Danıştay Kararı 13. Daire 2022/4372 E. 2022/4878 K. 20.12.2022 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2022/4372 E.  ,  2022/4878 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/4372
Karar No:2022/4878

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Petrol Ürünleri Tarım Hayvancılık Nakliye İnşaat
Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … tarih ve BAY/… sayılı istasyonlu bayilik lisansı sahibi davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 17/12/2020 tarihinde yapılan denetim sonucunda, dağıtıcısı haricinde akaryakıt ikmali yapıldığından bahisle 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 8. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi ile aynı Kanun’un 19. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca 153.225,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve …sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesi’nce verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; “Akçaşehir Kasabası, …Mahallesi, …Caddesi, No:…KARAMAN” adresinde faaliyet gösteren davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda Karaman İl Jandarma Komutanlığı’nca 17/12/2020 tarihinde yapılan denetimde düzenlenen tutanakta; 01/01/2020-17/12/2020 tarih aralığını kapsayan döneme ilişkin istasyon otomasyon sistemi üzerinden yapılan incelemede, istasyonda bulunan akaryakıt tanklarından 1 no.lu tanka belirtilen dönem aralığında 111.129,57 litre motorin, 2 no.lu tanka 68.776,02 litre motorin ve 3 no.lu tanka 8.114,07 litre motorin olmak üzere toplamda 189.009,66 litre motorin dolumu yapıldığı, aynı dönem aralığında toplamda 219.893,38 litre motorin satışının gerçekleştiği, neticede istasyonda yapılan satış miktarları ile dolum miktarları arasında 219.893,38-189.009,66 = 30.883,72 litre fark olduğu ve satışın dolumdan fazla olduğu tespitlerine yer verildiği, öte yandan, anılan döneme ilişkin istasyondaki 3 no.lu adada bulunan yazar kasa Z raporları incelendiğinde, motorin satışının 9.389,56 litre, 2 no.lu adada bulunan Z raporları incelendiğinde ise motorin satışının 221.161,10 litre olmak üzere toplamda 230.550,66 litre motorin satışı gerçekleştirildiği, otomasyon sistemi dolum miktarları ile yazar kasa Z raporlarına göre gerçekleştirilen satış miktarları arasında 41.541,00 litre fark olduğunun tespit edildiği, söz konusu döneme ilişkin davalı Kurum tarafından uzaktan erişim sistemi bildirimleri ile Kurum kayıtlarında yer alan otomasyon sistemi verileri üzerinden 01/01/2020-17/12/2020 tarih aralığında davacı şirket ile dağıtıcılarına ilişkin yapılan incelemelerde, otomasyon sistemine göre yapılan motorin dolum miktarının 294.970,98 litre, motorin satış miktarının 319.823,75 litre olduğu, dönem başı stok miktarının ise “0” olduğu, netice itibarıyla, dolum ve satış miktarı arasında 24.852,77 litre fark olduğu ve satış miktarının dolumdan fazla olduğun tespit edildiği, davacı şirket tarafından her ne kadar dağıtıcı dışında akaryakıt ikmali yapıldığına ilişkin somut tespit yapılmadığı, kusurunun bulunmadığı, dolum ve satış arasındaki farkların teknik ve dijital hatalardan kaynaklanmış olabileceği, incelenen döneme yönelik kümülatif hesap yapıldığı, petrol ürünlerinin genleşebileceği iddia edilmiş ise de, denetim tutanağı düzenlenmek suretiyle somut bir tespitin yapıldığı, yine Kurum kayıtlarının da bu anlamda somut tespit olarak nitelendirilebileceği, dolum ve satış miktarı arasındaki farkların dijital hatalardan kaynaklandığını ispat etme yükünün davacı şirkete ait olduğu, otomasyon sisteminde arıza bulunduğuna ilişkin Kuruma herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, ürünlerin genleşmesine ilişkin olarak da, bu kadar yüksek miktarda ürünün genleşebileceğinin kabulünün mümkün olmadığı dikkate alındığında, davacı şirketin dağıtıcısı dışında akaryakıt ikmali yaptığının sabit olduğu ve bu tespitlerin aksinin de davacı tarafından ispatlanamadığı görüldüğünden, davacı şirkete idari para cezası verilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, denetim görevlilerinin gereken özen ve titizliği göstermeden tutanak tuttuğu, denetim esnasında teknik servis çağırılarak yerinde inceleme ve somut tespitler yapılmadığı, otomasyon sistemine herhangi bir müdahalenin söz konusu olmadığı, herhangi bir kusurunun bulunmadığı, sorunun tamamen teknik dijital bir nedenden kaynaklı hayali satış/hayali dolum algılaması veya bilinmeyen bir nedenle yanılgılı dijital otomasyon verisinden kaynaklanmış olabileceği, dolum verileri ile fatura miktarlarının örtüşmekte olduğu, plaka bazlı detaylı satış raporunun Z raporlarıyla karşılaştırılarak inceleme yapılmadan ceza verildiği, sadece otomasyon sistemi verileri baz alınarak ve salt dijital verilere dayanılarak hiçbir fiziki tespit yapılmadan ceza verildiği, yapılan incelemelerde 3 farklı alış satış farkı tespit edilmesinin sorunun sistemsel arızadan kaynaklandığını gösterdiği, denetleme sırasında yapılabilecek test deneme satışının mali hafıza kayıtlarında görülmediği şeklinde bir tespitin olmadığı, dağıtıcı harici ikmal yapılmadığının mali veriler ve faturalar ile sabit olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi 8. İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın …. İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 20/12/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.