Danıştay Kararı 13. Daire 2020/3372 E. 2020/3956 K. 24.12.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/3372 E.  ,  2020/3956 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/3372
Karar No:2020/3956

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Tavukçuluk Üretim Pazarlama ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Davacı şirkete ait … Biyokütle Enerji Santrali’nin (BES) 2019 yılında yerli katkı ilave fiyatından yararlandırılması için yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdürlüğü işleminin iptali istemiyle açılan davada; … İdare Mahkemesi’nin dava konusu işlemin iptali yolundaki … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

USUL YÖNÜNDEN:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’un 19. maddesiyle değiştirilen “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin birinci fıkrasında, idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda farklı bir kanun yolu öngörülmüş olsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği; altıncı fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı Kanun’un, 6545 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle değiştirilen “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde, “Danıştay dava dairelerinin nihaî kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir:
a) Düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davaları.
b) Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idarî işlemler hakkında açılan davalar.
c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları.
d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.
e) Müşterek kararnameyle yapılan atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri ile daire başkanı ve daha üst düzey kamu görevlilerinin atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri hakkında açılan iptal davaları.
f) İmar planları, parselasyon işlemlerinden kaynaklanan davalar.
g) Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunca itiraz üzerine verilen kararlar ile 18/11/1983 tarihli ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
h) Maden, taşocakları, orman, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ile ilgili mevzuatın uygulanmasına ilişkin işlemlere karşı açılan davalar.
ı) Ülke çapında uygulanan öğrenim ya da bir meslek veya sanatın icrası veyahut kamu hizmetine giriş amacıyla yapılan sınavlar hakkında açılan davalar.
i) Liman, kruvaziyer limanı, yat limanı, marina, iskele, rıhtım, akaryakıt ve sıvılaştırılmış petrol gazı boru hattı gibi kıyı tesislerine işletme izni verilmesine ilişkin mevzuatın uygulanmasından doğan davalar.
j) 08/06/1994 tarihli ve 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun uygulanmasından ve 16/07/1997 tarihli ve 4283 sayılı Yap-İşlet Modeli ile Elektrik Enerjisi Üretim Tesislerinin Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışının Düzenlenmesi Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan davalar.
k) 06/06/1985 tarihli ve 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
l) 03/07/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
m) Düzenleyici ve denetleyici kurullar tarafından görevli oldukları piyasa veya sektörle ilgili olarak alınan kararlara karşı açılan davalar.” kuralına yer verilmiştir.
2577 sayılı Kanun’un “Temyiz dilekçesi” başlıklı 48. maddesinin altıncı fıkrasında, temyizin kesin bir karar hakkında olması hâlinde, kararı veren merciin, temyiz isteminin reddine karar vereceği; ilgili merciin bu kararına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği; yedinci fıkrasında ise, temyizin kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşılması durumunda, altıncı fıkrada sözü edilen kararın, dosyanın gönderildiği Danıştay’ın ilgili dairesince kesin olarak verileceği kurala bağlanmıştır.
Aktarılan düzenlemelere göre, ilk derece mahkemelerince verilen kararlara karşı kural olarak istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, ancak 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde tahdidî olarak sayılan uyuşmazlıklarla ilgili kararlara karşı istinaf kanun yolundan sonra temyiz kanun yoluna da başvurulabileceği açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket tarafından Manisa ili, Saruhanlı ilçesinde kurulacak olan BES projesi için … tarih ve … sayılı üretim lisansının alındığı, 31/07/2018 tarihli dilekçeyle yerli katkı ilave fiyatından faydalanılması talebiyle davalı idareye başvuruda bulunulduğu, davalı idarenin … tarih ve … sayılı cevabıyla başvuru dosyasında tespit edilen eksikliklerin 30/09/2018 tarihine kadar giderilerek söz konusu belgelerin teslim edilmesi gerektiğinin ve bu tarihten sonra teslim edilen belgelerin değerlendirmeye alınmayacağının davacı şirkete bildirildiği, davacı şirket tarafından 28/09/2018 tarihli dilekçeyle Türk Standartları Enstitüsüne (TSE) sertifika uygunluk belgesi verilmesi için yapılan başvuru henüz sonuçlandırılmamış olduğundan sürecin devam ettiğine ilişkin TSE’den alınan yazının kabul edilerek başvurusunun işleme alınmasının davalı idareden talep edildiği, 01/10/2018 tarihli dilekçeyle tedarikçilerden temin edilen ek belgelerin başvuru dosyasına sunulduğu, TSE tarafından davacı şirkete … tarih ve … sayılı Sertifika Uygunluk Belgesinin verilmesi üzerine anılan belgenin 31/10/2018 tarihli dilekçeyle davalı idareye sunulduğu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işlemiyle eksik ve/veya yanlış evraklar doğru bir şekilde düzenlenerek sunulmadığı için 2019 yılı yerli aksam katkı oranının hesaplanmadığından bahisle davacı şirketin başvurusunun reddedilmesi üzerine bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı; … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline karar verildiği; bu karara karşı davalı idarenin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla 2577 sayılı Kanun’un değişik 46. maddesi uyarınca otuz gün içinde Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, bunun üzerine davalı idare tarafından temyiz başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Bölge idare mahkemelerinin hangi davalar hakkında verdikleri kararların temyiz edilebileceği 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde tahdidî olarak sayılmış olup, davacı şirkete ait üretim tesisinin 2019 yılında yerli katkı ilave fiyatından yararlanmasına yönelik başvurunun reddine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdürlüğü işleminin iptali isteminin bu kapsamda değerlendirilemeyeceği; söz konusu istemin yüz bin Türk Lirasını aşan idarî işlemlere ilişkin olmadığı gibi, düzenleyici ve denetleyici Kurul tarafından alınan kararlardan da olmadığı dikkate alındığında, Bölge İdare Mahkemesi’nce istinaf başvurusu üzerine verilen kararın kesin olduğu sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. Temyiz posta giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına;
3. Dairemiz kararının bir örneği Mahkemece …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmek üzere dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun’un 48. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca kesin olarak, 24/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.