Danıştay Kararı 13. Daire 2022/3449 E. 2023/1525 K. 29.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2022/3449 E.  ,  2023/1525 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/3449
Karar No:2023/1525

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …Yayıncılık A.Ş.
(Eski Unvan: …Yayıncılık A.Ş.)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 21,22,24,25/09/2020 tarihlerinde yayınlanan “…” adlı yarışma programında 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde yer alan yayın ilkesinin ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun’un 32. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 823.242,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (Üst Kurul) …tarih ve …sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; uyuşmazlığa konu yarışma programının 21/09/2020, 22/09/2020, 24/09/2020 ve 25/09/2020 tarihinde yayınlanan bölümlerinde yarışmacıların birbirleri hakkında yorum yaparken kıyafetlerin ikinci planda bırakılarak eleştiri sınırlarını aşan bir düzeyde ifadelerde bulunduğu, böylece 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinin ihlâl edildiğinden bahisle dava konusu Üst Kurul kararıyla davacı şirket hakkında idari para cezası verilmesine ve ihlâlin tekrarı hâlinde gerekli yaptırımların uygulanacağına karar verildiği;
“Kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesi uyarınca, ceza yaptırımına bağlanan her bir fiilin tanımının yapılması ve kanunun ne tür fiilleri suç sayarak yasakladığının hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirtilmesinin gerektiği, sözü edilen suç tanımlaması yapıldıktan sonra, suçun karşılığı olan cezanın ve suç sayılan fiili gerçekleştiren ilgilinin hangi kuralı ihlâl ettiğinin açık bir şekilde ortaya konulmasının da zorunlu olduğu, söz konusu fiil mevzuatta öngörülen tanıma uymuyorsa verilen cezanın hukuka aykırı olacağı; Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlük’te, “onur”, insanın kendine karşı duyduğu saygı, şeref, öz saygı, haysiyet, izzetinefis, başkalarının gösterdiği saygının dayandığı kişisel değer; “küçük düşürmek”, değerini veya şerefini sarsmak; “aşağılamak”, değerinden düşük göstermek, küçültücü davranışlarda bulunmak, hor görmek; “iftira”, bir kimseye kasıtlı ve asılsız suç yükleme, kara çalma, bühtan olarak tanımlandığı; bu itibarla, mevzuat, aktarımı yapılan tanımlar ve dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler ile deşifre kayıtlarının birlikte değerlendirilmesinden, uyuşmazlık konusu “…” adlı programda yarışmacıların kıyafetleri ve tarzlarıyla birbirlerine üstünlük sağlamaya çalışırken sarf edilen ifadelerin abartılı ve tepkisel olmakla birlikte yukarıda tanımları verilen “insan onuruna aykırı, eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı ve iftira niteliğinde ifadeler” olmadığı, dolayısıyla kanunda aranılan tipiklik şartını taşımadığı anlaşıldığından, dava konusu Üst Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline, 436,80-TL yargılama giderinin ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.040,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine; davacının istinaf başvurusunun ise kabulüne, istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin kısmının kaldırılmasına, davacı tarafından mahkeme aşamasında yapılan 436,80-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.040,00-TL avukatlık ücretinin ve ayrıca istinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 174,10-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, düzenlenen programın amacının eğlence ve moda kaygısı olmadığı, yarışmacıların birbirlerine karşı aşağılama, küçük düşürme ve kavga gibi olumsuz tutum ve davranışlar sergilediği, söz konusu programın milli ve manevi değerlere zarar veren ve kamusal yayıncılık anlayışından uzak, yayın ilkelerini ihlâl eder nitelikte olduğu, mezkur yayın kuruluşuna gelen şikâyetlerin önemli bir bölümünün söz konusu program nezdinde yapıldığı, yayında geçen ifadelerin kişilik hakkını zedeler nitelikte olduğu ve tarafların rızası olsa dahi hukuka aykırılığa meşruiyet kazandıramayacağı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, davalı tarafça yeni bir iddianın ortaya konulamadığı, Bölge İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 29/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.