Danıştay Kararı 14. Daire 2014/8119 E. 2017/1558 K. 21.03.2017 T.

Danıştay 14. Daire Başkanlığı         2014/8119 E.  ,  2017/1558 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONDÖRDÜNCÜ DAİRE

Temyiz İsteminde Bulunan Taraflar : 1- (Davacı):
Vekili :
2- (Davalı):
Karşı Taraf : 1-
2-

İstemin Özeti : … 1. İdare Mahkemesinin ….. günlü, E:….., K:…… sayılı kararının; taraflarca aleyhlerine olan kısımların usul ve yasaya uygun olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Taraflarca savunma verilmemiştir.
Düşüncesi :Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının kısmen onanması kısmen bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Ondördüncü Dairesince, 6360 sayılı Kanun uyarınca …..Belediye Başkanlığının tüzel kişiliğinin kaldırılması ve uyuşmazlık konusu yer olan …….Mahallesindeki her türlü hak, yetki ve sorumluluğuna geçtiğinin görülmesi karşısında husumetin na yöneltilmesine karar verilerek işin gereği görüşüldü:
Dava; ………Mevkiinde bulunan …. ada, ….. sayılı parselde ruhsatsız yapı yapıldığından bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca 30 gün içinde imar mevzuatına uygun hale getirilmesine aksi takdirde 7 gün içinde yıkımına ve aynı Kanunun 42. maddesi uyarınca 31.556,88 TL para cezası verilmesine ilişkin ….. Belediye Encümeninin …. günlü, …sayılı kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; ruhsatsız olarak yapılan inşaatın 100 metrelik sahil şeridinin ilk 50 metresinde ve jeolojik sakıncalı alanda kaldığı sabit olduğundan, yapının 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca 30 gün içinde yasal hale getirilmesine, aksi takdirde 7 gün içerisinde yıktırılmasına, yıktırılmadığı takdirde yıkım işlemlerinin belediyece yapılarak masraflarının yapı sahibinden tahsil edilmesine ve aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca davacıya verilen temel para cezasına ve bu cezaya aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 4, 5, 6 ve 13 numaralı alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ve yapının 100 metrelik sahil şeridinin ilk 50 metresinde yapılması nedeniyle de 3621 sayılı Yasanın 15. maddesi uyarınca cezanın bir kat artırılarak uygulanmasına ilişkin kısımlarında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, para cezasına aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 8 numaralı alt bendi uyarınca uygulanan artırıma ilişkin kısmı yönünden ise, anılan Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 6 numaralı alt bendinde yapının yapılaşmaya yasaklanmış bir alanda yapılmış olması halinde cezanın %80’i oranında, 8 numaralı alt bendinde ise ruhsatsız ise cezanın %180’i oranında arttırım uygulanacağının hüküm altına alındığı, olayda ise her iki alt bent uyarınca arttırım uygulandığı fakat yapılaşmaya yasaklanmış bir alanda zaten ruhsat almanın mümkün olmaması karşısında her iki bendin bir arada arttırım nedeni olarak uygulanamayacağı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının yıkıma ve 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca verilen temel para cezasına ve bu cezaya aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 5 ve 6 numaralı alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ve hesaplanan bu cezanın 3621 sayılı Yasanın 15. maddesi uyarınca bir kat artırılarak uygulanmasına ilişkin kısmının reddine yönelik kısmında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Kararın; para cezasına 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 8. alt bendi uyarınca uygulanan artırımın iptaline yönelik kısmına gelince;
3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 2. fıkrasında; ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapı müteahhidine veya aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesullere yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre, beşyüz Türk Lirasından az olmamak üzere, maddede öngörülen şekilde hesaplanan idari para cezaları uygulanacağı belirtilmiş, a) bendinde; Bakanlıkça belirlenen yapı sınıflarına ve gruplarına göre yapının inşaat alanı üzerinden hesaplanmak üzere, mevzuata aykırılığın her bir metrekaresi için para cezası uygulanacağı, b) bendinde; mevzuata aykırılığı yapı inşaat alanı üzerinden hesaplanması mümkün olmayan, yapının cephelerini ve diğer yapı elemanlarını değiştiren veya yapı malzemesi için öngörülen gereklere aykırı bulunan uygulamalar için, Bakanlıkça yayımlanan ve aykırılığa konu imalatın tespiti tarihinde yürürlükte bulunan birim fiyat listesine göre ilgili idarece belirlenen bedelin % 20’si kadar idari para cezası verileceği, (c) bendinin 6. alt bendinde; yapının yapılaşmaya yasaklanmış bir alanda yapılmış olması durumunda % 80 oranında, 8. alt bendinde; yapının ruhsatsız olarak yapılması durumunda para cezasına %180 oranında arttırım uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; … İli, …. İlçesi, ….Beldesi, ….. ada, … parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde ruhsatsız olarak 134 m2 alana sahip inşaat yaptığı ve inşaatın 100 metrelik sahil şeridinin ilk 50 metresinde jeolojik olarak sakıncalı alanda kaldığının 11.03.2013 tarihli yapı tatil zaptı ile tespit edilmesi neticesinde yapının İmar Kanununun 32. maddesine göre kaldırılması için 30 gün süre verilmesine aksi halde belediyece yıkımına ve davacının aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 4,5,6,8 ve 13 alt bentleri uyarınca para cezası ile cezalandırılmasına ve yine Kıyı Kanunu hükümleri uyarınca cezanın bir kat arttırılarak uygulanmasına karar verilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklanan mevzuat hükümlerine göre, imar mevzuatına aykırı olan yapılar hakkında verilecek idari para cezalarının miktarının belirlenmesinde iki aşamalı bir hesaplama yöntemi öngörülmüş olup; buna göre, ilk aşamada 3194 sayılı İmar Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca, yapının sınıf ve grubuna göre toplam inşaat alanı üzerinden temel ceza miktarı belirlenecek, ikinci aşamada ise; ikinci fıkranın (c) bendinin alt bentlerinde sayılan durumlara göre, bu alt bentlerde öngörülen arttırımlar temel cezaya ayrı ayrı ilave olunacaktır.
Söz konusu maddenin 2. fıkrasının (c) bendinin 6 ve 8 numaralı alt bentleri incelendiğinde; aykırılığa konu yapının yapılaşmaya yasaklanmış bir alanda yapılması durumunda %80, ruhsatsız olarak yapılmış olması durumunda ise % 180 oranında temel cezada arttırım uygulanması öngörülmüş olup, bu durumda; artırımların birbirinden bağımsız olarak münferiden değerlendirilmesinin gerektiği, her ne kadar yapılaşmaya yasaklanmış alanda ruhsatlı yapı yapılamayacağı açık ise de, ruhsatsız olarak yapılan her inşaat yapılaşmaya yasaklanmış alanda olmayacağı gibi, yapılaşmaya yasaklanmış alanda yapılan ruhsatsız inşaatların yapılaşmaya yasak olmayan alanlarda yapılan ruhsatsız inşaatlarla bir tutulamayacağı, yukarıda belirtilen iki farklı durum için fiilin ağırlığına göre farklı miktarlarda para cezası uygulanması amaçlandığından, aykırılığa konu yapı hakkında belirlenen temel ceza miktarına, duruma göre yukarıda belirtilen arttırımların birlikte uygulanmasının mükerrer cezalandırma olarak nitelendirilemeyeceği açıktır.
Bu durumda; davalı idarece dava konusu imar para cezasına, kaçak yapının yapılaşmaya yasak bir alanda ruhsatsız olarak yapıldığı gerekçesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 6 ve 8 numaralı alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasının mükerrer cezalandırma olarak nitelendirilemeyeceği sonucuna varıldığından, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararının bu kısmında hukuki isabet görülmemiştir.
Kararın; para cezasına 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 4 ve 13. alt bentleri uyarınca uygulanan artırımların reddine yönelik kısmına gelince;
Uyuşmazlık konusu olayda; yapının öngörülen bir afet tehlikesi karşısında can ve mal emniyetini tehdit ettiğine ve çevre ve görüntü kirliliğine sebebiyet verdiğine ilişkin somut bir tespit ve delil bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda; 3194 sayılı Kanunun 42. maddesine göre para cezası verilmesinin koşulları oluşmakla birlikte, aynı Kanunun 2. fıkrasının (c) bendinin 4 ve 13. alt bentlerin uygulanmasının koşulları oluşmadığından, para cezasının bu bentlere isabet eden kısmında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; ….. 1. İdare Mahkemesinin ….. günlü, E:….. K:…… sayılı kararının yıkıma ve 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca verilen temel para cezasına ve bu cezaya aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 5 ve 6 numaralı alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ve 3621 sayılı Yasanın 15. maddesi uyarınca cezanın bir kat artırılarak uygulanmasına ilişkin kısmı yönünden davanın reddine ilişkin kısmının ONANMASINA, para cezasına aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 8. alt bendi uyarınca uygulanan artırımın iptaline ilişkin kısmı ile aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 4. ve 13. alt bentleri uyarınca uygulanan artırımlar yönünden davanın reddine ilişkin kısmının ise BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, …… tarihinde oybirliği ile karar verildi.