Danıştay Kararı 13. Daire 2022/2136 E. 2022/5255 K. 28.12.2022 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2022/2136 E.  ,  2022/5255 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/2136
Karar No:2022/5255

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Yapı Malzemeleri ve İnşaat Turizm
Madencilik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

MÜDAHİL (DAVALI YANINDA) : … Tasarım Arge A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü’nce 18/01/2021 tarihinde gerçekleştirilen “İzmir Yenifoça Yat Limanı Projesi” ihalesine istekli olarak katılan davacı şirketin, teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin, anılan işleme karşı yapmış olduğu başvuru akabinde tesis edilen … tarih ve … sayılı işlemin ve anılan ihalenin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce Dairemizin 11/10/2021 tarih ve E:2021/3472, K:2021/3259 sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; İzmir Yenifoça Yat Limanı Projesi İhalesi’nin 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun ile 2011/1807 sayılı Bakanlar Kurulu kararı kapsamında gerçekleştirildiği, söz konusu yasal düzenlemeler ile ihale şartnamesi uyarınca “anonim şirketler” ile 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu hükümleri uyarınca Türkiye’de faaliyette bulunan kuruluşların, dava konusu ihaleye istekli olarak katılabileceği, davacı şirketin “limited şirket” olması nedeniyle statüsü gereği ihaleye istekli olarak katılmasına ve teklifinin değerlendirmeye alınmasına hukuken imkân bulunmadığı, davacı şirket tarafından, dış zarf dokümanları arasında davalı idareye sunulan öz sermaye taahhütnamesi incelendiğinde, fizibilite raporunda belirlenmiş olan toplam sabit yatırım tutarının %30’unun öz kaynaklarından finanse edeceğini taahhüt ettiği, ihale şartnamesi düzenlemelerine göre, yatırım tutarının %20’sinden fazlası öz kaynaktan finanse edilecek ise öz kaynak oranının taahhütnamede açık bir şekilde belirtilmesi ve her durumda şirket yetkili organlarından alınan kararla bu hususun belgelendirilmesi gerektiği, davacı şirket tarafından, taahhütnamede yatırım tutarının %30’unun öz kaynaktan finanse edileceği belirtilmekle birlikte bu hususu belgelendirmeye ilişkin şirket yetkili organınca alınan kararın dış zarf dokümanları ile birlikte davalı idareye sunulmadığı, bu hâliyle davacı şirketin ihale şartnamesine uygun olarak teklifini sunmamış olduğu anlaşıldığından, davacının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasında, anılan işleme karşı yapmış olduğu itirazın reddine dair işlemde ve ihalede hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemler hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, gerekçe gösterilmeksizin iki ayrı işlemde iki ayrı nedenle ihale dışı bırakılmasının hukuka aykırı olduğu, kamu yararına aykırı hareket edildiği, ihale dışı bırakılmasına sebep gösterilen ihale şartnamesinin 13. maddesinin 3. paragrafında belirtilen belgelerin 13. maddenin (d) ve (e) bendi gereğince iç zarfa konulması gerektiği, iç zarf açılmadan bu sebebe dayanılmasının hukuken mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare ve davalı idare yanında müdahil tarafından, davacı şirketin limited şirket olduğu, şartname gereği ancak anonim şirketlerin ihaleye teklif verebileceği, davacı şirket tarafından, dış zarf dokümanları arasında davalı idareye sunulan öz sermaye taahhütnamesinde yatırım tutarının %30’unun öz kaynaktan finanse edileceği belirtilmekle birlikte bu hususu belgelendirmeye ilişkin şirket yetkili organınca alınan kararın dış zarf dokümanları ile birlikte davalı idareye sunulmadığı, davacı şirketin ihale dışı bırakılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, Dairemizin 21/06/2022 tarihli ara kararına verilen cevaplar dikkate alınarak, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 28/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.