Danıştay Kararı 13. Daire 2020/3416 E. 2020/3962 K. 28.12.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/3416 E.  ,  2020/3962 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/3416
Karar No:2020/3962

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Tarım ve Orman Bakanlığı Eskişehir V. Bölge Müdürlüğü tarafından 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında açık teklif usulüyle toplam 18 adet kızıl geyiğin avlattırılmasına ilişkin ihaleye çıkma kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; sahada yapılan envanter çalışmaları kapsamında avlattırılacak türe ilişkin veriler ile kota bildirimlerinde öngörülen popülasyon büyüklüklerinin örtüşmediği, söz konusu tespitlere istinaden uygulanan ne türden bilimsel ve teknik metodlarla belirtilen sayılara ulaşıldığı hususunda açıklık bulunmadığı, Mahkemenin 11/08/2020 tarihli ara kararı ile anılan konuya dair bilgi ve belgelerin gönderilmesinin talep edilmesine karşın idarece ara kararı gereğinin yerine getirilmediği, popülasyonların yoğunluk seviyesine yönelik değerlendirmeler yer almakla birlikte her bir popülasyon yönüyle sahip olması gereken en uygun yoğunluk seviyesine dair verinin mevcut bulunmadığı, kızıl geyik popülasyonunun yıllar içinde gösterdiği özellikler dikkate alınarak popülasyonun devamı adına avlattırma faaliyetini gerekli kılan bilimsel ve teknik kayıtların dosya kapsamıyla mevcut bulunmadığı;
Birden fazla avlak için müşterek ihaleye çıkılmasının kararlaştırıldığı, bu doğrultuda Kızılbörklü ve Ömerköy Devlet Avlaklarında 3 adet kızıl geyik avlattırılmasına yönelik ihaleye ait şartnamede, toplam kızıl geyik kotasının belirlenmesine karşın, bahse konu avlaklardan hangisinde kaç adet kotanın avlattırılacağı yönüyle herhangi bir açıklamaya yer verilmediği, Ağaçhisar, Kalabak ve Sultaniye Devlet Avlaklarında 3 adet kızıl geyik avlattırılmasına yönelik ihale şartnamesinde de gerekli belirlemenin yapılmadığı;
2886 sayılı Kanun kapsamındaki idarelerce ihalelerin, Kanun’da belirtilen temel ilkelere uygun olarak gerçekleştirilmesinin esas olduğu, ihale şartnamelerinde “açıklık” ilkesi yönüyle uygunluk bulunmadığı, Eskişehir ili sınırları içinde farklı devlet avlaklarında bulunan kızıl geyik popülasyonlarının özellikleri ile popülasyonun devamı için avlattırılmasının gerekliliğine yönelik yeterli düzeyde somut ve teknik veri bulunmaksızın işlem tesisi cihetine gidildiği, av turizminin kızıl geyik faunasının korunmasına olumlu ve olumsuz etkilerinin somut şekilde ortaya konulamadığı; bu durumda, gerek uyuşmazlığa konu ihalenin “açıklık” ilkesi şartını sağlayamamış olması, gerekse avlanma gerekçeleri arasında gösterilen kızıl geyik popülasyonunun devamı için avlattırılması hususuna dair somut ve bilimsel bir verinin dosyaya sunulamamış olması dikkate alındığında, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davalı idare tarafından, yoğunluğun arttığı popülasyonlarda çevre direnci sebebiyle gerileme sürecine girildiği, bu sebeple popülasyonun devamı için müdahale edilmesi gerektiği, yapılacak ihaleyle çoğalmanın sağlanmasının amaçlandığı; zayıf, hasta, genetik deformasyona sahip ve üreme yeteneği düşük yaşlı bireylerin ve evcil hayvanlarla çiftleşme sonucu oluşan melezlerin popülasyondan çıkarılmak istenildiği, zira her popülasyonun bir taşıma kapasitesinin olduğu, kızıl geyiğin uluslararası düzeyde av turizminin bulunduğu, her hayvan için bir trofe değer belirlendiği, popülasyonun en fazla %1’inin avına izin verildiği, bu gibi önlemlerin alınmaması hâlinde türün sonunun gelebileceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, kızıl geyiğin neslinin tükenme tehlikesi altında olduğu, hayvan haklarının korunması gerektiği, ihalenin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davalının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 28/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.