14. Daire 2012/4585 E. , 2014/2762 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONDÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2012/4585
Karar No : 2014/2762
Temyiz İsteminde Bulunan (Taraflar) : 1- (Davacılar) …, …
Vekili : Av. …
2-(Davalı) … Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : 1- … Belediye Başkanlığı
2- …, …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının; usul ve yasaya uygun olmadığı ileri sürülerek taraflarca bozulması istenilmektedir.
Davalı Savunmasının Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Davacı Savunmasının Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi :Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Ondördüncü Dairesince, işin gereği görüşüldü:
Dava; … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … sayılı parselde bulunan yapıda ruhsat ve eklerine aykırı ilave yapıldığından bahisle, 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin … Belediye Encümeninin 06.04.2010 günlü, … sayılı kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporun ve dosyanın birlikte değerlendirilmesinden; para cezasının hesaplanmasında esas alınan aykırılıktan etkilenen alan tespitinin hatalı yapıldığı ve 3194 sayılı Kanunun (c) bendinin 8. alt bendinin uygulanması koşullarının oluşmadığı, bilirkişi raporunda para cezası miktarının 4.172,96 TL olması gerektiği yönünde görüş belirtildiği anlaşıldığından, para cezasının 4.172,96 TL’sına ilişkin kısmı yönünden reddine, 6.218,23 TL’sına ilişkin kısmı yönünden ise dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinin ikinci fıkrasında; idari yargı yetkisinin, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olduğu, idari mahkemelerin, yerindelik denetimi yapamayacakları, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddenin 1. fıkrasında; bu maddede belirtilen ve imar mevzuatına aykırılık teşkil eden fiil ve hallerin tespit edildiği tarihten itibaren on iş günü içinde ilgili idare encümenince sorumlular hakkında, üstlenilen her bir sorumluluk için ayrı ayrı olarak bu maddede belirtilen idari müeyyidelerin uygulanacağı, 2. fıkrasında; ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının sahibine, yapı müteahhidine veya aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesullere yapının mülkiyet durumuna, bulunduğu alanın özelliğine, durumuna, niteliğine ve sınıfına, yerleşmeye ve çevreye etkisine, can ve mal emniyetini tehdit edip etmediğine ve aykırılığın büyüklüğüne göre, beşyüz Türk Lirasından az olmamak üzere, fıkrada belirtildiği şekilde hesaplanan idari para cezalarının uygulanacağı hükmü yer almış, bu fıkranın (a) bendinde; Bakanlıkça belirlenen yapı sınıflarına ve gruplarına göre yapının inşaat alanı üzerinden hesaplanmak üzere, mevzuata aykırılığın her bir metrekaresi için birim ceza miktarları belirlenmiş, (c) bendinin 1. alt bendinde; aykırılığa konu yapı hisseli parselde diğer maliklerin muvafakati alınmaksızın yapılmış ise cezanın % 30, 5. alt bendinde; uygulama imar planı bulunan bir alanda yapılmış ise % 20, 8. alt bendinde; ruhsatsız ise % 180, 12. alt bendinde; inşai faaliyetleri tamamlanmış ve kullanılıyor ise % 20 oranında artırılarak hesaplanacağı hükme bağlanmıştır.
Yukarıda yer verilen hükümlerin değerlendirilmesinden; ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak yapılan yapılar nedeniyle verilecek para cezası miktarının belirlenmesinde dikkate alınacak temel ölçütün; yapı sınıfı ve grubu ile ruhsatsız veya ruhsata aykırı imalat alanının varsa aykırılıktan eklenen alanın katılması suretiyle bulunacak alan olduğu, temel ceza miktarı belirlendikten sonra maddede öngörülen artırım sebeplerinin varlığı halinde artırım sebeplerinin ayrı ayrı hesaplanacağı, bu sebeple; para cezası miktarının maddede öngörüldüğü şekilde belirlenebilmesi için öncelikle; ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapı yapıldığının bir tutanakla tespitinin gerektiği, bu tutanakta; ruhsata aykırı ya da aykırılıktan etkilenen alanın yüzölçümü, inşaatın tamamlanıp tamamlanmadığı, kullanılıp kullanılmadığı gibi niteliği gereği yerinde tesbiti gerektiren hususların açık bir şekilde belirtilmesinin gerektiği, yapının sınıf ve grubu, hisseli, kamuya veya başkasına ait parselde yapılıp yapılmadığı gibi sonradan dosya üzerinde yapılacak inceleme ile anlaşılabilecek ve açıklığa kavuşturulacak hususların tutanakta yer almamasının işlemi kusurlandırmayacağı, yapının; mevcut haliyle veya öngörülen bir afet tehlikesi karşısında can ve mal emniyetini tehdit edip etmediği, çevre ve görüntü kirliliğine sebebiyet verip vermediği hususlarına ilişkin olarak somut tespitlerin, tutanakta veya para cezasına ilişkin işlemde belirtilmesinin gerektiği, bu tesbitlerden sonra; yapı sınıfı ve grubu dikkate alınmak suretiyle maddede belirtilen miktar ile yapının alanının çarpılması sonucu temel ceza miktarının hesaplanacağı, bu miktar üzerinden; (c) bendinin alt bentlerinde belirtilen nedenlerin bulunması halinde ayrı ayrı artırım oranlarının hesaplanması ve bunların toplamlarının alınması suretiyle toplam ceza miktarının bulunacağı ve bulunan bu miktarın belediye encümeni tarafından imar para cezası olarak verileceği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca, yargı kararı ile idarelerin işlem tesisine zorlanamayacağı gibi idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemeyeceğinden; 3194 sayılı Kanunun 42/2. maddesinin (a) bendinde, temel para cezasının hesaplanmasında, yapı inşaat alanı ve yapı sınıfı ve grubu temel kriterler olarak öngörüldüğünden, temel para cezasının bu kriterlere aykırı olarak hesaplandığının tespit edilmesi halinde, aykırılığı tespit edilen para cezası miktarına (c) bendinde öngörülen artırım oranları uygulanarak belirlenen toplam para cezasının da tamamının iptal edilmesi gerektiği, temel para cezasının hesaplanmasına ilişkin aykırılıklar tespit edildikten sonra, bilirkişinin aykırılıktan etkilenen alan ve/veya yapı sınıfı grubuna ilişkin yaptığı tespitler uyarınca raporda hesaplanan para cezası miktarı esas alınarak dava konusu işlemin kısmen iptaline, kısmen davanın reddine karar verilmesi suretiyle, işlemin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı idari yargı denetimi yetkisi aşılarak, idari eylem ve işlem niteliğinde yargı kararı verilemeyeceği, bununla beraber, temel para cezasının, 3194 sayılı Kanunun 42/2. maddesinde öngörülen kriterlere uygun olarak hesaplandığı, hukuka uygun olduğu; ancak, (c) bendinde öngörülen artırım sebebi veya sebeplerinin uygulanması koşullarının oluşmadığının anlaşılması halinde ise para cezasının hukuka aykırılığı tespit edilen artırım sebebine isabet eden kısım yönünden kısmen iptaline karar verileceği açıktır.
Dosyanın incelenmesinden; … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … sayılı parselde bulunan yapıda ruhsat ve eklerine aykırı olarak terasın (5,50×9,50 mt.) kısmının kapatıldığı hususunun 15.3.2010 günlü yapı tatil zaptıyla tespit edilmesi üzerine para cezası verilmesine ilişkin dava konusu encümen kararının alındığı, 3194 sayılı İmar Kanununun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca 145,25 metrekare alan üzerinden 3. sınıf, B grubu yapılar için öngörülen birim ceza miktarı esas alınarak hesaplanan para cezasının (c) bendinin 1, 5,, 8. ve 12. alt bentleri uyarınca artırılarak toplam ceza miktarının belirlendiği, İdare Mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda; yapı tatil zaptında ruhsata aykırı alanın 52,25 metrekare olduğu belirtilmesine rağmen, para cezasının nasıl belirlendiği belli olmayan 145,25 metrekare alan üzerinden hesaplandığı, yapının sınıfının Bayındırlık Bakanlığı tebliğine göre III. sınıf B grubu içerisinde sayılan “Ticari Bürolar” tarifine uygun olduğu belirtilerek, temel para cezasının 52,25 metrekare alan üzerinden III. sınıf B grubu yapılar için öngörülen birim ceza miktarı esas alınarak hesaplanması gerektiği, bu ceza miktarının (c) bendinin 1., 4., 5., 10., 12. ve 13. alt bentleri uyarınca arttırılması suretiyle toplam para cezası miktarının 4.172,96 TL olarak hesaplanabileceği, yapının ruhsat ve projesinin bulunması nedeniyle (c) bendinin 8. alt bendi uyarınca arttırım uygulanmasının ise uygun olmadığı yönünde görüş belirtildiği, İdare Mahkemesince karara esas alınabilecek nitelikte olduğu kabul edilen bilirkişi raporunda belirlenen para cezası miktarı yönünden davanın reddine, bu miktarı aşan kısım yönünden ise para cezasının iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Buna göre; İdare Mahkemesince dava konusu para cezasının hukuka uygunluğunun incelenmesi ve bilirkişi raporunda para cezasının yapı tatil zaptında belirtilen alan dışında nasıl belirlendiği belli olmayan bir alan üzerinden hesaplandığı yönünde yapılan tespitin temel cezayı etkileyen nitelikte olduğu dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken, bu tespit yapıldıktan sonra idarenin yerine geçilerek, temel para cezasının yapı tatil zaptında belirtilen alan üzerinden hesaplanması, bu ceza miktarının idarece uygulanan artırım sebeplerinden (c) bendinin 8. alt bendi dışındaki diğer artırım sebepleri ile birlikte idare tarafından uygulanmayan 4., 10. ve 13. alt bentleri uyarınca da artırılması suretiyle bilirkişi raporunda yeniden belirlenen ceza miktarı esas alınarak dava konusu işlemin kısmen iptaline, kısmen davanın reddine karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:.., K:… sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 27/02/2014 tarihinde esasta oybirliği, gerekçede oyçokluğu ile karar verildi.
AZLIK OYU (X) : Dairemiz bozma kararının sonuç ve diğer gerekçe kısmına katılmakla birlikte, 3194 sayılı Kanunun 42/2. maddesinin (a) bendinde, temel para cezasının hesaplanmasında temel kriterler olarak öngörülen yapı inşaat alanı ve yapı sınıfı ve grubunun, bilirkişi incelemesi yoluyla görülen dosyalarda, bilirkişi tarafından, idarece hesaplanan temel para cezası tutarını aşmamak koşuluyla, teknik ve bilimsel inceleme ve değerlendirmeler sonucu bulunacak temel para cezasına ve tespit edilen para cezası miktarına (c) bendinde öngörülen arttırım oranlarının (İdarece tatbik olunan ve Mahkemesince de hukuka uygun bulunan) uygulanarak belirlenen toplam para cezasına göre karar verilebileceği, sözkonusu kriterlere aykırı hesaplama yapıldığının tespit edilmesi halinde tespit edilen para cezası miktarına (c) bendinde öngörülen arttırım oranları uygulanarak belirlenen toplam para cezasının tamamının iptalinin gerekmediği, temel para cezasının hesaplanmasına ilişkin aykırılıklar tespit edildikten sonra, bilirkişi tarafından, aykırılıktan etkilenen alan ve/veya yapı sınıfı grubuna ilişkin yapılan tespitler uyarınca hesaplanan para cezası miktarı esas alınarak dava konusu işlemin kısmen iptaline karar verilmesinin idari yargı denetimi yetkisinin aşılarak, idari eylem ve işlem niteliğinde yargı kararı verilmesi sonucunu doğurmayacağı görüşüyle, kararın bu hususa ilişkin aksi yöndeki gerekçe kısmına katılmıyorum.