Danıştay Kararı 13. Daire 2021/2557 E. 2023/1237 K. 20.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2021/2557 E.  ,  2023/1237 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/2557
Karar No:2023/1237

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Radyo Televizyon Yayıncılık
ve Reklamcılık A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul il merkezine yönelik 108.0 MHz frekansından “… FM” çağrı işaretiyle yayın yapan davacı tarafından, İstanbul il merkezi FM radyo frekansı spektrumunda teknik açıdan müsait frekans bulunmaması sebebiyle 108.0 MHz frekansının boşaltılarak Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) uhdesine alınmasına ilişkin … tarih ve E… sayılı işlem ile bildirilen … tarih ve … sayılı Üst Kurul kararının ilgili kısmının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; radyo yayın frekanslarının hava sistemleri üzerinde intermodülasyon enterferansına sebep olmamasının temin edilmesi gerektiği hususunun davalı idareye bildirilmesi üzerine İstanbul İl Merkezi FM radyo frekansı spektrumunda teknik açıdan müsait frekans bulunmaması sebebiyle 108.0 MHz frekansının boşaltılarak Radyo ve Televizyon Üst Kurulu uhdesine alınmasına karar verildiği, anılan kararın, 108 MHz frekansından yayın yapan davacı radyonun, “Hava Seyrülsefer, Hava Mobil (R) ve Hava Haberleşmeleri” amacıyla 108 MHz frekansından itibaren kullanılan frekansların hava sistemleri üzerinde intermodülasyon enterferans olmasını engellemeyi temin ettiği, hava seyrülseferleri ile haberleşme sistemlerinin 108 MHz frekansından yapılan radyo yayını sebebiyle enterfere edilmesi hâlinde ileride telafisi imkânsız zararların doğabileceği hususunun açık olduğu, zira 108 MHz ile hava seyrülseferi ve haberleşme sistemleri için kullanılan 108; 108,1; 108,2 MHz frekanslarının oldukça yakın bantları kullandığının anlaşıldığı,
Diğer taraftan, davacı radyoya tahsisli İstanbul iline yönelik 108 MHz frekansının boşaltılarak Üst Kurul uhdesine alındığı ve davacıya yeni bir radyo frekansının tahsis edilmediği, Ankara ve İstanbul illerinde boş frekans bulunmadığı ve teknik olarak davacı medya kuruluşuna frekans tahsis edilmesinde maddi (fiili) imkânsızlık bulunduğu, Danıştay 13. Dairesi’nin 23/10/2019 tarih ve E:2019/152, K:2019/3278 sayılı kararı ve Mahkemenin … tarih ve E:…,K: … sayılı kararıyla da İstanbul ilinde boş frekans bulunmadığı ve teknik olarak frekans tahsis edilmesine maddi olanak bulunmadığı hususunun sabit olduğu,
Bu durumda, hava sistemleri üzerinde intermodülasyon enterferansına sebep olmamasını temin etmek amacıyla İstanbul iline yönelik 108 MHz frekansının Üst Kurul uhdesine alınmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, herhangi bir teknik rapor alınmaksızın 108.0 MHz frekansının hava seyrüseferlerini enterferansa uğratacağı ifade edilerek eksik inceleme sonucunda davanın reddine karar verildiği, bu konuda teknik bilirkişi raporu alınması gerektiği, yayıncı kuruluşun başka yayın dalgalarını enterfere etmediği, aksinin kabulü hâlinde de uygun frekansın yayıncı kuruluşa tahsisi gerektiği, dava tarihinde Üst Kurul tarafından hâlihazırda farklı medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara 0.2 aralık bırakılmadan frekanslar sağlanmışken haklarındaki idari işlemin kanun önünde eşitlik ilkesine aykırılık teşkil ettiği, Üst Kurulca tesis edilen davaya konu idari işlemin haksız rekabete de neden olduğu, uygun frekans bulunmadığından bahisle yayın faaliyetlerinin sonlandırılmasının ifade ve basın özgürlüğüne müdahale niteliğinde olduğu, somut durumda meşru müdahale şartlarının oluşmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Bölge İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler ile Dairemizin 18/01/2023 tarihli ara kararına verilen cevaplar incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 20/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.