Danıştay Kararı 14. Daire 2014/3198 E. 2017/1551 K. 21.03.2017 T.

Danıştay 14. Daire Başkanlığı         2014/3198 E.  ,  2017/1551 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONDÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No :
Karar No :

Temyiz İsteminde Bulunan Taraflar : 1 – (Davacı):
Vekili : Av.
2 – (Davalı):
Karşı Taraf : 1 –
2 –

İstemin_Özeti : …… İdare Mahkemesinin …. günlü, E…. K:… sayılı kararının; taraflarca aleyhlerine olan kısımların usul ve yasaya uygun olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Taraflarca savunma verilmemiştir.
Düşüncesi :Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının kısmen onanması kısmen bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Ondördüncü Dairesince 6360 sayılı Kanun uyarınca nın tüzel kişiliğinin kaldırılması ve uyuşmazlık konusu yer olan ….. Mahallesindeki her türlü hak, yetki ve sorumluluğun …. Belediye Başkanlığına geçtiğinin görülmesi karşısında husumetin …… Belediye Başkanlığına yöneltilmesine karar verilerek işin gereği görüşüldü:
Dava; …. İli, …… İlçesi, …. Beldesi …. ada, ….. parsel sayılı taşınmaz üzerinde davacı tarafından, ruhsatsız olarak yapı yapıldığından bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca davacının 58.610,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanunun 32. maddesi uyarınca yapının 30 gün içinde yasal hale getirilmesine, aksi takdirde yapının 7 gün içerisinde yıktırılmasına, yıktırılmadığı takdirde yıkım işlemlerinin belediyece yapılarak masraflarının yapı sahibinden tahsil edilmesine ilişkin ……Belediye Encümeninin …… tarih ve …..sayılı kararının para cezasına ilişkin kısmının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, ruhsatsız olarak yapılan inşaatın 100 metrelik sahil şeridinin ilk 50 metresinde ve imar planında park alanı olarak belirlenmiş alanda kaldığı sabit olduğundan, 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca davacıya verilen temel para cezasına ve bu cezaya aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 3, 5 ve 8 numaralı alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ve yapının 100 metrelik sahil şeridinin ilk 50 metresinde yapılması nedeniyle de 3621 sayılı Yasanın 15. maddesi uyarınca cezanın bir kat artırılarak uygulanmasına ilişkin kısımlarında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, para cezasına aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 4 ve 13 numaralı alt bentleri uyarınca uygulanan artırıma ilişkin kısmı yönünden, gerek yapı tatil zaptında ve dava konusu encümen kararında, gerekse dosya içeriğinde, yapının mevcut haliyle can ve mal güvenliğini tehdit ettiği ve çevre ve görüntü kirliliğine ne şekilde sebebiyet verdiğinin somut bilgi ve belgelerle ortaya konulmadığı gerekçesiyle iptaline, aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 6. alt bendi uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmı yönünden ise, imar planında “Kamu Tesis Alanı veya Umumi Hizmet Alanı” olarak belirlenmiş bir alanın aynı zamanda yapılaşmaya yasak bir alan olduğu sonucundan hareketle anılan maddenin 2. fıkrasının (c) bendinin 3 ve 6 numaralı alt bentlerinin her ikisinin birden uygulanmasının mükerrer bir cezalandırmaya yol açacağı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca verilen temel para cezasına ve bu cezaya aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 3, 5 ve 8 numaralı alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ve hesaplanan bu cezanın 3621 sayılı Yasanın 15. maddesi uyarınca bir kat artırılarak uygulanmasına ilişkin kısmının reddine yönelik kısmı ile aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 4 ve 13 numaralı alt bentleri uyarınca uygulanan artırımların iptaline yönelik kısmında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Kararın; para cezasına 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 6. alt bendi uyarınca uygulanan artırımın iptaline yönelik kısmına gelince;
3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 2. fıkrasında; ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapı müteahhidine veya aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesullere yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre, beşyüz Türk Lirasından az olmamak üzere, maddede öngörülen şekilde hesaplanan idari para cezaları uygulanacağı belirtilmiş, a) bendinde; Bakanlıkça belirlenen yapı sınıflarına ve gruplarına göre yapının inşaat alanı üzerinden hesaplanmak üzere, mevzuata aykırılığın her bir metrekaresi için para cezası uygulanacağı, b) bendinde; mevzuata aykırılığı yapı inşaat alanı üzerinden hesaplanması mümkün olmayan, yapının cephelerini ve diğer yapı elemanlarını değiştiren veya yapı malzemesi için öngörülen gereklere aykırı bulunan uygulamalar için, Bakanlıkça yayımlanan ve aykırılığa konu imalatın tespiti tarihinde yürürlükte bulunan birim fiyat listesine göre ilgili idarece belirlenen bedelin % 20’si kadar idari para cezası verileceği, (c) bendinin 3. alt bendinde; Uygulama İmar Planında veya Parselasyon Alanında Kamu Tesisi Alanı veya Umumi Hizmet Alanı olarak belirlenmiş bir alanda yapılmış olması durumunda % 60 oranında, 6. alt bendinde; yapının yapılaşmaya yasaklanmış bir alanda yapılmış olması durumunda % 80 oranında para cezasına arttırım uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; ….. İli,…… İlçesi, ….. Beldesi, …. Mahallesi, …..Mevkii, ….ada, …. parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde ruhsatsız olarak pansiyon apart kullanım amaçlı inşaat yaptığı ve inşaatın 100 metrelik sahil şeridinin ilk 50 metresinde ve imar planında park alanında kaldığının…..tarihli yapı tatil zaptı ile tespit edilmesi neticesinde davacının 3194 sayılı Kanunun 42. maddesi uyarınca 58.610,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklanan mevzuat hükümlerine göre, imar mevzuatına aykırı olan yapılar hakkında verilecek idari para cezalarının miktarının belirlenmesinde iki aşamalı bir hesaplama yöntemi öngörülmüş olup; buna göre, ilk aşamada 3194 sayılı İmar Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca, yapının sınıf ve grubuna göre toplam inşaat alanı üzerinden temel ceza miktarı belirlenecek, ikinci aşamada ise; ikinci fıkranın (c) bendinin alt bentlerinde sayılan durumlara göre, bu alt bentlerde öngörülen arttırımlar temel cezaya ayrı ayrı ilave olunacaktır.
Söz konusu maddenin 2. fıkrasının (c) bendinin 3 ve 6 numaralı alt bentleri incelendiğinde; aykırılığa konu yapının Uygulama İmar Planında veya Parselasyon Planında Kamu Tesisi Alanı veya Umumi Hizmet Alanı olarak belirlenmiş bir alanda yapılması durumunda %60, yapılaşmaya yasaklanmış bir alanda yapılmış olması durumunda ise % 80 oranında temel cezada arttırım uygulanması öngörülmüş olup, bu durumda; artırımların birbirinden bağımsız olarak münferiden değerlendirilmesinin gerektiği, Kamu Tesisi Alanı veya Umumi Hizmet alanı olarak belirlenmiş her alanın yapılaşmaya yasak olma sonucunu doğurmadığı gibi, her yapılaşmaya yasaklanmış alanın da Kamu Tesisi Alanı veya Umumi Hizmet Alanı olmadığı, yukarıda belirtilen iki farklı durum için fiilin ağırlığına göre farklı miktarlarda para cezası uygulanması amaçlandığından, aykırılığa konu yapı hakkında belirlenen temel ceza miktarına, duruma göre yukarıda belirtilen arttırımların birlikte uygulanmasının mükerrer cezalandırma olarak nitelendirilemeyeceği açıktır.
Bu durumda; davalı idarece dava konusu imar para cezasına, kaçak yapının uygulama imar planında “Kamu Tesisi Alanı veya Umumi Hizmet Alanı” olarak belirlenmiş yapılaşmaya yasak park alanında yapıldığı gerekçesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 3 ve 6 numaralı alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasının mükerrer cezalandırma olarak nitelendirilemeyeceği sonucuna varıldığından, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararının bu kısmında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; ….. İdare Mahkemesinin ….. günlü, E:….. K:….sayılı kararının, 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca verilen temel para cezasına ve bu cezaya aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 3, 5 ve 8 numaralı alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ve 3621 sayılı Yasanın 15. maddesi uyarınca cezanın bir kat artırılarak uygulanmasına ilişkin kısmı yönünden davanın reddine ilişkin kısmı ile anılan maddenin 2. fıkrasının (c) bendinin 4 ve 13 numaralı alt bentleri uyarınca uygulanan artırımın iptaline ilişkin kısmının ONANMASINA, para cezasına aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendinin 6. alt bendi uyarınca uygulanan artırımın iptaline ilişkin kısmının ise BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, …. tarihinde oybirliği ile karar verildi.