Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2022/4681 E. , 2023/1491 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/4681
Karar No:2023/1491
MÜDAHALE İSTEMİ HAKKINDA KARAR
… tarafından, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulüyle satışına ilişkin olarak 11/08/2022 tarihinde ihalesi gerçekleştirilen İzmir ili, Karşıyaka ilçesi, … Mahallesi, … Sokak, No:…, D:… adresinde bulunan kamu konutuna ilişkin olarak davacının öncelikli alım hakkı sahibi olmadığına dair … tarih ve … sayılı İzmir Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü işlemi ile anılan işleme karşı yapılan itirazın reddine ilişkin … tarih ve … sayılı İzmir Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü işleminin iptali ile kendisiyle satış sözleşmesinin imzalanmasına karar verilmesi istemiyle … Valiliği’ne karşı açılan davada, davanın reddi yolundaki …. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı davacı tarafından temyiz isteminde bulunulması üzerine, … tarafından verilen davalı idare yanında davaya müdahale istemini içeren dilekçe incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde, üçüncü kişilerin davaya katılması konusunda Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 66. maddesinde ise üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukukî yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, fer’î müdahil olarak davada yer alabileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, müdahale isteminde bulunan …’in davaya müdahalede hukukî yararının bulunduğu anlaşıldığından, davalı idare yanında MÜDAHALE İSTEMİNİN KABULÜNE, 29/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/4681
Karar No:2023/1491
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
MÜDAHİL (DAVALI YANINDA) : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulüyle satışına ilişkin olarak 11/08/2022 tarihinde ihalesi gerçekleştirilen İzmir ili, Karşıyaka ilçesi, … Mahallesi, … Sokak, No:…, D:… adresinde bulunan kamu konutuna yönelik olarak öncelikli alım hakkı sahibi olmadığına dair … tarih ve … sayılı İzmir Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü işlemi ile anılan işleme karşı yapılan itirazın reddine ilişkin … tarih ve … sayılı İzmir Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü işleminin iptali ile kendisiyle satış sözleşmesinin imzalanmasına karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; söz konusu taşınmazın … tarih ve … sayılı Konut Tahsis Komisyonu kararıyla davacıya tahsis edildiği, 4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
‘un 4. maddesinin 5 ila 11. fıkraları ile 2886 sayılı Kanun uyarınca satışı için ihaleye çıkarıldığı, davacı ile müdahilin katıldığı ihalenin 1.120.000,00-TL bedel üzerinden müdahil üzerinde bırakıldığı, 19/08/2022 tarihli yazı ile 15 gün içerisinde satış sözleşmesinin imzalanması gerektiğinin davacıya bildirildiği, müdahil tarafından 22/08/2022 tarihli başvuruyla, davacının kamu konutunda fiilen oturmadığından bahisle ön alım hakkından yararlandırılmaması ve ihalenin kesinleştirilmesinin istenildiği, … tarih ve … sayılı İzmir Valiliği Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü işlemiyle, satışa konu kamu konutunda fiilen oturmadığının tespit edildiğinden bahisle, öncelikli alım hakkını kullanmasının mümkün olmadığının davacıya bildirildiği, akabinde davacı tarafından konutu satın almak istediğine yönelik başvuruda bulunulduğu, … tarih ve … sayılı işlemle, başvuru üzerine konunun yeniden değerlendirildiği, yapılan incelemede kamu konutunda fiilen oturmadığının tespit edildiğinden bahisle yapılacak bir işlem bulunmadığının davacıya bildirilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı,
Uyuşmazlığa konu kamu konutunun 15/02/2022 tarihinde davacıya tahsis edildiği ve 18/02/2022 tarihinde teslim edildiği, konut için davacının maaşından kira kesintileri yapıldığı, müdahil tarafından yapılan başvuru sonrasında davalı idare görevlilerince düzenlenen 26/08/2022 tarihli tutanakta, “1) Şikâyete konu kamu konutunun boş olduğu görülmekle birlikte, apartmanda oturan Şengül Kutlu eşi Erkan Kutlu ile yapılan görüşmeden, Ocak ayından bu yana fiili oturumun olmadığı ve ortak olarak tüketilen su tüketim bedelinden 3 no’lu bağımsız bölümden herhangi bir bedel alınmadığı, diğer dairelerin su tüketim bedellerinin hesaplanması, toplaması ve ödenmesi ile ilgilendiği, resmi bir yönetim olmadığı, Gediz Elektrik ile yapılan görüşmeden ve alınan belgelerden 16/12/2021 tarihi itibarıyla bugüne kadar elektrik tüketiminin bulunmadığı, aboneliğin İzmir Mili Emlak Müdürlüğü adına gözüktüğü, 3) Mahalle Muhtarı ile yapılan görüşmede, adına konut tahsis edilen memurun bu dairede ikamet etmediği, bu dairenin şu an için boş olarak gözüktüğü, 4) Ayrıca adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde adına konut tahsis edilen memurun başka bir adreste ikamet ettiği görülmüştür.” ifadelerine yer verildiği, tutanak ekinde davacının adres bilgisinin “…” olarak belirtildiği; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nce … Elektrik Dağıtım A.Ş.’nden, konutun enerji sarfiyatı bulunup bulunmadığının incelenerek, varsa hangi tarihler arasında enerji sarfiyatının bulunduğu ile abonelik bilgilerinin verilmesinin istenilmesi üzerine, … Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından 07/12/2019 tarihi ile 07/08/2022 tarihleri arasında herhangi bir enerji kullanımının bulunmadığı, 06/08/2022 tarihi itibarıyla üçüncü bir şahıs (davacı) adına abonelik tesis edildiğinin belirtildiği; İzmir İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü’nden davacının adres taşıma işleminin hangi tarih ve saatte gerçekleştirildiğinin bildirilmesinin istenilmesi üzerine, Karşıyaka Kaymakamlığı İlçe Nüfus Müdürlüğü’nce davacının 02/09/2022 tarihinde yerleşim yeri adresini kamu konutuna taşıdığının belirtildiği, ayrıca İzmir Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nce davacıya hitaben düzenlenen 09/09/2022 tarihli “…” adresine gönderilen işlemin, anılan adreste davacının kızı olduğunu beyan eden …’ye 28/09/2022 tarihinde tebliğ edildiği, dolayısıyla ihale tarihi itibarıyla davacının uyuşmazlığa konu kamu konutunda fiilen oturmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemler hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, öncelikli alım hakkı sahibini belirleme yetkisinin Hazine ve Maliye Bakanlığı’na ait olduğu, davalı idarenin bu hususta hiçbir yetki ve sorumluluğu bulunmadığı, davalı idarenin taşrada görevli memurunun konutta oturmadığı yönünde düzenlediği yetkisiz ve usulsüz tutanağın aynı idarenin en üst amiri olan Bakanlık makamının talimatlarından ve yasal düzenlemelerden üstün tutulduğu, müdahilin davalı idarenin bazı çalışanlarıyla işbirliği içerisinde kamu konutlarını elde etmek suretiyle ticari rant çabası içerisinde olduğu, tutanakta mahalle muhtarının beyanlarına çarpıtılarak yer verildiği, muhtarın kendisini tanımadığı, konutun fiili durumunu da bilmediği, tespit esnasında konutta bulunmama nedeninin izinli olması sebebiyle İzmir dışında bulunmasından kaynaklandığı, Mahkemece binadan oturanların yazılı beyanlarının yok sayıldığı, müdahil adına ihaleye katılan vekilin ihaleye katılma ve teklif verme yetkisi bulunmadığı, ayrıca şikâyet etme yetkisi de bulunmadığı, kızının kendisiyle aynı konutta oturma mecburiyeti bulunmadığı, konutun zaten küçük olduğu, ikamet adresini geç almasının nedeninin oğlunun Anadolu Lisesinde okuyor olması nedeniyle sene ortasında okul kaydında sıkıntı yaşamasını istememesi olduğu, ihale ilanında yer alan ve şartnameye eklenen ihalenin esaslı unsuru niteliğindeki “öncelikli alım hakkı sahipliği” konusunda keyfi olarak değişiklik yapılmasının 2886 sayılı Kanun’a aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz edilen Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKÎ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacı ile müdahile iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 29/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.