Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2022/4448 E. , 2023/97 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/4448
Karar No:2023/97
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
…
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … (… Ticaret)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 58. maddesi uyarınca bütün kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerinden 2 (iki) yıl süreyle yasaklanmasına ilişkin 11/10/2013 tarih ve 28792 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan davalı idare işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce Dairemizin 16/12/2021 tarih ve E:2020/3909, K:2021/5212 sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; davacının ihtarlı süre içerisinde teslim ettiği malzemelerin 18/07/2013 tarihinde yapılan birinci muayene sonucunda reddedildiği, davacının reddedilen malzemenin yeniden muayene edilmesi için 29/07/2013 tarihinde yaptığı itiraz üzerine yapılan ikinci muayene sonucunda da Muayene Komisyonunun 04/09/2013 tarihli yazısı ile itirazın tekrar reddedildiği, bunun üzerine davacının sözleşme hükümlerine uygun olarak taahhüdünü yerine getirmediğinden bahisle 10/09/2013 tarihinde sözleşmesi feshedilerek davalı idarece hangi sebeplerle üst sınırdan yaptırım uygulandığına ilişkin gerekçe belirtilmeden iki yıl süreyle kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanmasına ilişkin dava konusu işlemin tesis edildiği, diğer taraftan, davalı idarece savunma dilekçesinde “deneme aşamasında düzgün çalışmayan, teknik sorunları olan makine nedeniyle şişe, kapak ve ürünlerde zayiat oluştuğu” ileri sürülmekte ise de; … Asliye Ticaret Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında taraflar arasında görülmekte olan davada alınan bilirkişi raporunda “idarece makinenin bir ayı aşkın süreyle denemeye tâbi tutulduğu, makinede bu sürede sadece deneme değil, üretim de yapıldığı, oysaki makinenin teknik şartnameye uygun olup olmadığının birinci veya ikinci muayenede anlaşıldığı, her ürün için deneme süresi 1 gün olarak düşünüldüğünde 15 günlük deneme süresinin yeterli olacağı, şişe kırılmaya başlayınca davalı idarenin makineyi durdurup zayiatın artmasını önleyebilecekken bu hususta gerekli tedbiri almadığı, zararın artmaması için gerekli çabayı göstermediği” hususlarına yer verildiği, … Asliye Ticaret Mahkemesince söz konusu bilirkişi raporunun hükme esas alınabilir nitelikte olduğunun belirtildiği, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından sunulan makinenin teknik şartnameye uygun olmadığı, ancak davacının yasaklamaya esas alınan fiilinin idarenin maddi zararına neden olmasında idarenin de kusurunun bulunduğu, bu itibarla, davacıya isnat edilen fiilin sübuta erdiği ve bu fiil nedeniyle hakkında kamu ihalelerine katılmaktan yasaklama kararı verilebileceği açık olmakla birlikte, davalı idarece davacı şirketin fiilinin özelliği ve sonuçları ile ihale ve sözleşme sürecine etkisi dikkate alınmaksızın ve gerekçesi belirtilmeksizin Kanun’da öngörülen ihalelere katılmaktan yasaklama kararının cezanın alt sınırından uzaklaşılarak üst sınırdan (2 yıl) verilmesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde, eylemle ceza arasındaki ölçülülük ve hakkaniyet ilkeleri yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, konuyla ilgili olarak davacıya gecikme cezası verilmesi kararı verildiği ve Yargıtayca onanarak kesinleştiği, ihalede davacının hem ihale konusu makineyi zamanında teslim etmediği hem de kusurlu tesliminden dolayı Atatürk Orman Çiftliği Müdürlüğü’nün zarara uğramasına neden olduğu, her iki kusurun varlığının da mahkeme kararı ile kesinleştiği, ihaleden yasaklama sebeplerinin ikisinin de gerçekleştiği, yasaklama süresi ile ilgili olarak idareye takdir yetkisi verildiği, Müdürlüğün iki ayrı yasaklama sebebinin varlığı hâlinde takdir yetkisini kullandığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 12/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.