Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2020/3388 E. , 2022/4763 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/3388
Karar No:2022/4763
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1. … 2. … 3. …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kaymakamlığı
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Mülkiyeti Hazine’ye ait Mersin ili, Erdemli ilçesi, … Mahallesi, … Mevkii, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 51/g maddesine göre pazarlık usulü ile 30 yıl süre ile bağımsız ve sürekli nitelikte irtifak hakkı tesisine yönelik olarak 14/07/2020 tarihinde yapılacak ihalenin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; uyuşmazlık konusu taşınmazın tamamının … Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı gereğince Maliye Hazinesi adına tapuda tescil edildiği, davalı idarece taşınmazda 2006, 2008, 2014 ve 2019 yıllarında yapılan denetimlerde düzenlenen tutanaklar ile taşınmazın taşlık ve çalılık olduğunun, taşınmazda kullanım olmadığının, boş ve işgalsiz olduğunun tespit edildiği, davacılar tarafından bu tespit tutanaklarının aksini ispat eden ve hak sahipliğini kanıtlar nitelikte kira sözleşmesi, ecrimisil ihbarnamesi, ecrimisil tahsilat makbuzu, mahkeme kararı, hava fotoğrafı, tespit tutanağı, kamu kurum ve kuruluşlarının yazıları vb. belge sunulmadığı, ayrıca dava dosyasında yer alan taşınmaza ait uydu görüntülerinden taşınmazda herhangi bir kullanımın olmadığı, taşlık-çalılık olduğunun anlaşıldığı, bu itibarla, davacıların 4706 ve 6292 sayılı Kanunlar ile tanımı yapılan hak sahibi olmadığı, bu nedenle taşınmaz üzerinde irtifak hakkı tesis edilmesi için 2886 sayılı Kanun gereğince ihaleye çıkılması işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu, taşınmazın murislerinden kendisine intikal ettiği ve fiilen kendi kullanımında olduğu, dava konusu taşınmazla birlikte yan parsellerin de kendilerince ve yakınlarınca bir bütün olarak kullanılmakta olduğu, ihale kararı alınmadan önce hak sahipliği tespiti yapılmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacılara iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 14/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.