Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2023/910 E. , 2023/1425 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ON ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2023/910
Karar No : 2023/1425
YETKİLİ YARGI YERİNİN BELİRLENMESİ KARARI
Dava, … Turizm Yatırımları A.Ş. vekili Av. … tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırımlar ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nce 26/12/2022 tarihinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 19. maddesi uyarınca açık ihale usulü ile gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı “Muğla-Bodrum Torba Ücretsiz Halk Plajı Yapım İşi” ihalesinin iptali istemiyle Kültür ve Turizm Bakanlığı’na karşı açılmıştır.
Muğla 3. İdare Mahkemesi tarafından verilen 10/02/2023 tarih ve E:2023/213, K:2023/177 sayılı kararda, uyuşmazlığın, 2577 sayılı Kanun’un 34. maddesinin birinci fıkrası kapsamında imar, kamulaştırma, yıkım, işgal, tahsis, ruhsat ve iskân gibi taşınmaz mallarla ilgili mevzuatın uygulanmasına veya taşınmaza bağlı hak kapsamında bulunan bir işleme yönelik olmadığı, taşınmaz hukukuna ilişkin herhangi bir kuralla ilgili olmaksızın, taşınmazda ihale yoluyla halk plajı yapılmasına yönelik işlemden ortaya çıktığı anlaşıldığından, davanın görüm ve çözümünde anılan Kanun’un 32. maddesinin birinci fıkrası kapsamındaki genel yetki kuralı uyarınca, dava konusu işlemi tesis eden Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırımlar ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün bulunduğu yerdeki Ankara İdare Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesiyle davanın yetki yönünden reddine karar verilmiştir.
Ankara 17. İdare Mahkemesi tarafından verilen 24/02/2023 tarih ve E:2023/289, K:2023/441 sayılı kararda, 2577 sayılı Kanun’un 34. maddesinin birinci fıkrası uyarınca, davada, ihaleye konu taşınmazın bulunduğu yer idare mahkemesi olan Muğla İdare Mahkemesi’nin yetkili olduğu sonucuna varılarak, davanın yetki yönünden reddine ve yetkili yargı yerinin belirlenmesi için dava dosyasının Danıştay’a gönderilmesine karar verilmiştir.
Aktarılan kararlar üzerine ortaya çıkan yetki uyuşmazlığına ilişkin dosya, 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 27. maddesi ve 2577 sayılı Kanun’un 43. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı Kanun’un “İdari davalarda genel yetki” başlıklı 32. maddesinin birinci fıkrasında, “Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla, bu Kanun’da veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması hâlinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idarî işlemi veya idarî sözleşmeyi yapan idarî merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.”; 34. maddesinin birinci fıkrasında ise, “İmar, kamulaştırma, yıkım, işgal, tahsis, ruhsat ve iskan gibi taşınmaz mallarla ilgili mevzuatın uygulanmasında veya bunlara bağlı her türlü haklara veya kamu mallarına ilişkin idarî davalarda yetkili mahkeme taşınmaz malların bulunduğu yer idare mahkemesidir.” kuralına yer verilmiştir.
İdari davalarda genel yetki, 2577 sayılı Kanun’un 32. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan maddenin birinci fıkrasına göre, iptal davalarında yetki konusundaki genel kural, dava konusu idarî işlemi tesis eden idarî merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesinin yetkili olmasıdır.
Anılan Kanun’un 34. maddesinde, taşınmaz mallarla ilgili mevzuatın uygulanmasından kaynaklanan iptal ve tam yargı davaları ile konusu taşınmaz mal olan idarî sözleşme uyuşmazlıklarından ve ayrıca kamu mallarına ilişkin idarî davalardan söz edilmiştir. Maddenin öngördüğü özel yetki kuralı kesin nitelikte olduğundan; anılan davaların mutlaka uyuşmazlık konusu taşınmaz malın bulunduğu yerdeki idare mahkemesinde görülmesi gerekmekte, bu tür uyuşmazlıklarda 32. maddenin birinci fıkrasındaki genel yetki kuralının geçerliliği bulunmamaktadır (Kâzım YENİCE/Yüksel ESİN, Açıklamalı-İçtihatlı-Notlu İdari Yargılama Usulü, Ankara, 1983, s.656).
Aslında, 2577 sayılı Kanun’un 2. maddesinde düzenlenen idarî dava türlerinden hiçbirinin konusu taşınmaz mallar değildir. Dolayısıyla, 34. maddede yer alan “taşınmaz mallara ilişkin davalar” ifadesinden anlaşılması gereken, taşınmaz malları konu edinen idarî davalar değil; “idarî uyuşmazlığın kaynağı olan taşınmaz mallarla ilgili bir isteği karşılayan” ya da “taşınmaz mallar üzerindeki bir hakkı ihlâl eden” idarî işlemleri konu edinen idarî davalardır (Turgut CANDAN, Açıklamalı İdari Yargılama Usulü Kanunu, Ankara, 2022, s.1301).
Bu durumda, idarî dava türlerinden olan iptal davalarında, yetkili mahkemenin tespitinde 32. maddede belirlenen ilkenin uygulanmasının esas olduğu, bu genel kuraldan ayrılmanın ancak istisna öngören özel bir yetki kuralının varlığı hâlinde mümkün olduğu, 2577 sayılı Kanun’un 34. maddesinde düzenlenen özel yetki kuralının ise, taşınmaz mallarla ilgili mevzuatın uygulanmasını veya taşınmaza bağlı hakları konu alan işlemlere karşı açılan davalara yönelik olduğu açıktır.
Bu itibarla, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırımlar ve İşletmeler Genel Müdürlüğü tarafından 26/12/2022 tarihinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 19. maddesi uyarınca açık ihale usulü ile gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı “Muğla-Bodrum Torba Ücretsiz Halk Plajı Yapım İşi” ihalesinin iptali istemine ilişkin uyuşmazlığın, 2577 sayılı Kanun’un 34. maddesinin 1. fıkrası kapsamında imar, kamulaştırma, yıkım, işgal, tahsis, ruhsat ve iskân gibi taşınmaz mallarla ilgili mevzuatın uygulanmasına veya taşınmaza bağlı hak kapsamında bulunan bir işleme yönelik olmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın çözümünde 2577 sayılı Kanun’un 32. maddesinin 1. fıkrası kapsamındaki genel yetki kuralı uyarınca, dava konusu ihaleyi gerçekleştiren idarî merci olan Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırımlar ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün bulunduğu yerdeki Ankara İdare Mahkemesi’nin yetkili olduğu sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davanın görüm ve çözümünde ANKARA İDARE MAHKEMESİ’NİN YETKİLİ OLDUĞUNA, dosyanın Ankara 17. İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, kararın Muğla 3. İdare Mahkemesi’ne ve taraflara bildirilmesine, 28/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.