Danıştay Kararı 13. Daire 2022/2037 E. 2023/906 K. 01.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2022/2037 E.  ,  2023/906 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2022/2037
Karar No:2023/906

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR):
1- … Proje Mühendislik Hizmetleri A.Ş.
2- … Harita Mühendislik Taahhüt ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI): … Kurumu
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Devlet Su İşleri 19. Bölge Müdürlüğü’nce 18/05/2021 tarihinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 19. maddesi uyarınca açık ihale usulü ile gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı “Sivas Zara-Hafik Arazi Toplulaştırma ve Tarla İçi Geliştirme Hizmetleri Tamamlama” ihalesine ilişkin olarak dava dışı Etap İnşaat Mühendislik Ltd. Şti. tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu üzerine, anılan şirketin teklifinin değerlendirmeye alınmasına yönelik düzeltici işlem belirlenmesine dair 08/09/2021 tarih ve 2021/UY.II-1678 sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; 4857 sayılı İş Kanunu uyarınca; haftalık çalışma süresinin en fazla 45 saat olduğu ve bir haftada en az 24 saat dinlenme izni verileceği, çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretinin tam olarak ödeneceği düzenlemesi göz önüne alındığında; bir çalışanın haftada en fazla 45 saat çalışacağı ve bu çalışma sonunda kendisine en az 24 saat dinlenme izni verileceği, haftalık çalışma gün sayısının 7 gün olduğu ve 24 saat dinlenme izni düşüldükten sonra işçinin fiilen çalışabileceği haftalık gün sayısının 6 (altı) olduğu dolayısıyla günlük çalışma süresinin 45/6=7,5 saat/gün olduğu, ay içinde 4 gün hafta tatili olduğundan dolayı fiili olarak çalıştığı aylık saatin 26×7,5=195 saat/ay olduğu, aylık 4 güne isabet eden izin süresine karşılık ücrete tâbi çalışma süresinin 4×7,5=30 saat/ay olduğu, izin günlerine karşılık ücretinin tam olarak ödenmesi Kanun gereği açık olduğundan, bir işçiye aylık fiili çalışma saati olan 26×7,5=195 saat ve dinlenme süresine karşılık gelen 4×7,5=30 saatine tam ücret ödenmesi gerektiği, saatlik ödenecek ücretin; fiilen çalıştığı saat (26×7,5=195 saat/ay) ile aylık dinlenme izin saatinin (4×7,5=30 saat/ay) toplamı üzerinden (195+30=225 saat/ay) belirlenmesi, başka bir anlatımla 2021 yılı için belirlenen asgari ücret tutarı üzerinden saatlik çalışma ücretinin 3.577,50-TL/225=15,90-TL/saat olarak belirlenmesi gerektiğinden, dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacılar tarafından, bir işçinin aylık çalışma süresinin 225 saat olarak kabul edilip 15,90-TL asgari işçilik tutarı belirlenerek dava dışı şirketin başvurusunun kabul edilmesinin hukuka aykırı olduğu, bir işçinin aylık çalışma süresinin 195 saat olduğu, dolayısıyla asgari işçilik saatinin 18,35-TL olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, 4857 sayılı İş Kanunu’nun “Hafta tatili ücreti” başlıklı 46. maddesi ile “Çalışma süresi” başlıklı 63. maddesi hükümlerine göre; haftalık çalışma süresinin en fazla 45 saat olduğu ve bir haftada en az 24 saat dinlenme izni verileceği, haftalık 45 saat çalışma, haftanın kalan günlerine eşit olarak dağıtıldığında ise günlük (45/6=) 7,5 saat olduğu, aylık çalışma süresinin (7,5*30=) 225 saat olduğu, aylık brüt asgari ücretin ise 2021 yılı için 3.577,50-TL olduğu göz önüne alındığında, saatlik asgari ücretin (3.577,50/225=) 15,90-TL olması gerektiği, dava dışı şirketin de aşırı düşük teklif açıklamasında bu tutarı öngördüğü, dolayısıyla dava konusu işlemin ve İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacılara iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 01/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.