Danıştay Kararı 13. Daire 2023/111 E. 2023/499 K. 09.02.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2023/111 E.  ,  2023/499 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2023/111
Karar No:2023/499

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

2- … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nce (MAPEG) 27/07/2022 tarihinde gerçekleştirilen Çankırı ili hudutlarında bulunan ER:… sayılı IV. Grup maden ruhsatı ihalesinin uygun bulunmamasına ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bağlı, İlgili ve İlişkili Kuruluşlar Taşınmaz Komisyonu’nun (Taşınmaz Komisyonu) … tarih ve …sayılı kararı ile anılan ihalenin bu karara dayalı olarak iptaline ilişkin … tarih ve …sayılı MAPEG işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davacının tek istekli olarak katıldığı ihalenin uhdesinde kaldığı, kanuni yükümlülüklerini yerine getirmesi üzerine 2018/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi uyarınca ihale dosyasının incelenmek üzere Taşınmaz Komisyonu’na gönderildiği, … tarih ve …sayılı Taşınmaz Komisyonu kararıyla ihalenin uygun bulunmaması üzerine ihalenin iptal edildiği, hukuk devleti ilkesinin bir gereği olarak idarelerin bireysel ya da düzenleyici işlemler tesis ederken sınırsız bir takdir yetkisine sahip olmadıkları, bu yetkiyi kamu yararına uygun olarak kullanmaları gerektiği, idari işlemlerin hukuka uygunluklarının yargı mercileri tarafından denetlenmesi sırasında idareyi işlem yapmaya iten sebebin de irdeleneceği, idare hukukunda işlemlerin objektif bir sebebe dayanması gerektiği, davalı idareler tarafından Taşınmaz Komisyonu kararı ile davacı şirketin ihale onayının uygun bulunmamasını gerektiren hukuki ve fiili durumun ortaya konulması, bir başka anlatımla, işlemin sebep unsurunun belirlenmesi gerektiği, Mahkemelerinin ara kararı ile dava konusu işlemlerin gerekçeleri sorularak, konuya ilişkin tüm bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenildiği, davalı idarelerce 2018/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi kapsamında oluşturulan Taşınmaz Komisyonu tarafından uygun bulmama kararı alındığının belirtildiği, ihalenin iptaline dayanak Taşınmaz Komisyonu kararının somut gerekçesinin ortaya konulamadığı, her ne kadar Taşınmaz Komisyonu’nun takdir yetkisi kapsamında işlem tesis etme yetkisi bulunmakta ise de, bu yetkinin kamu yararı gözetilerek kullanılması ve takdir yetkisi kullanılarak tesis edilen işlemin somut gerekçesinin bulunması gerektiği, davalı idarelerce dava konusu Taşınmaz Komisyonu kararının somut gerekçesi ortaya konulamadığından, davacı şirketin ihale onayının uygun bulunmamasına ilişkin Taşınmaz Komisyonu kararında ve buna dayalı olarak ihalenin iptal edilmesine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından, dava konusu ihalenin Bakanlık bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını temin etme görevi çerçevesinde Taşınmaz Komisyonu’na verilen yetkiler dikkate alınarak değerlendirildiği, yeterli rekabetin gerçekleşmemesinin yanı sıra sahanın mahiyeti, teklif miktarı ve teklifin kamu yararına uygun olmaması hususları göz önünde bulundurularak ihale komisyonu kararının uygun bulunmadığı; Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından, Taşınmaz Komisyonu’nun yetkilerinin 2018/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile belirlendiği, maden ruhsatı ihalelerinde ihale bedelinin taban ihale bedeline yakın bedellerle sonuçlanabildiği gibi taban ihale bedelinin onlarca kat fazlasıyla da sonuçlandırılabildiği, bunun sahanın konumu ve rezerv bilgileri dikkate alınarak piyasa şartlarına göre belirlendiği, taban ihale bedelinin belirlendiği dönemle ihale işlemlerinin nihayete erdiği dönem arasında geçen sürede dahi ciddi farklılıkların söz konusu olduğu, ihalenin iptali işleminin dayanağı olan Taşınmaz Komisyonu kararının sahanın mahiyeti, teklif miktarı, katılımcı sayısı, piyasa şartları, rekabet koşulları ve verilen tekliflerin kamu yararına uygunluğu göz önünde bulundurularak tesis edildiği, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, maden ruhsatı ihalelerinin 3213 sayılı Maden Kanunu ve bu Kanun’a dayalı olarak yürürlüğe konulan Maden Sahaları İhale Yönetmeliği uyarınca gerçekleştirildiği, maden ihalelerine ilişkin mevzuatta belirlenen ihale yetkilileri arasında Taşınmaz Komisyonu’na yer verilmediğinden ihalenin uygun bulunmamasına ilişkin Taşınmaz Komisyonu kararının kanuni idare ilkesine aykırı olduğu, idari işlem kuramı bakımından iç düzen işlemi sayılan genelgeye dayalı olarak Taşınmaz Komisyonu’na ihaleyi uygun bulma yetkisi verilemeyeceği, idarenin işlem ve eylemlerinin kanuna uygun maddi ve hukuki sebeplerle sınırlı olduğu, takdir yetkisinin kamu yararına uygun olarak kullanılması gerektiği, objektif bir sebebe dayanmayan dava konusu işlemlerin hukuka aykırı olduğu belirtilerek davalı idarelerin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : İdari vesayete ilişkin usul ve esasların kanunla düzenlenmesi gerektiğine yönelik Anayasa’nın 127. maddesi dikkate alındığında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın bağlı kuruluşu olan kamu tüzel kişiliğini haiz MAPEG tarafından sonuçlandırılan ihalenin uygun bulunmamasına yönelik Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ne dayalı olarak alınan Taşınmaz Komisyonu kararında yetki unsuru bakımından hukuka uygunluk bulunmadığından, temyiz istemlerinin reddi ile dava konusu işlemlerin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY:
Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nce 27/07/2022 tarihinde Çankırı ili hudutlarında bulunan ER:…sayılı IV. Grup maden sahası arama ruhsatı ihalesi gerçekleştirilmiştir.
İhale, tek istekli olarak katılan davacı şirketin uhdesinde bırakılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
İhale komisyonunun ihaleyi sonuçlandıran kararı, 2018/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi uyarınca Taşınmaz Komisyonu’na sunulmuş, Taşınmaz Komisyonu’nun … tarih ve …sayılı kararı ile ihalenin uygun bulunmadığına karar verilmiştir.
İhalenin Taşınmaz Komisyonu’nun anılan kararına dayalı olarak … tarih ve …sayılı MAPEG işlemiyle iptal edilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3213 sayılı Maden Kanunu’nun “Madencilik faaliyetlerinde izinler” başlıklı 7. maddesinde, ilk müracaat veya ihale yolu ile yapılacak ruhsatlandırmalarda müracaatın yapılacağı alanların diğer kanunlar ile getirilen kısıtlamalar göz önüne alınarak Bakanlıkça ruhsat müracaatına kapatılabileceği, kısıtlama gerekçesi ortadan kalkan alanların ihale yoluyla aramalara açılacağı, bu Kanun dışında madencilik faaliyetleri ile ilgili olarak yapılacak her türlü kısıtlamanın ancak kanunla düzenleneceği; “İlk müracaat ve ruhsatlandırma” başlıklı 16. maddesinde, I. Grup (b) bendi madenlerde 50 hektarı, II. Grup (a) ve (c) bendi madenlerde 100 hektarı geçmeyecek şekilde doğrudan işletme ruhsatı; II. Grup (b) bendi madenlerde 100 hektarı, III. Grup madenlerde 500 hektarı, IV. Grup madenlerde 2.000 hektarı geçmeyecek şekilde ve tamamı denizlerde verilen III. ve IV. Grup madenlerde 50.000 hektarı geçmeyecek şekilde, V. Grup madenlerde 1.000 hektarı geçmeyecek şekilde arama ruhsatı düzenleneceği, ihale yolu ile hak sağlanan sahaların ihale bedelinin yatırılmasını müteakip iki ay içinde ön inceleme raporu ile arama dönemi faaliyetlerinin yerine getirilebilmesi için gerekli olan mali yeterliliği de içeren maden arama projesinin verilmesi ve ruhsat bedelinin yatırılması hâlinde arama ruhsatı verileceği, ruhsat bedelinin yatırılmaması ve bu belgelerin tamamlanmaması durumunda bu alanların başka bir işleme gerek kalmaksızın ihalelik saha konumuna geleceği kuralına yer verilmiştir.
12/09/2018 tarih ve 30533 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2018/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’nde, “Kamu kurum ve kuruluşları (belediyeler ve il özel idareleri hariç) ile sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait şirketler, kendi mülkiyetlerinde veya tasarruflarında bulunan taşınmazlarıyla ilgili olarak; kamu kurum ve kuruluşları, vakıf, dernek veya bunların şirketlerine, gerçek veya tüzel kişilere; satış, kira, irtifak, takas, tahsis, devir ve benzeri her türlü tasarrufa yönelik işlemlerini, bakanlıklar ile bağlı, ilgili ve ilişkili kamu kurum ve kuruluşlarında bakan yardımcısı, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında üst yönetici başkanlığında teşkil ettirilen komisyonlar vasıtasıyla yapacaklardır. Söz konusu komisyonlarca izin başvuru ve sonuçları Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında Cumhurbaşkanlığına bildirilecektir. …” düzenlemesi yer almaktadır.
Maden Sahaları İhale Yönetmeliği’nin “İhalenin sonuçlanması” başlıklı 21. maddesinde, ihale komisyonunun, teklif edilen ihale bedelini uygun görmesi hâlinde ihaleyi kazanan ilgiliye, ihale bedelini yatırması için on iş günü, ihaleye birden fazla kişinin katılması hâlinde ikinci ve sonraki teklif sahiplerine beşer iş günü süre vereceği, ihale bedeli yatırma takip çizelgesi sıralamasında kendisinden önceki müracaatçının yükümlülüğünü yerine getirmemesi durumunda, ihale bedelini yatırma sırası gelen müracaatçının teklif ettiği ihale bedelini beş iş günü içinde ilgili yerlere yatırmak zorunda olduğu, ihale bedeli yatırma takip çizelgesinin müracaatçıların takip etmeleri için Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nün internet sayfasında yayımlanacağı, müracaatçıya ayrıca tebligat yapılmayacağı, ihaleyi kazananın ve sırası gelenin süresi içerisinde ihale bedelini yatırmasının zorunlu olduğu, aksi hâlde müracaatçının hakkını kaybedeceği ve ihale teminatının irat kaydedileceği, ihaleyi kazananların ihale bedelini yatırıncaya kadar sıralamadaki diğer müracaatçıların ihale teminatlarının iade edilmeyerek bekletileceği, sırası gelen müracaatçının ihale bedelini yatırması hâlinde ihale sürecinin son bulacağı ve sıralamada sonra gelen müracaatçıların ihale teminatlarının iade edileceği, ihale işlemi sonucunda değerlendirme dışı kalan teklif sahiplerinin ihale teminatlarının ihaleden sonra iade edileceği; “İhale işleminin kesinleşmesi” başlıklı 22. maddesinde, ihalenin Genel Müdürlük Makamının onayı ile kesinleşeceği, sahaların ihalesinden elde edilen gelirlerin genel bütçeye gelir kaydedileceği, bu Yönetmelik kapsamındaki iş ve işlemler için ihtiyaç duyulan harcamaların Bakanlık bütçesinden karşılanacağı kuralına yer verilmiştir.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından 27/06/2019 tarih ve 1295 sayılı Bakan Olur’u ile Bakan Yardımcısı Başkanlığında, Müsteşar Yardımcısı, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürü ve Maden ve Petrol İşleri Genel Müdür Yardımcısı’ndan oluşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bağlı, İlgili ve İlişkili Kuruluşlar Taşınmaz Komisyonu oluşturulmuş; Taşınmaz Komisyonu’na ihale komisyonunun ihaleyi sonuçlandıran kararlarının uygunluğunu değerlendirme görevi verilmiş; Maden Sahaları İhale Yönetmeliği’nin 22. maddesinde yer verilen ihalenin Genel Müdürlük makamının onayı ile kesinleşeceği kuralı ile uyumlu olarak Taşınmaz Komisyonu’nda Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürü’ne de yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Maden ruhsatına hak kazananların ihale yöntemiyle belirleneceği kanunla düzenlenmiş; ihale onay süreci hakkında kanunda açık bir düzenlemeye yer verilmemiş; 2018/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile, kamu kurumlarının mülkiyetinde veya tasarruflarında bulunan taşınmazlarla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarının satış, kira, irtifak, takas, tahsis, devir ve benzeri her türlü tasarrufa yönelik işlemlerinin bakan yardımcısı başkanlığında teşkil ettirilen komisyonlar vasıtasıyla yerine getirilmesi öngörülmüş; ihale komisyonunca sonuçlandırılan anılan Genelge kapsamdaki ihalelerin uygunluğunu değerlendirme yetkisi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Olur’u ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bağlı, İlgili ve İlişkili Kuruluşlar Taşınmaz Komisyonu’na verilmiş; Taşınmaz Komisyonu’nda maden sahası arama ruhsatı ihalelerinin onay makamı olan Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürü’ne de yer verilmiştir.
2018/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile Taşınmaz Komisyonu’na ve Maden Sahaları İhale Yönetmeliği’nin 22. maddesi ile Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürü’ne ihale komisyonu tarafından sonuçlandırılan ihaleleri onaylama ya da onaylamayarak iptal etme konusunda tanınan yetki, ihale işlemlerinin sadece mevzuata uygunluğunu denetlemeye yönelik olmayıp, aynı zamanda ihale konusu işin özelliklerini, benzer işlere ilişkin diğer ihalelerin sonuçlarını ve ihalede oluşan fiyatın piyasa şartlarına uygun olup olmadığını en iyi bilebilecek durumda bulunması nedeniyle ihale yetkilisinin yerindelik denetimi yaparak kamu menfaatini koruması amacına yönelik olup son kez genel bir değerlendirme yapılarak kamu menfaatini kollamak üzere ihale kararlarını uygun bulma veya uygun bulmayarak maden sahalarına ilişkin ihalelerin iptalini sağlama amacı taşımaktadır.
İhale yetkilisi olan Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürü’nün de üyesi olduğu Taşınmaz Komisyonu’nun ihale komisyonunca verilen nihaî kararları uygun bulma veya bulmama konusunda takdir yetkisi bulunmakta olup, bu yetki kullanılırken hukuken geçerli seçenekler arasından tercihte bulunulması ve ihale kararının uygun bulunup bulunmadığına ilişkin olarak mâkûl ve meşrû sebepler dikkate alınarak karar verilmesi gerekmektedir.
Hem hukuka uygunluk hem de yerindelik denetimi yapan Taşınmaz Komisyonu tarafından ihale kararının uygun bulunması veya bulunmamasına yönelik idarî kararın yargısal denetiminin de özellik arz edeceği açıktır. Başka bir anlatımla, Taşınmaz Komisyonu’na ihale komisyonu kararlarını uygun bulma zorunluluğu getirilmemesi nedeniyle yetkinin ihaleyi onaylamama yönünde kullanılması hâlinde, bu yetkinin kamu yararına uygun olarak kullanıldığının ispatı bakımından, Taşınmaz Komisyonu’nca kesin delil niteliği taşıyan belgelere dayanılması zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle, ihaleyi uygun bulmama işleminin idarî davaya konu edilmesi hâlinde davalı idarenin mahkemeye yapacağı açıklamalar ve sunduğu belgeler ile mahkemece re’sen yapılacak araştırma sonucunda elde edilen bulgular, işlemde kamu yararına aykırılık bulunmadığını ortaya koyar nitelikte ise, ihaleyi onaylamama işleminin yargı yerince iptal edilmemesi gerekir.
İhalenin 27/07/2022 tarihinde gerçekleştirildiği, ihalenin tek istekli olarak müracaat eden davacı şirketin uhdesinde bırakıldığı, ihale komisyonunun ihaleyi sonuçlandıran kararının 2018/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi uyarınca Taşınmaz Komisyonu’na sunulduğu, … tarih ve …sayılı Taşınmaz Komisyonu kararı ile ihale sonucunun uygun bulunmadığı, bu karara dayalı olarak … tarih ve …sayılı MAPEG işlemiyle ihalenin iptal edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı, Mahkemenin 13/10/2022 tarihli ara kararı ile, davalı idarelerden, dava konusu Taşınmaz Komisyonu kararının gerekçeleri sorularak açıklayıcı bilgi ve belgelerin istenildiği anlaşılmaktadır.
Davalı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 01/11/2022 tarihli cevabi yazısında Taşınmaz Komisyonu kararının gerekçesi, “… sahanın mahiyeti, teklif miktarı, katılımcı sayısı, piyasa şartları ve rekabet koşullarının dikkate alınmış ve verilen tekliflerin kamu yararına uygun bulunmadığı değerlendirilmiştir. …” şeklinde belirtilmiş; Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nün 27/10/2022 tarihli ara kararı cevabında ise, “… Maden sahaları zaman zaman taban ihale bedelleri üzerinden ruhsatlandırılmakla birlikte zaman zaman da taban ihale bedelinin onlarca kat fazlasına ruhsatlandırılabilmektedir. Bu husus büyük ölçüde sahanın konumu ve rezerv bilgileri de dikkate alındığında piyasa şartlarıyla ilişkili olup piyasa şartları ihale taban bedelinin belirlendiği dönem ile ihale işlemlerinin nihayete ereceği dönem arasında geçen sürede dahi ciddi farklılıklar gösterebilmektedir. Dava konusu edilen bu kararlar tesis edilirken; sahanın mahiyeti, teklif miktarı, katılımcı sayısı, piyasa şartları ve rekabet koşullarının dikkate alındığı ve verilen tekliflerin kamu yararına uygun bulunmadığı …” yönünde değerlendirmelere yer verilmiştir.
İdare Mahkemesi’nce, Taşınmaz Komisyonu kararında sebep unsuru yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş ise de, Mahkemenin 13/10/2022 tarihli ara kararı üzerine davalı idareler tarafından gönderilen cevabi yazılar ile aktarılan mevzuat ve ilkeler birlikte değerlendirildiğinde, maden ruhsatı ihalelerini sonuçlandıran ihale komisyonu kararlarının hukukîliğini ve yerindeliğini denetlemek üzere yetkilendirilen Taşınmaz Komisyonu’nun “katılımcı sayısı ve rekabet koşulları” gerekçesinin dava konusu ihaleye sadece 1 (bir) isteklinin katılması olgusunu açıklayan bir gerekçe niteliğinde olduğu; bu tür bir rekabet eksikliğinin fiyatın ekonomik olmaması nedeniyle denetleyen makam tarafından ihale kararının uygun bulunmaması için yeterli bir sebep olarak değerlendirilebileceği açıktır.
Bu itibarla, ihalede katılımcı sayısının 1 (bir) olması nedeniyle yeterli rekabetin gerçekleşmemesinin yanı sıra, ara kararı cevaplarında belirtilen “sahanın mahiyeti, teklif miktarı ve teklifin kamu yararına uygun olmaması” da göz önünde bulundurularak bir karara varılmasının idarenin bu konuda sahip olduğu takdir yetkisi kapsamında olduğu dikkate alındığında, ihaleyi sonuçlandıran ihale komisyonu kararının aktarılan gerekçelerle uygun bulunmamasına ilişkin Taşınmaz Komisyonu kararında ve ihalenin bu karara dayalı olarak iptaline ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, dava konusu işlemlerin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalıların temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. DAVANIN REDDİNE,
4. Ayrıntısı aşağıda gösterilen …-TL ilk derece yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5. Kullanılmayan …-TL ilk derece aşamasındaki yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Davalı idareler harçtan muaf kurumlar arasında yer aldığından, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesi uyarınca temyiz aşamasında tahsil edilmeyen toplam …-TL harcın davacıdan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydedilmesine, gereği için Mahkemece ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına,
7. Toplam …-TL temyiz yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
8. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
9. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
10. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
11. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 09/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.