Danıştay Kararı 13. Daire 2020/3314 E. 2020/3740 K. 17.12.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/3314 E.  ,  2020/3740 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/3314
Karar No:2020/3740

TEMYİZ EDEN (DAVALI): Kamu İhale Kurumu

VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): …Otomotiv Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından 03/02/2020 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen 2019/722853 ihale kayıt numaralı “Araç Kiralanması İşi” ihalesinin idarece iptal edilmesine yönelik olarak davacı tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin 21/04/2020 tarih ve 2020/UH.II-790 sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; ihalede rekabet ilkesinin, ihale dokümanında katılımı kısıtlayıcı düzenlemelerin bulunmaması, idarenin ihaleye katılımı engelleyici bir tutum içinde olmaması, en fazla sayıdaki isteklinin özgür iradesiyle ihaleye katılımı sağlanarak yaklaşık maliyete göre en uygun fiyatın alınmasının sağlanması olduğu; ihaleye katılan geçerli teklif sahibi istekli sayısının rekabet ilkesinin varlığını ortaya koymada bir kriter olarak kabul edilemeyeceği, üç (sehven dört olarak yazılmış) isteklinin ihaleye katılması nedeniyle rekabetin sağlandığı, bu tekliflerden sadece davacının teklifinin geçerli olarak kabul edilmesinin rekabetin oluşmadığı şeklinde değerlendirilemeyeceği, davacının teklifinin yaklaşık maliyetin altında olduğu dikkate alındığında, katılımında rekabet sağlanmış olan ihalenin iptal edilmesine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı; davalı idare tarafından söz konusu ihalede teklifi değerlendirme dışı bırakılan başka bir isteklinin …-TL fiyat teklif ettiği ve idare tarafından istenilen binek, hafif ticari binek ve 8+1 otomobil tipi araçlar için 2020 model araçların temin edileceğini taahhüt ettiği, davacının ise bu tip araçlar için 2015 ve 2016 model araçları taahhüt ettiği, ihalenin bu hâliyle sonuçlandırılması halinde ihtiyaçların uygun şartlarla karşılanamayacağı ve kaynakların verimli kullanılmasının sağlanamayacağı ileri sürülmekte ise de, değerlendirme dışı bırakılan teklif ile davacının geçerli teklifinin karşılaştırılmasının yapılmasının mümkün olmayacağı açık olduğundan bu iddiaya itibar edilmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu Kurul kararının iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, ihaleye 3 (üç) isteklinin katıldığı, ihalede sadece davacının teklifinin geçerli olarak değerlendirildiği, söz konusu teklifin yaklaşık maliyetin %97,7’sine tekabül ettiği, ihalenin ihale yetkilisi tarafından gerekçesi belirtilmek suretiyle iptal edildiği, bu hususta ihale yetkilisinin takdir yetkisinin bulunduğu, dava konusu Kurul kararında mevzuata aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
… Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından yaklaşık maliyeti …-TL olarak belirlenen “Araç Kiralanması İşi” ihalesi 03/02/2020 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilmiştir.
İhale Komisyonu’nun 26/02/2020 tarihli kararı ile, ihaleye katılan üç istekliden ikisinin teklifi değerlendirme dışı bırakılmış ve sadece davacının …-TL tutarındaki teklifi geçerli kabul edilerek ekonomik açıdan en avantajlı teklif olarak belirlenmiştir.
… Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu’nun 27/02/2020 tarih ve 2020/79 sayılı kararı ile ihalede davacının teklifinin geçerli tek teklif olarak kaldığı ve yaklaşık maliyete oldukça yakın olduğu, yeterli rekabetin oluşmadığı, ihalenin bu şekilde sonuçlandırılmasında kaynakların verimli kullanılmasının sağlanamayacağı ve kamu yararı olmadığı gerekçeleriyle tüm teklifler reddedilerek ihalenin iptaline karar verilmiştir.
Davacı tarafından söz konusu işleme karşı şikâyet başvurusunda bulunulmuş, başvurusunun reddi üzerine itirazen şikâyet yoluna gidilmiş ve Kamu İhale Kurulu’nun dava konusu kararıyla, 10 adet ihale dokümanının temin edildiği bahse konu ihaleye 3 isteklinin katıldığı, ihalede sadece davacının teklifinin geçerli olarak değerlendirildiği, söz konusu teklifin yaklaşık maliyetin %97,7’sine tekabül ettiği, ihalenin ihale yetkilisi tarafından gerekçesi belirtilmek suretiyle iptal edildiği, anılan kararın ihale yetkilisinin takdir yetkisi kapsamında olduğu, ihalenin idarece iptaline ilişkin işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçeleriyle itirazen şikâyet başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Bunun üzerine anılan Kurul kararının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Temel ilkeler” başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasında, “İdareler, bu Kanun’a göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumludur.”;
“Bütün tekliflerin reddedilmesi ve ihalenin iptali” başlıklı 39. maddesinde, “İhale komisyonu kararı üzerine idare, verilmiş olan bütün teklifleri reddederek ihaleyi iptal etmekte serbesttir. İhalenin iptal edilmesi hâlinde bu durum bütün isteklilere derhâl bildirilir. İdare bütün tekliflerin reddedilmesi nedeniyle herhangi bir yükümlülük altına girmez. Ancak, idare isteklilerin talepte bulunması hâlinde, ihalenin iptal edilme gerekçelerini talep eden isteklilere bildirir.” kurallarına yer verilmiştir.
“İhalenin karara bağlanması ve onaylanması” başlıklı 40. maddesinde, 37 ve 38. maddelere göre yapılan değerlendirme sonucunda ihalenin, ekonomik açıdan en avantajlı teklifi veren isteklinin üzerinde bırakılacağı, ihale komisyonunun gerekçeli kararını belirleyerek ihale yetkilisinin onayına sunacağı, kararlarda isteklilerin adları veya ticaret unvanlarının, teklif edilen bedellerin, ihalenin tarihinin ve hangi istekli üzerine hangi gerekçelerle yapıldığının, ihale yapılmamış ise nedenlerinin belirtileceği, ihale yetkilisinin, karar tarihini izleyen en geç beş iş günü içinde ihale kararını onaylayacağı veya gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle iptal edeceği, ihalenin; kararın onaylanması hâlinde geçerli, iptal edilmesi hâlinde ise hükümsüz sayılacağı kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Aktarılan mevzuat hükümlerine göre, bütün tekliflerin reddedilerek ihalenin iptal edilmesi konusunda ihale komisyonunun takdir yetkisi bulunduğu gibi, ekonomik açıdan en avantajlı teklif sahibi belirlenerek ihalenin sonuçlandırılmasına ilişkin komisyon kararlarının onaylanıp onaylanmaması konusunda da ihale yetkilisinin takdir yetkisinin bulunduğu açık olup, bu yetki kullanılırken hukuken geçerli seçenekler arasından tercihte bulunulması ve işlemin yapılıp yapılmaması noktasında makûl ve meşru sebepler dikkate alınarak karar verilmesi gerekmektedir. İhale işlemleri bakımından takdir yetkisinin yargısal denetiminde, temel ihale ilkelerinin gözetileceği, yeterli rekabetin sağlanamaması hâlinde ise ihalenin ana amacının gerçekleşemeyeceği ve dolayısıyla ihaleden beklenen faydanın sağlanamayacağı açıktır.
Öte yandan, ihale yetkilisine ihaleyi onaylama ya da onaylamayarak iptal etme konusunda tanınan yetki, ihale işlemlerinin sırf mevzuata uygunluğunu denetlemeye yönelik olmayıp, aynı zamanda ihale konusu işin özelliklerini, benzer işlere ilişkin diğer ihalelerin sonuçlarını ve ihalede oluşan fiyatın piyasa şartlarına uygun olup olmadığını en iyi bilebilecek durumda bulunması nedeniyle ihale yetkilisinin yerindelik denetimi yaparak idare menfaatini koruması amacıyla düzenlenmiştir. Nitekim, ihaleye katılanlar arasında yapılan anlaşmalar veya bazı katılımcıların ihaleden çekilmeye zorlanmaları veya belli paylar karşılığında piyasa şartlarına uygun olmayan teklifler vermeye ikna edilmeleri yoluyla kamu kaynaklarının haksız biçimde özel kişi veya kuruluşlara aktarılması şeklinde gelişen olaylara Ülkemizde sıkça rastlandığı bilinen bir husustur. İşte bütün bu gerçekler göz önünde tutularak, son kez genel bir değerlendirme yaparak idare menfaatini kollamak üzere ihale yetkilisine sözü edilen yetki tanınmıştır.
Hem hukuka uygunluk ve hem de yerindelik denetimi yapan ihale yetkilisi tarafından bu konuda alınan idarî kararın yargısal denetiminin de özellik arz edeceği açıktır. Başka bir anlatımla, 4734 sayılı Kanun’un 40. maddesi ile ihale yetkilisine ihale komisyonu kararlarını onaylama zorunluluğu getirilmemesi nedeniyle anılan madde ile ihale yetkilisine tanınan yetkinin onaylamama yönünde kullanılması hâlinde bu yetkinin kamu yararına kullanıldığının ispatı bakımından, ihale yetkilisince hukuken kesin delil niteliği taşıyan belgelere dayanılması gibi bir zorunluluk bulunmamaktadır. Bu nedenle, ihale komisyonu kararını onaylamama veya ihale iptali işleminin idari davaya konu edilmesi hâlinde, gerek davalı idarenin mahkemeye yapacağı açıklamalar ve sunduğu belgeler ve gerekse mahkemece re’sen yapılacak araştırma sonucunda elde edilen bulgular işlemde kamu yararına aykırılık bulunmadığını ortaya koyar nitelikte ise idarece somut belge sunulmadığından bahisle ihaleyi onaylamama veya ihale iptali işleminin yargı yerince iptal edilmemesi gerekir. İhale işlemleri bakımından takdir yetkisinin denetiminde 4734 sayılı Kanun’un 5. maddesinde yer alan temel ihale ilkelerinin gözetilmesi ve hukukî güvenilirlik, idari istikrar gibi ilkelerin de dikkate alınması gerektiği kuşkusuzdur.
4734 sayılı Kanun’un 39. maddesi ile, idareye, tekliflerin yaklaşık maliyete kıyasla çok yüksek olması ya da kanunun temel ilkelerine uygun olmayan durumların tespiti gibi durumlarda ihalede verilmiş tüm teklifleri reddederek ihaleyi iptal etme hususunda takdir yetkisi tanındığı açıktır.
Bu itibarla, davacı şirketin teklifinin tek geçerli teklif olduğu, bu teklifin ihalede belirlenen yaklaşık maliyet tutarının %97,73’üne tekabül ettiği ve yaklaşık maliyete çok yakın olduğu dikkate alındığında, 4734 sayılı Kanun’un 5. maddesinde yer alan temel ilkelerden rekabetin sağlanması, ihtiyacın uygun şartlarla karşılanması ve kaynakların verimli kullanılması ilkeleri gözetilerek ihalenin iptal edilmesine dair işleme yönelik itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, anılan kararın iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. DAVANIN REDDİNE,
4. Ayrıntısı aşağıda gösterilen …-TL ilk derece yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5. …-TL temyiz yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
7. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara, istemi hâlinde temyiz aşamasında kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının davalı idareye iadesine,
8. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
9. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 17/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.