Danıştay Kararı 13. Daire 2022/225 E. 2023/1147 K. 14.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2022/225 E.  ,  2023/1147 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/225
Karar No:2023/1147

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1. …
2. … Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Gençlik ve Spor Bakanlığı Yatırım İşletmeler Genel Müdürlüğü’nce 16/09/2019 tarihinde gerçekleştirilen “İzmir-Urla 750 Kişilik Öğrenci Yurdu Yapım İşi” ihalesine katılan davacı şirket tarafından 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 17. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine aykırı hareket edildiğinden bahisle, davacı şirketin ve şirketin sermayesinin yarısından fazlasına sahip ortağı olan diğer davacının 1 (bir) yıl süre ile bütün kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklanmalarına ilişkin 13/02/2020 tarih ve 31038 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlığa konu ihaleye iş ortaklığının pilot ortağı olarak katılan davacı şirket tarafından, 4734 sayılı Kanun gereği teklif ekinde teminat olarak sunulan geçici kefalet senedinin … Sigorta Aracılık Hizm. Ltd. Şti’nce temin edilen Qatar Insurance Company (QIC) tarafından düzenlenmiş olduğu, bunun üzerine Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği Başkanlığı’ndan anılan firmanın kefalet senedi düzenleme yetkisi olup olmadığının sorulduğu, verilen cevabi yazıdan, adı geçen şirketin kefalet senedi düzenleme yetkisinin olmadığının öğrenildiği, ardından … tarih ve E… sayılı yazı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan, … A.Ş.’nin kefalet senedi düzenlemeye yetkisi bulunup bulunmadığının sorulduğu, Bakanlığın 25/12/2019 tarih ve E.587624 sayılı yazısı ile ilgili firmanın kefalet senedi düzenleme yetkisinin bulunmadığının belirtilmesi üzerine, 4734 sayılı Kanun’un 17. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan “Sahte belge veya sahte teminat düzenlemek, kullanmak veya bunlara teşebbüs etmek” hükmüne aykırı hareket edildiğinden bahisle aynı Kanun’un 58. maddesi uyarınca davacı şirket ve davacı şirketin sermayesinin yarısından fazlasına sahip ortağı olan diğer davacı hakkında 1 (bir) yıl süreyle bütün kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklanmalarına ilişkin dava konusu işlemin tesis edildiği; 4734 sayılı Kanun’un 17. maddesinde sahte teminat mektubu düzenlemek fiiliyle birlikte kullanma fiilinin de yasak fiil veya davranışlardan biri olarak düzenlendiği, davacı şirketin iş ortaklığı bünyesinde pilot ortak olarak katılmış olduğu ihalede sahte teminat mektubu sunduğu hususunun sabit olduğu, sunulan sahte teminat mektubu davacı şirket tarafından düzenlenmemiş olsa da davacının sahte teminat mektubu kullanma fiilini işlediği, bu itibarla, davacı şirket ve davacı şirketin sermayesinin yarısından fazlasına sahip ortağı olan diğer davacı hakkında 4734 sayılı Kanun’un 58. maddesi hükmü uyarınca 1 (bir) yıl süreyle bütün kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklanmalarına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacılar tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, teminat mektubu olarak değerlendirilen kefalet mektubunu almak üzere piyasada önceden beri kefalet senedi düzenlediği bilinen … LLC şirketine müracaat edildiği, uluslararası düzeyde faaliyet gösteren şirketin kefalet senedi için başvuru yaptıkları dönemde Türkçe hizmet sunan internet sitesinin dahi bulunduğu, idarenin ve ilgili makamların sahtecilik veya dolandırıcılık olaylarından basında çıkan haberler, Kamu İhale Kurumu’nun kendi sitesinden yaptığı açıklama, Türkiye Sigorta Birliği’nin kefalet senedine ilişkin basın duyurusu üzerine haberdar olunduğu, idarenin kefalet senedinin bulunup bulunmadığını sorguladığı tarihin basına yansıyan haberlerden sonraki bir tarih olduğu, kefalet senedinin geçerli olup olmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya konulması için Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 2019 yılı başında belirlediği kefalet senedi düzenlemeye yetkili kurumların listesinin istenmesi gerektiği, ihalenin iptali ve yasaklama kararı sonrasında durumdan haberdar olunca suç duyurusunda bulunulduğu ve mağdur sıfatlarının olduğu, sahte kefalet senedi kullanılması fiiline bilerek ve isteyerek dahil olunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacının ihalede teminat mektubu olarak sahte kefalet senedi kullandığı hususunun sabit olduğu, anılan fiil nedeniyle mevzuat uyarınca dava konusu işlemin tesis edildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacılara iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 14/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.