Danıştay Kararı 13. Daire 2021/2719 E. 2022/4849 K. 20.12.2022 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2021/2719 E.  ,  2022/4849 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/2719
Karar No:2022/4849

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …İdare Mahkemesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Eskişehir ili, Çifteler ilçesi, …Mahallesinde bulunan ve mülkiyeti Kütahya Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne ait olan …parsel ve …ada, …parsel sayılı taşınmazların Kütahya Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nce 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulüyle kiraya verilmesine ilişkin ihalenin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; anılan ihale sonucunda taşınmazların … ve … isimli kişilere ihale edildiği, davacının söz konusu taşınmaz kiralama ihalelerine katılmadığı; davacının murisi … ile davalı idare arasında 01/01/2011-31/12/2011 tarihleri arasında geçerli kira sözleşmesinin bulunduğu, Mahkemelerinin 13/01/2021 ve 17/01/2021 tarihli ara kararları ile, 2011 yılında yapılan kira sözleşmesi dışında güncel kira sözleşmesinin bulunup bulunmadığının sorulduğu; önceden yapılan kira sözleşmesi dışında güncel bir kira sözleşmesinin sunulmadığı, davalı idare tarafından gönderilen Vakıf Otomasyon Sistemi kayıtlarına göre alınan bedellerin işgalen sözleşme bedeli olarak belirtildiği, bu bakımdan dava konusu taşınmazların davacı tarafından işgal bedeli ödenerek işgalen kullanıldığı, işgaliye bedelinin ödenmesinin davacıya herhangi bir hak kazandırmadığı, taşınmazın malikinin mülkiyete ilişkin hakkını dilediği gibi kullanabileceği ve işgalci olan davacının korunmaya değer bir hakkının bulunduğundan söz edilmesinin mümkün olmadığı, dava konusu taşınmazlarla ilgili 06/07/2020-10/07/2020 tarihleri arasında yapılan ihalelere davacının katılmadığı da anlaşıldığından, davacının fuzuli şâgil olduğu yerlere ilişkin olarak Kütahya Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün 19/06/2020 tarihli kararına istinaden 2886 sayılı Kanun’un 45. maddesi uyarınca açık teklif usulüyle kiraya verilmesine yönelik ihale işlemlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu vakıf arazilerinin uzun yıllardır kira ilişkisi içerisinde kendileri tarafından kullanıldığı, annesi ile davalı idare arasında sözleşme imzalandığı, kira sözleşmesinin Borçlar Kanunu gereği belirsiz süreli kira sözleşmesine döndüğü, annesinin ölümünün ardından kira ilişkisini sona erdirecek herhangi bir fesih işlemi veya tahliye davası olmadığı, kendisinin taşınmazı kullanmaya devam ettiği, icar bedeli ödenerek kiralama ilişkisinin devam ettiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, kararın usul ve yasaya uygun olduğu, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki …İdare Mahkemesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 20/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.