Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2022/4860 E. , 2023/91 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/4860
Karar No:2023/91
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Radyo ve Televizyon Yayıncılık Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
…
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı yayın kuruluşunun Van il merkezine yönelik … MHz frekansından “… ” çağrı işaretiyle izinsiz radyo yayını yaptığından bahisle izinsiz yayının durdurulması yönünde uyarılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı işlemle bildirilen … tarih ve … sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce Dairemizin 21/02/2022 tarih ve E:2016/436, K:2022/556 sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; ilgili mevzuat ile öngörülen geçiş sürecinde hâlihazırda karasal ortamdan yayın yapan kuruluşların 03/03/2011 tarih ve 27863 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6112 sayılı Kanun’un Geçici 4. maddesinin 1. fıkrası kapsamında, sıralama ihalesi yapılıp ihale sonucuna göre kuruluşlara lisans verilinceye kadar, 6112 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihte Kurul kayıtlarına göre yayında oldukları yerleşim yerlerinde, kullandıkları kanal ve frekanslar müktesep hak olmamak kaydıyla yayınlarına devam edebilecekleri, yayın lisans başvurularının mülga 3984 sayılı Kanun ve ilgili yönetmelik kuralları doğrultusunda, karasal ortamdan radyo ve/veya televizyon yayını lisansı verilmek amacıyla yapılacak frekans tahsis ihalesinde değerlendirilmek üzere alındığı, bugüne kadar hiçbir kuruluşa karasal ortamdan yayın lisansı verilmediği, dolayısıyla Kurulca sıralama ihalesi yapılıp karasal yayın lisansları verilene kadar geçecek süre içerisinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşların yayın alanını genişletmeleri ya da yayın tipini değiştirmelerinin mümkün olmadığı dikkate alındığında, 6112 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihte Van ilinde yayında olmayan davacı yayın kuruluşunun Van ilinde yayın izninin olmadığı, bu itibarla, Van il merkezine yönelik … MHz frekansından “… ” çağrı işaretiyle yaptığı radyo yayınını durdurması yönünde uyarılmasına ilişkin Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 1995 yılında yaptığı başvurunun ulusal düzeyde yayın yapma imkânı sağlayan ulusal radyo lisansına (R1) yönelik olduğu, dolayısıyla Van ilinde de yayın yapma izninin bulunduğu, davalı idarenin frekans ve kanal tahsisi yapmaması suretiyle geçici olan mevcut duruma süreklilik kazandırdığı, bu durum nedeniyle kendisine kusur ve sorumluluk atfedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğu, 6112 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinin akabinde idareye gerekli bildirimlerin yapıldığı ve frekans bedellerinin ödendiği, Anayasa Mahkemesi’nin ihlâl kararlarına rağmen idare tarafından frekans tahsisinde yaşanan yapısal sorunların giderilmesine yönelik olarak herhangi bir işlem yapılmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, hâlihazırda karasal ortamdan yayın yapan kuruluşların yayınlarına 6112 sayılı Kanun’un Geçici 4. maddesi kapsamında devam ettikleri, davacı kuruluşun karasal (R1) yayın lisansı başvurusunun yapılacak frekans tahsis ihalesinde değerlendirilmek üzere alındığı, bugüne kadar hiçbir kuruluşa karasal ortamdan yayın lisansı verilmediği gibi, davacı kuruluşun da “ulusal karasal radyo (R1) lisansı” bulunmadığı, 2014 yılı kanal/frekans yıllık kullanım bedeli tahakkuk listesinde de görüldüğü üzere davacı kuruluşun Van il merkezine yönelik radyo yayın izni bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Konuya ilişkin olarak bireysel başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi’nce verilen ihlâl kararları göz önünde bulundurulduğunda, Anayasa’da güvence altına alınan ifade ve basın özgürlüğünün korunması için idarece usulüne uygun bir sıralama ihalesi yapılıp Kanuna uygun şekilde kanal ve frekans tahsisleri yapılıncaya kadar 6112 ve mülga 3984 sayılı Kanun’larda öngörülen geçiş dönemine ilişkin kuralların herkese eşit şekilde uygulanması gerektiği, bu itibarla, davacı şirketin durumunun yayıncı kuruluşlarca yerine getirilmesi gereken idarî, malî ve teknik şartlar yönünden değerlendirilmesi gerekirken, bu yönde herhangi bir değerlendirme yapılmadan yayınlarının izinsiz olduğundan bahisle durdurulması yönünde uyarılmasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Kullanılmayan … -TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 12/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.