Danıştay Kararı 13. Daire 2023/588 E. 2023/1345 K. 22.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2023/588 E.  ,  2023/1345 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2023/588
Karar No:2023/1345

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Odaları Birliği (…) … Odası (… Şubesi)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Emniyet Genel Müdürlüğü’nce 19/10/2022 tarihinde açık ihale usulüyle gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı “Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü Ek Hizmet Binası Tam Takım Uygulama Projeleri ve İhale Evraklarının Hazırlanması Hizmet Alım İşi” ihalesine ait ihale ilanının düzeltilerek zeyilname yayınlanması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 21/10/2022 tarihli Emniyet Genel Müdürlüğü İnşaat Emlak Daire Başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılan davada, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla 2577 sayılı Kanun’un 15. maddesi uyarınca dava dilekçesi ve eklerinin Kamu İhale Kurumu’na tevdiine karar verilmesi üzerine, söz konusu başvurunun, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda belirlenen itirazen şikâyet başvurusu kapsamında olmadığından bahisle reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Kamu İhale Kurumu Ön İnceleme Dairesi Başkanlığı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının kuruluş kanunlarında gösterilen amaçları doğrultusunda dava açma ehliyetinin bulunduğu, ilgili yasal düzenlemelerde de bu kuruluşların amaçları dışında faaliyette bulunamayacaklarının açık bir biçimde yer aldığı, bu bağlamda kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının bireysel işlemlere karşı kuruluşları adına dava açma ehliyetlerinin tayininde dava konusu işlemle doğrudan tüzel kişilik menfaatinin ihlal edilmiş olması kriterinden hareket edilmesinin gerektiği, olayda, iptali talep edilen işlemlerin davacı meslek kuruluşunun kuruluş amaçlarıyla bir ilgisinin bulunmadığı, davacı meslek kuruluşunun dava konusu işlemlerle ile ilgili olarak tüzel kişiliklerinin hukuken korunan hangi menfaatinin ihlal edildiği hususunda herhangi bir somut iddia öne sürmedikleri gibi dosyaya bu yönde bir bilgi ve belge sunmadıkları, bu işlem ile davacı Oda arasında ciddi ve makul bir menfaat ilişkisinin olmadığının anlaşıldığı, dava konusu olayda olduğu gibi menfaat ihlalinin bu kadar geniş yorumlanmasına hukuken olanak bulunmadığı, dolayısıyla davacının söz konusu işlemin iptalini istemekte kişisel menfaatinin bulunduğunun kabulünün mümkün olmadığı anlaşıldığından, davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-b maddesi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, üyelerin haklarının korunması ve bu yönde çalışmalar yapılmasının meslek odasının görev ve sorumluluğunda olduğu, uyuşmazlık konusu ihaleye ilişkin düzenlemelerin mimarların telif haklarını bertaraf eder nitelikte olduğu, ehliyet kavramının dar yorumlanmasının idare hukukunun temel ilke ve kurallarına aykırı olduğu, benzer ihale işlemlerine karşı açılan ve ehliyetli kabul edildikleri davaların bulunduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyize konu Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, öte yandan davacının ihale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını ya da zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday, istekli veya istekli olabilecekler sıfatından hiçbirini haiz olmadığından Kurumun inceleme yapma görevinin bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Emniyet Genel Müdürlüğü’nce 19/10/2022 tarihinde açık ihale usulüyle “Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü Ek Hizmet Binası Tam Takım Uygulama Projeleri ve İhale Evraklarının Hazırlanması Hizmet Alım İşi” ihalesi gerçekleştirilmiştir.
Davacı tarafından, 12/10/2022 tarihinde anılan ihaleye ait ihale ilanının düzeltilerek zeyilname yayınlanması istemiyle Emniyet Genel Müdürlüğü İnşaat Emlak Daire Başkanlığı’na başvuruda bulunulmuş, 21/10/2022 tarihli işlem ile başvuru reddedilmiştir. Bu işlemin iptali istemiyle açılan davada … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla “şikâyet ve itirazen şikâyet başvurularının dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu idarî başvuru yolları olduğu, davacının şikâyet başvurusu niteliğindeki 12/10/2022 tarihli başvurusunun Emniyet Genel Müdürlüğü’nce reddi üzerine, Kamu İhale Kurumu’na itirazen şikâyet yoluna başvurmadan doğrudan dava açmış olduğu, davada idari merci tecavüzü bulunduğu” gerekçesiyle 2577 sayılı Kanun’un 15. maddesi uyarınca dava dilekçesi ve eklerinin Kamu İhale Kurumu’na tevdiine karar verilmiştir.
Anılan Mahkeme kararı üzerine, söz konusu başvurunun 4734 sayılı Kanun’da belirlenen itirazen şikâyet başvurusu kapsamında olmadığından bahisle reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Kamu İhale Kurumu Ön İnceleme Dairesi Başkanlığı işleminin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü” başlıklı 11. maddesinde, Anayasa hükümlerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu; “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesinde, herkesin, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, iptal davaları, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı Kanun’un 2. maddesinde yer alan ve iptal davasının subjektif ehliyet koşulu olan “menfaat ihlâli” kavramı doktrin ve içtihatlarda dava konusu işlemle davacı arasında kurulan kişisel, meşru, güncel bir menfaat ilişkisi olarak tanımlanmaktadır. Sözü edilen menfaat ilişkisinin varlığı ve sınırları her olayda yargı yerince ihtilâfın niteliğine göre belirlenmektedir.
Yargısal denetim amacıyla her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılmasının idari işlemlerde istikrarsızlığa neden olmaması ve idarenin işleyişinin bu yüzden olumsuz etkilenmemesi için, dava konusu edilecek işlem ile dava açacak kişi arasında belli ölçüler içinde menfaat ilişkisi bulunması koşuluna ihtiyaç vardır.
İptal davası açılabilmesi için gerekli olan menfaat ilişkisi kişisel, meşru, güncel bir menfaatin bulunması hâlinde gerçekleşecektir. Başka bir anlatımla, iptal davasına konu olan işlemin davacının menfaatini ihlâl ettiğinden söz edilebilmesi için, davacıyı etkilemesi, yani davacının kişisel menfaatini ihlâl etmesi, işlem ile davacı arasında ciddi ve makul bir ilişkinin bulunması gerekmektedir.
“Meşru menfaat” ilgisinden kasıt, kişi ile işlem arasında hukuken kabul edilebilir, başka anlatımla, dinlenilebilir, korunmaya değer bir ilginin varlığı iken; “kişisel menfaat” ilgisiyle, işlemin, kişinin hukukunu etkilemesi, kişi bakımından hukuk aleminde sonuç doğurması kastedilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından, 12/10/2022 tarihinde uyuşmazlık konusu ihaleye ait ihale ilanının düzeltilerek zeyilname yayınlanması istemiyle Emniyet Genel Müdürlüğü İnşaat Emlak Daire Başkanlığı’na yapılan başvurunun reddine ilişkin 21/10/2022 tarihli işlemin iptali istemiyle açılan davada “2577 sayılı Kanun’un 15. maddesi uyarınca dava dilekçesi ve eklerinin Kamu İhale Kurumu’na tevdiine” yönünde verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı üzerine, söz konusu başvurunun 4734 sayılı Kanun’da belirlenen itirazen şikâyet başvurusu kapsamında olmadığından bahisle reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Kamu İhale Kurumu Ön İnceleme Dairesi Başkanlığı işleminin iptali istemiyle dava açıldığı, iptali istenilen dava konusu işlem davacının 12/10/2022 tarihli başvurusuna yönelik olarak tesis edildiği ve davacının bu işlemin bizzat tarafı olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davacının söz konusu başvurusunun reddine ilişkin olarak tesis edilen ve bizzat muhatabı olduğu dava konusu işlem ile makul bir menfaat ilgisinin dolayısıyla dava açma ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerektiğinden, davanın ehliyet yönünden reddine dair İdare Mahkemesi kararında usul kurallarına uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 22/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.