Danıştay Kararı 13. Daire 2020/609 E. 2023/1524 K. 29.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/609 E.  ,  2023/1524 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/609
Karar No:2023/1524

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …Yayıncılık A.Ş.
(Eski Unvan: …Yayıncılık A.Ş.)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında, 01/10/2016 ve 31/10/2016 tarihlerinde yayınlanan “…” isimli programda, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi ile aynı maddenin ikinci fıkrasının ihlâl edildiğinden bahisle anılan Kanun’un 32. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı şirkete 119.758,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin …tarih ve …sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen …tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlık konusu yayına yönelik olarak yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen 29/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; şiddet ve mahremiyet ihlallerinin medya üzerinden ifşa edilmesinin çocukların psiko-sosyal durumlarına etkisi incelendiğinde ilk olarak erkek egemen toplumdaki kadına yönelik şiddetin meşrulaştırılmasına, özellikle erkek çocuklarının rol-model olarak benimsedikleri yetişkin erkek profilini zedeleyen bir duruma yol açtığı, yetişkinlik dönemlerinde kurulan ikili ilişkilerde erkek çocuklarının şiddeti çözüm yolu olarak benimsemesine, kız çocuklarının ise yapılan şiddet olayları karşısında kendisini çaresiz hissederek konuyla ilgili mücadelelerinin kırılmasına sebep olabildiği, bu tür programların özellikle çocuk ve genç kitle üzerinde istenmedik rol model olma, meşrulaştırma, olağanlaştırma ve şiddet olaylarına karşı duyarsızlaştırma gibi olumsuz etkileri olabileceği, davaya konu programın çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlaki gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıdığı yönünde görüş bildirildiği, bilirkişi raporu uyuşmazlığın çözümünde hükme esas alınabilecek yeterlik ve nitelikte görülerek, söz konusu programda 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi ile aynı maddenin ikinci fıkrası hükümlerinin ihlâl edildiği anlaşıldığından dava konusu Üst Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Mahkeme kararına esas alınan bilirkişi raporunun bilimsellikten uzak olduğu, uzmanı olunmayan konularda da değerlendirmelerde bulunulduğu, söz konusu rapora yönelik itirazları dikkate alınmaksızın karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, uyuşmazlık konusu programda yarışmacıların birbirlerine karşı onur kırıcı, küçük düşürücü ve aşağılayıcı ifadeler kullandıkları, programdaki konuşma ve imaların, gençlerle çocukların zihinsel ve ahlaki gelişimini olumsuz etkileyebilecek nitelikte olduğu, davacı şirketin sorumlu yayıncılık anlayışıyla hareket etmediği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın …İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 29/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.