gün aynı saatlerde girip aynı saatlerde çıkmış olmanın mazereti olmadığı düşünülmektedir.
Bu durumda, davacı şirketin çalışanına verdiği iş yeri giriş kartı ile her gün mesai saatlerine uyarak giriş çıkış yapılması, bunun 11 ay gibi uzun bir süre devam etmesi ve bu giriş çıkışların yüksek güvenlikli bir iş yerinde kayıt altına alınmış olması karşısında tesis edilen idari para cezasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Öte yandan, davacı şirketin işyerinde Sosyal Güvenlik Kurumu müfettişlerince yapılan denetim sonucunda, işyerinde çalıştığı tespit edilen kişinin çalışmalarının ve ücret ödeme belgelerinin defter ve kayıtlara işlenmemesi nedeniyle idari para cezası uygulandığı anlaşıldığından çalıştırıldığı tespit edilen kişiye ilişkin aylık prim ve hizmet belgelerinin verilmemesinden dolayı idari para cezası tahakkuk ettirildiği, dolayısıyla bu kişinin çalıştırıldığı halde belgelerinin düzenlenerek Kurum’a verilmemesi nedeniyle davacıya idari para cezası verildiği, aynı sebepten kaynaklanan çalışma gün ve kazançlarının ibraz edilen defter ve belgelerde bulunmadığından bahisle davacı adına uygulanan bahse konu cezanın mükerrer ceza olduğu kanaatine varılmış olup, yeniden karar verilirken bu kısmın iptal edilmesi gerekeceği göz önünde bulundurularak bir karar verileceği tabiidir.
Açıklanan nedenlerle,… İdare Mahkemesi’nin … tarih ve … sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.