Danıştay Kararı 13. Daire 2023/599 E. 2023/1626 K. 04.04.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2023/599 E.  ,  2023/1626 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2023/599
Karar No:2023/1626

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nce 18/11/2022 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı “Personel Taşıma Servis Hizmet Alımı İşi (2023-2024 Yılı)” ihalesine ilişkin olarak dava dışı … tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu üzerine tesis edilen 28/12/2022 tarih ve 2022/UH.I-1692 sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davacı tarafın iddialarının … isimli üçüncü kişinin iştirak etmiş olduğu ihalede aşırı düşük teklifte bulunması ve buna ilişkin …’ın açıklamada bulunması üzerine, söz konusu açıklamaların kabul edilmemesi ve şikâyet ve itirazen şikâyet yoluna başvurması sonucu (üçüncü kişinin) başvurusunun reddedilmesinden kaynaklandığı, davacının söz konusu ihalede dördüncü en avantajlı teklif sahibi olduğu ve teklifinin sınır değerin üzerinde olduğu, söz konusu aşırı düşük teklif açıklamasının kabul edilmesinin veya itirazen şikâyet başvurusunun kabul edilmesinin doğrudan …’ın menfaatini etkileyeceği, buna mukabil davacının ise hak ve menfaatini etkilemeyeceği gibi durumunda da değişiklik yaratmayacağı, dolayısıyla itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin işlemle davacı şirket arasında güncel, kişisel ve meşru bir menfaat ilişkisinin olmadığı ve davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği;
Öte yandan, UYAP kayıtlarının incelenmesinden … tarafından söz konusu işleme karşı dava açılmadığının görüldüğü, ayrıca dava dilekçesinde davacı tarafından söz konusu ihale kapsamında yasak fiil ve davranışlarda bulunduğu gerekçesiyle yasaklama hükümlerinin uygulandığından bahsedilmekte ise de söz konusu işlemin ayrı bir idari işlem olduğu ve ayrı bir davanın konusu olabileceği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, …’ın sunduğu aşırı düşük teklif açıklamasının kendi hukuki durumunu da etkilediği, …’dan aşırı düşük teklif açıklaması istenmesi üzerine, üç adet aracın kiralama giderini tesvik etmek amacıyla 21/11/2022 tarihli fiyat teklifini ve bahse konu fiyat teklifinin dayanağı olan … tarihli ve … sayılı Ek-O.6 satış tutarı tespit tutanağını sunduğu, söz konusu satış tespit tutanağında faturayı düzenleyenin … Turz. İnş. Nak. Tar. Hay. San. Tic. Ltd. Şti. ve fatura tarihinin 20/09/2022 olduğu, ihale komisyonu tarafından aşırı düşük teklif açıklamasının değerlendirilmesi neticesinde söz konusu şirketin tek ortağının … olduğu ve bu kişinin de söz konusu ihaleye teklif verdiği, bu durumun ihaleye danışıklı teklif verilmiş olduğu kanaatini oluşturduğu gerekçesiyle aşırı düşük teklif açıklamasının uygun bulunmadığı, benzer gerekçelerin itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin kararda da yer alarak …’ın iddialarının yerinde görülmediği, söz konusu şirketin ayrı bir tüzel kişiliği olduğu ve ihaleye teklif vermediği, ortağı olduğu şirket tarafından verilen faturanın ticari dolaşım içerisinde ne şekilde kullanılacağı ya da kime verileceğinin takibinin tarafından yapılmasının beklenemeyeceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu Kurul kararının sonucunun doğrudan …’ın menfaatini etkileyeceği, davacının hukuki durumunda herhangi bir değişikliğe sebebiyet vermeyeceği, dolayısıyla dava konusu işlem ile arasında menfaat bağının kurulamayacağı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nce … tarihinde açık ihale usulü ile … ihale kayıt numaralı “Personel Taşıma Servis Hizmet Alım İşi (2023-2024 Yılı)” ihalesi gerçekleştirilmiş, 11 istekli tarafından ihaleye teklif verilmiştir.
Teklifi sınır değerin altında kalan 8 istekliden aşırı düşük teklif açıklaması istenilmiş, dava dışı … da dahil olmak üzere 2 istekli tarafından aşırı düşük teklif açıklaması yapılmış, sunulan açıklamalar uygun bulunmamış, ihalenin dava dışı … üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Dava dışı … tarafından yapılan şikâyet başvurusunun reddi üzerine itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuş, Kurul’un 28/12/2022 tarih ve 2022/UH.I-1692 sayılı kararıyla itirazen şikâyet başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Bunun üzerine anılan Kurul kararının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü” başlıklı 11. maddesinde, Anayasa hükümlerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu; “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesinde, herkesin, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinde, iptal davaları, idari işlemler hakkında menfaatleri ihlâl edilenler tarafından, tam yargı davaları ise idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan davalar olarak tanımlanmış; 14. maddesinin 3/c bendinde, dava dilekçelerinin, diğer ilk inceleme konuları yanında ehliyet yönünden de inceleneceği; 15. maddesinin 1/b bendinde ise, 14. maddenin 3/c, 3/d ve 3/e bentlerinde yazılı hâllerde davanın reddine karar verileceği kural altına alınmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı Kanun’un 2. maddesinin 1/a fıkrasında, iptal davaları, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmaktadır.
Yargı kararlarında “menfaat” kavramının davacı ile iptalini istediği idarî işlem arasındaki bağı, ilgiyi ifade ettiği belirtilmekte ve idarî işlem ile dava açan kişi arasında meşru, güncel ve ciddi bir alâka söz konusu ise, davada menfaat bağının bulunduğu kabul edilmekte, bunun dışında ayrıca subjektif bir hakkın ihlâl edilmesi şartı aranmamaktadır.
Kişisel, meşru ve güncel bir menfaat alâkasının varlığı, davanın niteliğine ve özelliğine göre idarî yargı yerlerince belirlenmekte, davacının idarî işlemle ciddi, makûl, maddi ve manevi bir alâkasının bulunduğunun anlaşılması, dava açma ehliyeti için yeterli sayılmaktadır. Ayrıca, iptal davaları idarî işlemlerin hukuka uygun olup olmadığının denetlenmesine, hukukun üstünlüğünün sağlanmasına, böylece de idarenin hukuka bağlılığının ve sonuçta hukuk devleti ilkesinin gerçekleştirilebilmesine imkân sağladığından, bu davalarda menfaat alâkasının bu amaç doğrultusunda yorumlanması gerekmektedir.
Bakılan uyuşmazlıkta, davacının uyuşmazlığa konu ihaleye teklif verdiği ve söz konusu teklifin sınır değerin üzerinde olduğu dikkate alındığında, her ne kadar dava konusu Kurul kararının, dava dışı …’ın teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin olduğu görülmekte ise de, adı geçen kişinin teklifinin değerlendirme dışı bırakılması işleminde ve davalı idarece tesis edilen Kurul kararında, bizzat davacıya yönelik değerlendirmelerde bulunulması nedeniyle kendisinin hukuki durumunun etkilenebileceği, dolayısıyla ihaleye teklif veren dava dışı …’a yönelik kararın incelenmesini talep etmesinin menfaatinin doğal sonucu olduğu anlaşıldığından, ihale ile meşru, güncel ve makûl menfaat alâkasının olduğu görülen davacının dava açma ehliyetinin bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, davanın ehliyet yönünden reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında usûl hükümlerine uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5.2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 04/04/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.