Danıştay Kararı 13. Daire 2022/4102 E. 2023/627 K. 16.02.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2022/4102 E.  ,  2023/627 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/4102
Karar No : 2023/627

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının onanmasına dair Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 13/06/2022 tarih ve E:2016/4875, K:2022/2600 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Televizyon Prodüksiyon A.Ş. hakkında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) tarafından … tarih ve … sayılı kararla verilen 336.153,00-TL tutarındaki idari para cezasının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davaya konu ödeme emrinin, … Televizyon Prodüksiyon A.Ş. hakkında kesinleşen ve şirketten tahsil edilemeyen amme alacağının anılan şirketin yönetim kurulu üyesi olan davacıdan tahsili amacıyla tanzim edildiği, dosyanın incelenmesinden, asıl amme borçlusu şirkete sadece idari yaptırım kararının tebliğ edildiği, bunun dışında 6183 sayılı Kanun kapsamında takip ve tahsile ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığının anlaşıldığı, ilgili mevzuat uyarınca amme alacağının ödenmesinden birinci derecede şirket sorumlu olduğundan öncelikle şirketten tahsile çalışılması, tahsil edilememesi hâlinde ikinci derecede sorumlu kanuni temsilcilere yönelinmesi gerektiği, bu itibarla 6183 sayılı Kanun uyarınca asıl borçlu hakkındaki tüm takip yolları tüketilmeden tesis edilen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, temyize konu karar hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI : Davalı tarafından, … Televizyon Prodüksiyon A.Ş. nezdinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un öngördüğü usûl çerçevesinde gerekli mal varlığı araştırması yapıldığı, ancak borcunu karşılayacak herhangi bir mal varlığına, hak ve alacağına rastlanmadığından uyuşmazlığa konu amme alacağının şirketten tahsil edilemeyeceğinin anlaşıldığı, bu nedenle dava konusu ödeme emrinin düzenlenerek amme alacağının kanuni temsilciden tahsil cihetine gidildiği, ilgili mevzuat uyarınca kanuni temsilciye başvurulabilmesi için kamu alacağının tüzel kişilikten tahsil edilememesi veya edilemeyeceğinin anlaşılması hâlinin yeterli olduğu, 28/06/2006 tarih ve 6587 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ile 09/04/2007 tarih ve 6783 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin incelenmesinden davacının 29/06/2006 tarihinden 09/04/2007 tarihine kadar anılan şirketi temsil ve ilzama yetkili olduğunun anlaşıldığı, dava konusu ödeme emrine konu Üst Kurul kararının alındığı tarihte davacının şirketin yönetim kurulu üyesi ve kanuni temsilcisi olduğu, ilgili mevzuat gereği anılan şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından atanan yönetim kurulu üyelerine tüzel kişiliğin ödenmeyen borçlarından dolayı şahsi sorumluluk yüklenemeyeceği gibi şirketin temettü hariç ortaklık haklarıyla yönetimini devralmış Fon’un da şirket borçlarından dolayı herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı, TMSF tarafından 05/12/2007 tarihinde davacının temsilcisi bulunduğu …-… Ticari ve İktisadi Bütünlüğü’nün satışına ilişkin ihalenin gerçekleştirildiği, anılan satış sonrasında şirket borçlarına ilişkin yapılan araştırma neticesinde şirketin uyuşmazlığa konu borç bilgisine rastlanmadığı, bu amme alacağının, satış bedeli tamamen şirketlerin borçları kapatıldıktan sonra tahakkuk ettiği, söz konusu alacağın satış bedelinden sonra tahakkuk etmesinde idarelerinin kusurunun bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Düzeltilmesi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile temyize konu Mahkeme kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, davalının karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 13/06/2022 tarih ve E:2016/4875, K:2022/2600 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
… tarih ve … sayılı Üst Kurul kararıyla … Televizyon Prodüksiyon A.Ş.’ye ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 30-31/12/2006 tarihlerinde yayınlanan “Ana Haber Bülteni”nde, 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun’un 4. maddesinin ikinci fıkrasının (z) bendinde yer alan “Gençlerin ve çocukların fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişimini zedeleyecek türden programların, bunların seyredebileceği zaman ve saatlerde yayınlanmaması” yayın ilkesinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle, aynı Kanun’un 33. maddesi uyarınca anılan şirkete 336.153,00-TL idari para cezası verilmiştir.
Söz konusu idari para cezasının şirketten tahsil edilememesi üzerine şirketin kanuni temsilcisi olduğundan bahisle davacı adına … tarih ve … sayılı ödeme emri düzenlenmiştir.
Bunun üzerine anılan ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un “Kanuni Temsilcilerin Sorumluluğu” başlıklı mükerrer 35. maddesinde, “Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edilir.” kuralı yer almaktadır.
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun “Fonun alacaklarının tahsiline ilişkin diğer yetkiler” başlıklı 134. maddesinin altıncı fıkrasında, “Fon alacaklarının tahsilini teminen, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca haczedilen aktif değerler ile lisans, ruhsat ve imtiyaz sözleşmelerinden doğan haklar ve bu varlıkların feri veya mütemmim cüzü niteliğindeki sözleşmelerden doğan, ancak başlı başına iktisadî değeri olmayanlar da dahil olmak üzere diğer tüm hak ve varlıkları bir araya getirerek, ticarî ve iktisadî bütünlük oluşturarak alıcısına geçişini sağlayacak şekilde satışına, hacizli malların birden fazla borçluya ait olması ve/veya birden fazla alacaklının haczi olması hâlinde de satışı yaptırmaya, ihale bedelinin ödenme şeklini, para birimini, alıcıların sahip olması gereken şartları, ödeme tarihini ve ihalenin sair usûl ve esasları ile satış şartlarını 6183 sayılı Kanun hükümlerine bağlı olmaksızın belirlemeye, satışa konu ticarî ve iktisadî bütünlüğü alacağına mahsuben satın almaya, satışa konu varlıkların ait olduğu şirketlerin teknik bilgi, yazılım, donanım, ekipman, mal ve hizmet alımından doğan geçmiş dönem borçlarını ihale bedelinden ödemeye veya ihale alıcısına ödetmeye Fon Kurulu yetkilidir. Fon Kurulu, satış kararıyla birlikte, bu satışı gerçekleştirmek üzere en az üç kişiden oluşan bir satış komisyonu oluşturur … İhale bedelinin dağıtımına esas sıra cetveli satış komisyonu tarafından düzenlenir. …”; sekizinci fıkrasında, “Gerçek ve tüzel kişilerin sahip olduğu varlıkların, bu maddede yer alan hükümler çerçevesinde ticari ve iktisadi bütünlük kapsamında veya bu Kanunda yer alan hükümler çerçevesinde ayrı ayrı cebri icra yoluyla satışlarından elde edilen bedelden; satış tarihine kadar tahakkuk etmiş olmak şartıyla, sırasıyla Fon Kurulu tarafından karar verilmesi halinde şirketlerin teknik bilgi, yazılım, donanım, ekipman, mal ve hizmet alımından doğan geçmiş dönem borçları, kişilerin Devlete ve sosyal güvenlik kuruluşlarına olan 6183 sayılı Kanun kapsamındaki borçları ile GSM imtiyaz sözleşmesinden doğan Hazine payı borçları ödendikten sonra kalan kısım, kişilerin diğer kamu kurum ve kuruluşları ile üst kurullara olan borçlarına garameten taksim edilerek ödenir. …” kurallarına yer verilmiştir.
21/11/2006 tarih ve 26353 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Tarafından Ticari ve İktisadi Bütünlük Oluşturan Mahcuzların Satışına İlişkin Yönetmelik’in “Sıra cetveli” başlıklı 26. maddesinde, “(1) Ticari ve iktisadi bütünlüğün ihale bedelinin dağıtımına esas sıra cetveli, ihale bedelinin alıcı tarafından ödenmesinden sonra Satış Komisyonu tarafından 5411 sayılı Kanuna uygun olarak düzenlenir. Ancak 5411 sayılı Kanunda öncelikli paya sahip olduğu belirtilen alacaklılara önceden ödeme yapılabilir.
(2) İhale bedelinden satış masrafları çıkarıldıktan sonra; satış tarihine kadar tahakkuk etmiş olmak şartıyla, sırasıyla Kurul tarafından ihale bedelinden ödenmesine karar verilmesi halinde bu Yönetmeliğin 25 inci maddesi kapsamındaki geçmiş dönem borçları, kişilerin Devlete ve sosyal güvenlik kuruluşlarına olan 6183 sayılı Kanun kapsamındaki borçları ile GSM imtiyaz sözleşmesinden doğan Hazine payı borçları ödendikten sonra kalan kısım, kişilerin diğer kamu kurum ve kuruluşları ile üst kurullara olan borçlarına garameten taksim edilerek ödenir.
(3) 5411 sayılı Kanunun geçici 24 üncü maddesi kapsamındaki satışlarda sıra cetvelinin düzenlenmesinde anılan madde hükmü de dikkate alınır.
(4) Sıra cetvelinin bir sureti Satış Komisyonu tarafından masrafını veren ilgililere tebliğe çıkarılır ve Resmî Gazete’de yayımlanır.
(5) Sıra cetveline itiraz süresi 15 gündür. İtiraz süresi, ilan tarihinden itibaren başlar, tebliğ masrafı veren ilgililer hakkında ise itiraz süresi tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.
(6) Satış Komisyonu, hak sahiplerine ödeme yapılana kadar nakit ihale bedelini uygun göreceği şekilde nemalandırır.” kuralı yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Aktarılan kuralların değerlendirilmesinden, Fon Kurulu’nun, Fon alacaklarının tahsilini teminen tüm hak ve varlıkları bir araya getirerek, ticarî ve iktisadî bütünlük oluşturarak alıcısına geçişini sağlayacak şekilde satışına yetkili olduğu, satışın satış komisyonunca gerçekleştirileceği ve ticari ve iktisadi bütünlüğün ihale bedelinin dağıtımına esas sıra cetvelinin satış komisyonu tarafından düzenleneceği, ihale bedelinden satış tarihine kadar tahakkuk etmiş olmak şartıyla, sırasıyla Fon Kurulu tarafından karar verilmesi hâlinde şirketlerin teknik bilgi, yazılım, donanım, ekipman, mal ve hizmet alımından doğan geçmiş dönem borçları, kişilerin devlete ve sosyal güvenlik kuruluşlarına olan 6183 sayılı Kanun kapsamındaki borçları ile GSM imtiyaz sözleşmesinden doğan Hazine payı borçları ödendikten sonra kalan kısmın, kişilerin diğer kamu kurum ve kuruluşları ile üst kurullara olan borçlarına garameten taksim edilerek ödeneceği, sıra cetvelinin Resmî Gazete’de yayımlanacağı, yayımlandığı tarihten itibaren 15 gün içinde sıra cetveline itiraz edilebileceği anlaşılmaktadır.
Davacı, 28/06/2006 tarih ve 6587 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’ne göre, … tarih ve … sayılı … Televizyon Prodüksiyon A.Ş. Yönetim Kurulu kararı ile anılan şirkete yönetim kurulu üyesi olarak atanmış ve yönetim kurulu başkanı seçilmiştir.
9/04/2007 tarih ve 6783 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’ne göre, … Televizyon Prodüksiyon A.Ş., TMSF tarafından 5411 sayılı Kanun uyarınca … tarih ve … sayılı Fon kararı ile devralınmış, mevcut yönetim ve denetim kurulu üyelerinin görevlerine son verilmiştir.
Fon alacaklarının tahsilini teminen anılan şirketin de içinde yer aldığı … şirketlerinin tüm hak ve varlıkları bir araya getirilerek, … tarih ve … sayılı ve … tarih ve … sayılı Fon Kurulu kararlarıyla …-… Ticari ve İktisadi Bütünlüğü oluşturulmuş, söz konusu ticari ve iktisadi bütünlük 05/12/2007 tarihinde gerçekleştirilen ihaleyle 1.100.000.000 ABD Doları bedel üzerinden … Radyo ve Televizyon Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş.’ye satılmış ve ihale bedelinin ödenmesinden sonra 22/04/2008 tarihinde devir işlemleri tamamlanmıştır.
Asıl borçlu … Televizyon Prodüksiyon A.Ş.’nin de tüm hak ve varlıklarının içinde bulunduğu …-… Ticari ve İktisadi Bütünlüğü ihalesine ilişkin olarak hazırlanan sıra cetvelinde, dava konusu ödeme emrinde belirtilen borcun ödenip ödenmediği hususu … İdare Mahkemesi’nin 23/09/2014 tarihli ara kararı ile TMSF’den sorulmuş, … tarih ve … sayılı cevabi yazıda, ödeme emrine konu alacağın bildirimi olmadığından sıra cetvelinde yer almadığı ve ödenmediği belirtilmiştir.
Ayrıca ihale bedelinin ödenmesinden sonra satış komisyonu tarafından hazırlanan sıra cetveli, 02/12/2008 tarih ve 27072 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmış, … İdare Mahkemesi’nin E:… sayılı dosyasında verilen ara kararı üzerine TMSF tarafından gönderilen … tarih ve … sayılı yazıda, bahse konu sıra cetvelinin iptali istemiyle açılan davalar nedeniyle sıra cetvelinin henüz kesinleşmediği bildirilmiştir.
TMSF tarafından devralınan borçlu şirketin yönetim ve denetimi 5411 sayılı Kanun’un 134. maddesi uyarınca Fon’a geçtiğinden aynı maddenin dördüncü fıkrası uyarınca Fon, şirketlerin tüm hak ve varlıklarının ve hisselerle orantılı aktiflerinin satışını gerçekleştirmeye ve bu satışlardan elde edilen tutarları Fon alacaklarına mahsup etmeye veya şirketlerin kamu borçları veya Sosyal Güvenlik Kurumu’na borçları ile sair borçlarını ödemede kullanmaya yetkili iken, 5411 sayılı Kanun ve 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre başlatılan takipler sonucunda, kamu tüzel kişiliğini haiz Fon’un oluşturduğu satış komisyonunca düzenlenen ve Fon tarafından yapılan satış bedellerinin paylaştırılması yolunda hazırlanan sıra cetvelinde söz konusu şirkete ait 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun’dan kaynaklı idari para cezaları için pay ayrılmaması nedeniyle kamu alacağının tahsil edilemediği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, tüm hak ve borçları TMSF’ye geçen … Televizyon Prodüksiyon A.Ş.’nin para cezasından kaynaklanan borçlarının tahsil edilebilmesi için öncelikle satış komisyonu tarafından sıra cetveline eklenmesi ve satış tutarı üzerinden bu alacakların ödenmesi gerektiği, söz konusu sıra cetvelinin iptali istemiyle açılan davalar olması nedeniyle sıra cetvelinin kesinleşmediği görülmüş olup, bu davalarda verilen kararlar üzerine alacakların tahsil edilme imkânı bulunması karşısında, şirket hakkında takip ve tahsil yollarının tüketildiğinden söz etmek hukuken mümkün olmadığından, dava konusu idari para cezasının şirketten tahsil olanağı kalmadığı gerekçesiyle kanuni temsilci olan davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, 16/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.