Danıştay Kararı 13. Daire 2023/211 E. 2023/1608 K. 04.04.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2023/211 E.  ,  2023/1608 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2023/211
Karar No:2023/1608

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü Anadolu Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazısıyla bildirilen mülkiyeti Hazine’ye ait olan ve İstanbul ili, Sancaktepe ilçesi, … Mahallesi, … ada, .. parselde bulunan 340,23 m² yüzölçümlü taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulü ile satışına ilişkin 16/02/2022 tarihinde gerçekleştirileceği belirtilen ihalenin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; dava konusu ihalenin hukuka uygunluğunun ortaya konulabilmesi için davacının uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerinde 4706 sayılı Kanun kapsamında herhangi bir ön alım hakkı olup olmadığının irdelenmesi gerektiği,
16/02/2007 ve 15/06/2007 tarihlerinde yapılan incelemede, taşınmazın boş ve işgalsiz olduğunun tespit edildiği, 15/10/2009 tarihinde yapılan incelemede, 20/06/2009 tarihinden itibaren davacının babası (…) tarafından kafeterya ve çay bahçesi olarak işgal edildiğinin tespit edildiği, dava dışı 3. bir şahıs tarafından taşınmazın zilyetliğinde bulunduğu ileri sürülerek tahliyesinin talep edilmesi üzerine 27/04/2011 tarihinde Belediye ve Kaymakamlık tarafından koordineli olarak tahliye ve yıkım işleminin gerçekleştirildiği, 22/09/2011 tarihinde yapılan incelemede, yıkık vaziyette müştemilat kalıntılarına rastlanıldığı, ayrıca herhangi yeni bir yapının mevcut olmadığı, 26/02/2015 tarihinde yapılan incelemede boş ve işgalsiz olduğu, 07/01/2016 tarihinde yapılan incelemede ise etrafının tel örgüyle çevrili bahçe olarak kullanıldığının tespit edildiği, dava konusu ihale öncesinde 04/11/2021 tarihinde gerçekleştirilen incelemede ise, taşınmazın etrafının çitle çevrili, içerisinde 16 adet yetişmiş çam ağacı ve ekonomik bir değeri olmayan 6 m² büyüklüğünde boş bir kulübenin bulunduğunun tespit edildiği, bu durumda, davaya konu taşınmaz üzerinde 30/03/2014 tarihinden önce yapılaşma bulunması koşulunun sağlanamaması nedeniyle, davalı idare tarafından taşınmazın ihale yoluyla satışına ilişkin tesis olunan dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, taşınmazı satın almış olduğu tarihten bugüne kadar taşınmazla ilgili emlak bildirimlerinin ve beyannamelerinin düzenli olarak bildirilmesinin yanı sıra vergilerinin de düzenli olarak ödendiği, abonelik işlemlerinin yaptırıldığı, söz konusu taşınmazın 6292 sayılı Kanun kapsamında satın alınması için muhtelif tarihlerde Sancaktepe Belediyesi’ne başvuruda bulunulduğu, Sancaktepe Belediyesi’nden bugüne kadar menfi veya müspet bir cevap alınamadığı, yine Anadolu Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığı’na hitaben yazılan dilekçeyle, söz konusu taşınmazın üzerinde esnaflık yaptığı, tüm vergilerini ödediği, elektrik, su doğalgaz aboneliklerini yaptırdığı belirtilerek söz konusu taşınmazın taraflarına satışının yapılması talep edilmesine rağmen davalı idareden bugüne kadar hiçbir şekilde menfi ya da müspet bir geri dönüş alınamadığı, 15/02/2022 tarihli itirazımızın sonucu beklenmeden ihalenin gerçekleştirildiği, verilen kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 04/04/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.