Danıştay Kararı 13. Daire 2022/4958 E. 2023/2206 K. 08.05.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2022/4958 E.  ,  2023/2206 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/4958
Karar No:2023/2206

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … A.Ş. (…) Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … A.Ş. (…)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı TEİAŞ Genel Müdürlüğünce düzenlenen Aralık 2009-Aralık 2010 dönemine ilişkin … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … sayılı sistem kullanım ceza faturalarının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce Dairemizin 12/04/2022 tarih ve E:2016/3230, K:2022/1577 sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; Aralık 2009 dönemine ilişkin … tarih ve … sayılı ceza faturasının iptali istemi yönünden yapılan incelemede; … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının 2 numaralı ekinde yer alan (ve dava konusu işleme dayanak alınan) İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildiriminin 1.5. maddesinin Danıştay Onüçüncü Dairesi nezdinde dava konusu edildiği, yürütmenin durdurulması talebine ilişkin olarak anılan Daire’ce verilen 11/09/2014 tarih ve E:2014/2302 sayılı karar ile, “…davacı şirket ile TEİAŞ arasında iletim sisteminin kullanımı açısından kurulması gerekli akdi ilişkinin kurulmamış bulunduğu, dava konusu düzenleyici işlemde uygulanması öngörülen işlemin hukuki mahiyeti itibarıyla, sözleşmeden kaynaklanan bir cezai şart niteliğinde olduğu, bu anlamda yalnızca sistem kullanım anlaşmasını imzalamış ve bu anlaşmada yer alan hüküm ve şartları kabul etmiş taraflar hakkında uygulama alanı bulabileceği anlaşılmaktadır. Bu çerçevede, sistem kullanım anlaşmasının tarafı olmayan davacı şirkete, akdi ilişkinin zorunlu tarafı TEİAŞ tarafından hazırlanan ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu tarafından onaylanarak yürürlüğe giren Yöntem Bildirimine, tip sözleşmedeki hükümler nakledilmek suretiyle bu sözleşmenin hüküm ve sonuçlarının sözleşme dışı davacı şirkete uygulanması yönünde ilgili düzenleyici işlemlerin dayanağı Kanunlarda herhangi bir hüküm bulunmadığı, bu ilişkinin salt idarelerin ikincil nitelikteki düzenlemeleriyle kurulmasına ise hukuken olanak bulunmadığı görüldüğünden, Yöntem Bildiriminde yer alan cezai şart hükümlerinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.” şeklindeki gerekçe ile “…tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının 2 numaralı ekinde yer alan İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildiriminin 1.5. maddesinde ihlal olarak belirlenen; “iletim sistemine doğrudan bağlı tüketiciler ve dağıtım lisansına sahip tüzel kişilerin iletim sisteminin her bir ölçüm noktasında çekecekleri endüktif reaktif enerjinin/verecekleri kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması” hükmü ile bu ihlal için öngörülen “Kullanıcının o ayki Sistem Kullanım fiyatına göre hesaplanan bedelin % 50’si oranında ceza uygulanır. Ceza 00:00-24:00 saatleri arasında bir defadan fazla uygulanmayacaktır.” ceza hükmünün yürütmesinin durdurulmasına,..” karar verildiği, buna göre Danıştay’ın anılan kararı uyarınca dava konusu Aralık 2009 dönemine ilişkin; İletim Sistemi, Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimine aykırılıktan dolayı ceza faturası düzenlenemeyeceği anlaşıldığından,…tarih ve …sayılı ceza faturasında hukuka uygunluk bulunmadığı;
Ocak 2010-Aralık 2010 dönemine ilişkin … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … sayılı sistem kullanım ceza faturalarının iptali istemi yönünden; dosya içeriğinden, davacı ile davalı taraf arasında Bağlantı Anlaşması imzalandığı gibi Sistem Kullanım Anlaşmasının da imzalandığının anlaşıldığı, sistem kullanım anlaşmasında tarafların hak ve yükümlülüklerinin yanı sıra sistemi kullanan müşterinin anlaşmaya aykırı davranması durumunda ödemesi gereken cezai şartın da düzenlendiği, nitekim, Sistem Kullanım Anlaşması’nın “Cezai Şartlar” başlıklı 10. maddesinde, kullanıcının ilgili mevzuat, taraflar arasında imzalanan bağlantı anlaşması ve bu anlaşma hükümlerinin herhangi birini ihlâl etmesi, söz konusu ihlâli TEİAŞ’ın uyarısına rağmen uyarıda belirtilen süre içinde sona erdirmemesi durumunda TEİAŞ’ın maddede belirtilen cezaları uygulayacağının belirtildiği; maddede “iletim sistemine doğrudan bağlı tüketiciler ve dağıtım lisansına sahip tüzel kişilerin iletim sisteminin her bir ölçüm noktasında çekecekleri endüktif reaktif enerjinin/verecekleri kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması” hükmü ihlâl olarak tanımlanarak, bu ihlâl için “Kullanıcının o ayki Sistem Kullanım fiyatına göre hesaplanan bedelin %50’si oranında ceza uygulanır. Ceza 00:00-24:00 saatleri arasında bir defadan fazla uygulanmayacaktır.” cezai şartının öngörüldüğü;
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 15/03/2012 tarihli toplantısında alınan 3735/a) sayılı karar ile yeni bir İletim Sistemi Sistem Kullanım Anlaşması’nın onaylanmasına, TEİAŞ ve Kullanıcılara halihazırda geçerli olan anlaşmaları yenilemeleri için yeni anlaşmanın yürürlüğe girmesinden itibaren 90 (doksan) gün süre verilmesine karar verildiği, 29/03/2012 tarih ve 28248 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan sistem kullanım anlaşmasının bazı hükümlerinde, özellikle de cezai şart konusunda önemli değişiklikler yapıldığı, Yeni Anlaşma metninin “Cezai Şartlar” başlıklı 9. maddesinin; “Kullanıcının ilgili mevzuat, taraflar arasında imzalanan bağlantı anlaşması ve bu anlaşma hükümlerinin herhangi birini ihlal etmesi durumunda, TEİAŞ, aşağıda belirlenen cezai şartları uygular. TEİAŞ’ın uğradığı zararlar ayrıca tazmin edilir. Aşağıdaki ihlallerin tespitine ilişkin olarak TEİAŞ’a ait trafo merkezlerinde; fider açma sayıları, reaktif enerji ve maksimum enerji alış/veriş miktarının tespitine yönelik dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi tarafından kurulması talep edilecek izleme sistemlerine TEİAŞ tarafından gerekli izin verilir.” kuralını içerdiği;
İletim Sistemi Sistem Kullanım Anlaşması’nın ilk hâlinde, cezai şartın istenebilir hâle gelmesi için, söz konusu ihlâlin TEİAŞ’ın uyarısına rağmen uyarıda belirtilen süre içinde sona erdirilmemesi durumunun gerçekleşmesi gerekirken, 29/03/2012 tarih ve 28248 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan sistem kullanım anlaşması uyarınca cezai şart kuralının işletilebilmesi için uyarıda bulunma yükümlülüğünün kaldırılarak, maddede sayma yoluyla belirtilen durumların geçekleşmesinin yeterli olacağının kurala bağlandığı; bu durumda, dava konusu dönemde (Ocak-Aralık 2010) geçerli olan İletim Sistemi Sistem Kullanım Anlaşması’nın 10. maddesi uyarınca uyarı şartının bulunduğu, ancak davalı TEİAŞ tarafından, davacı şirkete yönelik, ihlâle ilişkin herhangi bir uyarıda bulunulmadığı açık olduğundan, dava konusu … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … sayılı sistem kullanım ceza faturalarında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, sistem kullanım anlaşması imzalanana kadar Yöntem Bildirimi’nin 1.5. maddesinde yer alan kurallar uyarınca gerekli yaptırımların uygulandığı, sistem kullanım anlaşmasının 10. maddesine göre tüm ihlâl hâllerinde önceden uyarıda bulunma yükümlülüğünden söz edilemeyeceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, sistem kullanım anlaşmasının 10. maddesi uyarınca uyarıda bulunulmadan düzenlenen ceza faturalarının hukuka aykırı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının; dava konusu Ocak 2010-Aralık 2010 dönemine ilişkin … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … sayılı sistem kullanım ceza faturalarına yönelik kısmının onanması, dava konusu Aralık 2009 dönemine ilişkin … tarih ve … sayılı ceza faturasına yönelik kısmının ise gerekçeli onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Sistem Kullanım Anlaşması’nın 9. maddesi ile İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimi’nin 1.4. maddesinde, “İletim sistemine doğrudan bağlı tüketiciler ve dağıtım lisansına sahip tüzel kişilerin iletim sisteminin her bir ölçüm noktasında çekecekleri endüktif reaktif enerjinin / verecekleri kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması” fiilinin cezaî şart uygulanması gereken ihlâl olarak tanımlandığı, söz konusu fiilin işlendiğinden bahisle Aralık 2009-Aralık 2010 dönemine ilişkin … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … sayılı sistem kullanım ceza faturalarının düzenlendiği ve bu faturaların iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
22/01/2003 tarih ve 25001 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan mülga Elektrik Piyasası Şebeke Yönetmeliği’nin 8. maddesinde, “Ek-5 Bölüm 1’de yer alan standart planlama verileri ile iletim sistemine bağlanacak tesis ve/veya teçhizata ilişkin bilgilerin tüzel kişi tarafından TEİAŞ’a verildiği tarihten itibaren altmış gün içerisinde bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması TEİAŞ tarafından tüzel kişiye önerilir. TEİAŞ’ın bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması önerisini yapabilmesi için ek bilgiye ihtiyaç duyması hâlinde, Ek-5 Bölüm 2’de yer alan ayrıntılı planlama verileri de tüzel kişiden talep edilebilir. Bu hâllerde TEİAŞ tarafından bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmasının önerilmesine ilişkin süre doksan gün olarak uygulanır. Tüzel kişi TEİAŞ’ın anlaşma önerisine otuz gün içerisinde yazılı yanıt verir.
Tarafların mutabakatı hâlinde bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin hüküm ve şartları içeren bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması imzalanır. TEİAŞ ve lisans sahibi tüzel kişinin, bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin anlaşmanın hükümleri üzerinde mutabakata varamamaları hâlinde, ihtilaflar Kanunun ve tarafların ilgili lisanslarının hükümlerine göre Kurum tarafından çözüme kavuşturulur ve konu hakkında alınan Kurul kararları bağlayıcıdır.
İletim sistemine hâlihazırda bağlı olan üretim tesisleri ile bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin olarak üretim tesisleri dışında gerçek ve tüzel kişiler tarafından TEİAŞ’a yapılan diğer başvurularda da aynı süreç uygulanır”; Geçici 6. maddesinde ise, “Bu Yönetmeliğin yayımı tarihi itibarıyla iletim sistemini kullanmakta olan ya da iletim sistemine bağlantısı olan kullanıcılar ile TEİAŞ arasında Bağlantı ve/veya Sistem Kullanım Anlaşması, 01 Kasım 2003 tarihine kadar imzalanır.” kuralına yer verilmiştir.
Mülga Elektrik Piyasasında İletim ve Dağıtım Sistemlerine Bağlantı ve Sistem Kullanımı Hakkında Tebliğ’in “İletim sistemine bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmaları ile enterkonneksiyon kullanım anlaşmaları” başlıklı 4. maddesinin birinci fıkrasında, iletim sistemi ve/veya enterkonneksiyon kullanıcılarının TEİAŞ ile Ek-1’de yer alan anlaşmaları yapacağı, iletim sistemine bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmalarına ilişkin başvuruların Elektrik Piyasası Şebeke Yönetmeliği’nde belirlenen usul ve esaslara göre yapılacağı, bağlantı anlaşması ve sistem kullanım anlaşması başvurularının eş zamanlı olarak ve üretim faaliyetinde bulunacak tüzel kişiler açısından lisansa dercedilen inşaat öncesi süre bitmeden önce yapılacağı, iletim sistemini kullanarak elektrik enerjisi ithalatı ve/veya ihracatı faaliyetinde bulunmak isteyen toptan satış lisansı sahibi tüzel kişilerin başvurularının, Elektrik Piyasası İthalat ve İhracat Yönetmeliği’nde belirlenen usul ve esaslara göre yapılacağı; ikinci fıkrasında, bağlantı, sistem kullanım ve/veya enterkonneksiyon kullanımına ilişkin olarak TEİAŞ ile iletim sistemi kullanıcısı ve/veya enterkonneksiyon kullanıcısı arasında, bu Tebliğ uyarınca TEİAŞ tarafından hazırlanan ve Kurul tarafından onaylanan standart anlaşmaların kullanılacağı, bu anlaşmaların genel hükümlerinde, Kurul onayı olmaksızın değişiklik yapılamayacağı, bağlantı anlaşmasında fiziki bağlantıya ilişkin termin programının, sistem kullanım anlaşmasında iletim sisteminin kullanılmaya başlanması için öngörülen tarihin yer alacağı kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
1. Temyize konu İdare Mahkemesi kararının, dava konusu Ocak 2010-Aralık 2010 dönemine ilişkin … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … sayılı sistem kullanım ceza faturalarına ilişkin kısmında hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.
2. İdare Mahkemesi kararının, dava konusu Aralık 2009 dönemine ilişkin … tarih ve … sayılı ceza faturasına ilişkin kısmına gelince,
Elektrik dağıtım faaliyetinde bulunan şirketlerin TEİAŞ ile Bağlantı Anlaşması ve Sistem Kullanım Anlaşması olmak üzere iki anlaşma imzalaması gerekmekte olup davacı şirket ile TEİAŞ arasında 15/03/2010 tarihine kadar Sistem Kullanım Anlaşması’nın imzalanmadığı anlaşılmaktadır.
Davalı TEİAŞ tarafından tek taraflı olarak hazırlanan ve Kurul tarafından onaylanarak yürürlüğe giren İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimi’nin 1.5. maddesinde, bir kullanıcının, TEİAŞ ile Sistem Kullanım Anlaşması imzalamamış olmasına rağmen iletim sistemine bağlı olarak faaliyet göstermesi, dolayısıyla iletim sistemini kullanması hâlinde, Elektrik Piyasasında İletim ve Dağıtım Sistemlerine Bağlantı ve Sistem Kullanımı Hakkında Tebliğ’in Geçici 3. maddesi uyarınca kullanıcıların lisans almamış olmaları ve/veya sistem kullanım anlaşmalarının yapılmamış olması hâlinde dâhi bu kullanıcıların Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği doğrultusunda onaylanan sistem kullanım bedelini ve/veya sistem işletim bedelini ödeme yükümlülüklerinin bulunduğu, sistem kullanım anlaşması bulunmaksızın iletim sistemini kullananların sisteminde arz güvenilirliği ve kalitesinin sağlanması amacıyla maddede yer alan ihlâllerle karşılaşılması hâlinde cezaî işleme tâbi olacağı belirtilmiş ve belirtilen ihlâl bu hâller arasında sayılmıştır.
Belirtilen hususların birlikte değerlendirilmesinden, davacı şirket ile TEİAŞ arasında iletim sisteminin kullanımı açısından kurulması gerekli akdî ilişkinin kurulmadığı, dava konusu işlemlerin hukukî mahiyeti itibarıyla, sözleşmeden kaynaklanan bir cezaî şart niteliğinde olduğu, bu anlamda yalnızca sistem kullanım anlaşmasını imzalamış ve bu anlaşmada yer alan hüküm ve şartları kabul etmiş taraflar hakkında uygulama alanı bulabileceği anlaşılmaktadır.
Bu çerçevede, ceza faturasına konu ihlâlin Aralık 2009 dönemine ilişkin olduğu, akdî ilişkinin zorunlu tarafı TEİAŞ tarafından hazırlanan ve Kurul tarafından onaylanarak yürürlüğe giren Yöntem Bildirimine, tip sözleşmedeki hükümler nakledilmek suretiyle bu sözleşmenin hüküm ve sonuçlarının anılan dönem itibarıyla sözleşme dışı davacı şirkete uygulanması yönündeki ilgili düzenleyici işlemlerin dayanağı kanunlarda herhangi bir hüküm bulunmadığı, bu ilişkinin salt idarelerin ikincil nitelikteki düzenlemeleriyle kurulmasına ise hukuken imkân bulunmadığı görüldüğünden, Yöntem Bildiriminde yer alan cezaî şart hükümleri ihmâl edilmek suretiyle uyuşmazlığın çözümlenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Diğer taraftan, dava konusu işlemin, mahiyeti itibarıyla kullanıcılar tarafından sisteme verilen zararın karşılığı, başka bir anlatımla tazminini sağlamaya yönelik olmadığı, arz güvenliğinin ihlâli karşılığında öngörülen cezaî nitelikteki işlem olduğu, kullanıcı tarafından sisteme verilen zararın ayrıca tazmin edileceği de tabiîdir.
Öte yandan, Dairemizin 22/10/2019 tarih ve E:2016/2178, K:2019/3198 sayılı kararıyla; 01/01/2007, 01/01/2008 ve 01/01/2009 tarihli İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimlerinin 1.5. maddelerinin iptaline karar verilmiştir.
Bu itibarla, davacı şirket ile TEİAŞ arasında ceza faturasına konu ihlâl döneminde sistem kullanım anlaşması imzalanmadığından, bu anlaşmanın hükümleri, olması gereken akdî ilişkinin tarafı olan davalı idarece tek taraflı olarak hazırlanan İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimi uyarınca, davacıya, TEİAŞ tarafından hukuken geçerli bir dayanağı olmadan cezaî şart uygulandığı sonucuna ulaşıldığından, dava konusu Aralık 2009 dönemine ilişkin … tarih ve … sayılı ceza faturasında hukuka uygunluk, anılan ceza faturasının iptaline ilişkin kısmı yönünden İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının dava konusu Ocak 2010-Aralık 2010 dönemine ilişkin … tarih ve …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … sayılı sistem kullanım ceza faturalarına ilişkin kısmında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının bu kısmının ONANMASINA,
3. Temyize konu İdare Mahkemesi kararının, dava konusu Aralık 2009 dönemine ilişkin … tarih ve … sayılı ceza faturasına ilişkin kısmının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 08/05/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.