Danıştay Kararı 13. Daire 2021/3626 E. 2023/1337 K. 22.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2021/3626 E.  ,  2023/1337 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/3626
Karar No:2023/1337

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Şanlıurfa Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’nca 10/07/2018 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı “Şanlıurfa İlçelerine Ait Mahallelere Normal Çimentolu Kilitli Parke Taşı ve Nakliyesi İşi” ihalesi üzerinde bırakılan davacının vergi borcu bulunduğu tespit edildiğinden bahisle sözleşme imzalanmayarak geçici teminatının irat kaydedilmesi üzerine, söz konusu geçici teminatın iade edilmesi talebiyle yapılan 05/03/2019 tarihli başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının geçici teminatının irat kaydedilmesine karar verilmesine dair … tarih ve … sayılı kararın 10/08/2018 tarihinde EKAP üzerinden davacıya tebliğ edildiği, davacının 05/03/2019 tarihli dilekçe ile, geçici teminat bedelinin gelir kaydedilmesine ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek iade edilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin, 10/08/2018 tarihinde EKAP üzerinden davacıya tebliğ edilen işlemden bağımsız bir işlem olarak değerlendirilmesine hukuken imkân bulunmadığı anlaşıldığından, anılan işleme karşı açılan davada, dava açma süresinin hesaplanmasında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 10. maddesinin dikkate alınmasının mümkün olmadığı, başka bir anlatımla, davacının 05/03/2019 tarihli başvurusunun, yapılan davete rağmen süresinde sözleşme imzalanmaması nedeniyle geçici teminat bedelinin 10/08/2018 tarihinde irat kaydedilmesine ilişkin işlemin iptaline yönelik olup, açılan bu davayla 10/08/2018 tarihli işlemin yeniden ele alınmasının ve yargılanmasının istenildiği görüldüğünden, uyuşmazlığın 10. madde kapsamında olmayıp 11. madde kapsamında olduğu,
Bu durumda, davacının, geçici teminat bedelinin gelir kaydedilmesine ilişkin işleme karşı tebliğ tarihi olan 10/08/2018 tarihinden itibaren dava açma süresi olan 60 gün içerisinde doğrudan veya 2577 sayılı Kanun’un 11. maddesi uyarınca başvuru yapılarak idarece verilen cevaba göre kalan süre içerisinde dava açılması gerekirken, bu süreler geçirildikten sonra yapılan 2577 sayılı Kanun’un 11. maddesi kapsamındaki 05/03/2019 tarihli başvurunun, dava açma süresini yeniden başlatmayacağı gibi dava konusu işlemin 2577 sayılı Kanun’un 10. maddesi kapsamında bağımsız bir işlem kurulması amacına yönelik bir başvuru üzerine kurulmuş bir işlem olarak değerlendirilmesine ve dolayısıyla yeni bir dava açma süresi başlatmasına olanak bulunmaması karşısında, süresinde açılmayan davanın esasının incelenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, maliye borcu olması nedeniyle ihalenin iptal edildiği ve teminatlarının irat kaydedildiği, teminatlarının sözleşmeye davetin yerine getirilmemesinden dolayı değil maliye borcunun olması nedeniyle irat kaydedildiği, sonrasında yapılan araştırmada vergi borcunun bulunmadığının tespit edildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, verilen kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı yönünden reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 22/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.