Danıştay Kararı 13. Daire 2021/4590 E. 2023/1011 K. 07.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2021/4590 E.  ,  2023/1011 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/4590
Karar No:2023/1011

TEMYİZ EDENLER: 1- (DAVACILAR)
– …
– …
– …
– …
– …
– …
VEKİLİ: Av. …

2- (DAVALI ) … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Artvin ili, Borçka ilçesi, Borçka Orman İşletme Müdürlüğü sorumluluk sahasında bulunan yapraklı dikili ağaçların, açık artırma usulüyle satışına ilişkin … tarih ve … sayılı ihalenin 31 ve 32 P.No’lu kısımlarının iptal istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davacılar tarafından ihaleye konu bölmelerin daha önce Bakanlar Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararıyla “Afete Maruz Bölge” ilan edilen alanda yer aldığı iddia edilmekte ise de; Borçka Orman İşletme Müdürlüğü’nün sorumluluk sahasındaki ihaleye konu (78) ve (79) no.lu bölmeler ile Afet İşleri Genel Müdürlüğü’nün 20/04/1989 tarihli Jeolojik Etüt Raporu ile Alaca Köyü, Ortadere Mahallesinde heyelanlı saha olarak belirlenen alanın farklı (birbirine zıt) yamaçlar üzerinde bulunduğu, iki bölge arasındaki mesafenin yaklaşık 2500 metre olduğu ve ihaleye konu alanın (78 ve 79 no’lu bölmeler) afet bölgesinde bulunduğuna dair başkaca bir bilgi, belge yahut tespit de bulunmadığı;
Buna ek olarak, Mahkemelerinin 24/06/2021 tarihli ara kararı üzerine idarece dosyaya sunulan bilgi, belge, kroki ve uydu görüntüleri incelendiğinde; Borçka ilçesi, Alaca Köyü, Ortadere Mahallesinin arka tarafındaki havzada, başka bir anlatımla ihaleye konu (78) ve (79) no’lu bölümlerin de yer aldığı yamaçta, 2015 yılında Ortadere Mahallesinde yaşanan sel/heyelan felaketi nedeniyle AFAD denetiminde hak sahibi C.Ö. adına bir afet konutu inşa edilerek 2020 yıl içerisinde hak sahibine teslim edildiği, dolayısıyla söz konusu bölgenin AFAD tarafından da risksiz ve konut yapımı için güvenli bir bölge olarak değerlendirildiğinin görüldüğü;
Bu durumda, 6831 sayılı Orman Kanunu ve Orman Ürünlerinin Satış Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik uyarınca yaşlı ve ekonomik ömrünü tamamlamak üzere olan ağaçların ekonomiye kazandırılması ve alttan gelmekte olan genç fidanların gelişmesinin hızlandırılması amacıyla, 2006 yılında yapılan amenajman planına göre 2021 yılına kadar geçen 15 yıllık sürede gerçekleşen ağaç artışının 78 no’lu bölme için %38’ine, 79 no’lu bölme için ise %48’ine tekabül eden miktarda yapraklı dikili ağacın açık artırma usulüyle satışına ilişkin olarak gerçekleştirilen dava konusu ihalenin 31 ve 32 parti no’lu kısımlarında; söz konusu bölgenin afete maruz alanda yer almadığı, aksine AFAD tarafından risksiz ve güvenli olduğu değerlendirilerek afet konutu yapılan bölgede yer aldığı da dikkate alındığında, dava konusu ihalede hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: Davacılar tarafından, ihaleye konu ağaçların bulunduğu yerin afet bölgesi içerisinde olduğu, Mahkemece dava konusu alanların afet bölgesi içerisinde kalıp kalmadığı, yapılan kesimlerin afete yol açıp açmayacağı fiilen mahallinde tespit edilmesi gerektiği halde dosya üzerinden keşif yapılmaksızın sadece idarenin yanıtlarına itibar edilerek gerekli araştırma ve inceleme yapılmaksızın davanın reddinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından, kararda iki farklı red sebebi bulunduğu bu nedenle lehlerine iki ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN SAVUNMALARI: Taraflarca savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 07/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.