Danıştay Kararı 13. Daire 2023/491 E. 2023/984 K. 07.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2023/491 E.  ,  2023/984 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2023/491
Karar No:2023/984

MÜDAHALE İSTEMİ HAKKINDA KARAR

Davacı … vekili Av. … tarafından, Bingöl ili, Yayladere ilçesi, … köyünde bulunan, mülkiyeti Hazine’ye ait … ada … parsel sayılı taşınmazın, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulü ile satılmasına ilişkin 19/07/2022 tarihinde yapılan ihalenin iptali istemiyle Yayladere Kaymakamlığı’na karşı açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı davalı idare tarafından temyiz isteminde bulunulması üzerine, … vekili Av. … tarafından verilen davalı idare yanında davaya müdahale istemini içeren dilekçe incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde, üçüncü kişilerin davaya katılması konusunda Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 66. maddesinde ise üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukukî yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, fer’î müdahil olarak davada yer alabileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, müdahale isteminde bulunan …’ın davaya müdahalede hukukî yararının bulunduğu anlaşıldığından, davalı idare yanında MÜDAHALE İSTEMİNİN KABULÜNE, 07/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2023/491
Karar No:2023/984

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Kaymakamlığı
VEKİLİ: Av. …

MÜDAHİL (DAVALI YANINDA): …
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): …
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bingöl ili, Yayladere ilçesi, … köyünde bulunan, mülkiyeti Hazine’ye ait … ada … parsel sayılı taşınmazın, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulü ile satılmasına ilişkin 19/07/2022 tarihinde yapılan ihalenin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Millî Emlâk Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı “İhale İlânları” konulu Genel Yazısı’nda, ihale ilânlarının ilgili mevzuat gereği yayımlanması gereken yerlere ilâve olarak mutlaka taşınmazın bulunduğu köy/mahalle muhtarlıklarında da duyurulmasının sağlanması gerektiği;
Uyuşmazlık konusu ihalenin Millî Emlâk Genel Müdürlüğü’nün internet sitesinde, Bingöl Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün internet sitesinde ve ilan panosunda, Yayladere Belediye Başkanlığı ile Yayladere Kaymakamlığı’nın ilan panosunda ve ayrıca Kiğı, Genç ve Solhan Kaymakamlıklarının ilan panosunda ilan edildiği, 19/07/2022 tarihinde yapılan satış ihalesine tek kişinin katıldığı, ihale komisyonunun … tarih ve … sayılı kararıyla ihalenin, tek katılımcı olan (satış talebinde bulunduğu belirtilen) müdahil üzerinde bırakılmasına karar verildiği, davacı tarafından ihalenin öğrenilmesi üzerine 19/08/2022 tarihinde bakılan davanın açıldığı;
Davacı tarafından taşınmazın mera olarak kullanıldığı ve bundan dolayı mera vasfının kaldırılması yönünde karar alınmadan taşınmazın satışının yapılamayacağı ileri sürülmüş ise de, taşınmazın 27/03/2020 tarihinde ham toprak vasfıyla Maliye Hazinesi adına tescil edildiği, taşınmaza ilişkin düzenlenen bilgi formunda da, taşınmazın kadastro sonucu elde edildiğinin ve tapu kaydında herhangi bir şerh ve kısıtlayıcı beyanın olmadığının, tahsisli ve kamu hizmeti için ayrılan bir taşınmaz olmadığının belirtildiği, dolayısıyla taşınmazın mera vasfında bir taşınmaz niteliğinde olmadığı;
Tahmin edilen bedeli her yıl Genel Bütçe Kanunu’nda belirlenen miktarı aşmayan işlere ait ihalelerin ilânı, ihalenin yapılacağı yerdeki ilân usûlüne tâbi olup, buna göre günlük gazete çıkmayan yerlerde yapılan ihalelerde, ihalenin ilgili idare ile hükümet ve belediye binalarının, ayrıca defterdarlık veya malmüdürlüğünün ilân panosunda ve belediye yayın araçları ile ilân edilmesi gerektiği, bununla birlikte idarelerin mevzuatta zorunlu olarak öngörülen ilân usûlüne ilâveten işin niteliğine göre ihalenin ayrıca başka vasıtalarla da duyurulması yolunu tercih etmelerinin mümkün olduğu, idarenin ve ihale komisyonlarının açıklık ve rekabetin sağlanması şeklindeki ihale ilkelerini yerine getirmek amacıyla gereken tedbirleri almasının, bu doğrultuda ihalenin, temel ihale ilkelerine uygun olarak yapılmasını ve mümkün olduğu kadar çok sayıda kişinin ihaleye katılmasını sağlayacak şekilde (mevzuatta aranan ilân usûlüne ilâveten) farklı vasıta ve usûllerle de duyurulmasını temin etmesinin bir gereklilik olduğu, bu kapsamda, ihalenin, ihaleye konu taşınmazın bulunduğu yerde de ayrıca ilân edilmesinin, açıklık ve rekabet ilkelerini sağlamak amacıyla alınması gereken tedbirlerden olduğu, nitekim Millî Emlâk Genel Müdürlüğünün Genel Yazısı’nda da, Hazine taşınmazlarının satışına ilişkin ihalelerin mutlaka taşınmazın bulunduğu mahalle/köy muhtarlığında da ayrıca duyurulması gerektiğinin belirtildiği;
Dava konusu olayda ise, günlük gazete çıkmayan yerde bulunan taşınmaza ilişkin ihalenin, Yayladere Kaymakamlığı’nın, Yayladere Belediye Başkanlığı’nın ve Bingöl Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün ilan panosunda ve İl Müdürlüğü’nün internet sitesinde ilan edildiği, ancak Kanun ve Yönetmelik’te belediye yayın araçları vasıtasıyla yapılması öngörülen ilanın yapılmadığı;
Ayrıca dava konusu ihalenin, ihale tarihinden önce Muhtarlık sahası içinde uygun bir yere asılmak suretiyle ilan edilmesi ve ilan edildiğine dair tanzim edilen tutanağın bir nüshasının gönderilmesinin Yayladere Millî Emlâk Şefliği’nin … tarih ve … sayılı yazısıyla Günlük Köyü Muhtarlığı’ndan istenilmesine karşın, Mahkemelerince yapılan ara kararlarına cevaben idarece, ihalenin köyde ilan edildiğine dair tutanağın gönderilmediğinin belirtildiği, dolayısıyla ihalenin köyde ilan edildiği idarece ortaya konulamadığından, ihalenin köyde ilan edildiğine dair tutanak temin edilmeksizin ve ihale işlem dosyasında mevcut olmaksızın ihalenin gerçekleştirildiğinin anlaşıldığı;
Bu itibarla, belediye yayın araçları ile ihalenin ilan edilmemesi, ayrıca yine Bakanlıkça taşınmazın bulunduğu köy muhtarlığında yapılması öngörülen ilave ilan usûlünün ihaleden önce yerine getirildiğinin ortaya konulamaması nedeniyle tek kişinin katılımıyla gerçekleştirilen ihale ilanının, ilan yönünden Kanun’da ve yönetsel düzenlemelerle getirilen kurallara ve açıklık ile rekabet ilkelerine uygun olmadığı anlaşıldığından, dava konusu ihalede hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, dava konusu taşınmazın satışına ilişkin ilanın duyurulmasının, Günlük Köyü Muhtarlığı’na … tarih ve … sayılı yazıyla bildirildiği, muhtarın görev ve sorumluluklarını yerine getirmemesinin, ihale ve taşınmaz satışı işlemlerine engel teşkil etmemesi gerektiği, dava konusu işlemin hukuka uygun olarak tesis edildiği; davalı yanında müdahil tarafından, tüm köy halkının ihaleden haberdar olduğu, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının ve davalı yanında müdahilin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya ve davalı yanında müdahile iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 07/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.