Danıştay Kararı 13. Daire 2020/3101 E. 2023/33 K. 10.01.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/3101 E.  ,  2023/33 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/3101
Karar No:2023/33

TEMYİZ EDENLER : 1.(DAVALI) … Özel İdaresi
VEKİLİ : Av. …
2.(DAVACI) … İnşaat Tekstil Taahhüt ve Turizm Sanayi ve
Ticaret İthalat ve İhracat Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: “… Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Yapım İşi”ne ilişkin ihale uhdesinde kalan davacı şirketin, sosyal güvenlik prim borcu bulunduğundan bahisle irat kaydedilen geçici teminatın iadesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Çanakkale İl Özel İdaresi işlemi ile bu işlemin dayanağı … tarih ve … sayılı Hukuk Müşavirliği işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; uyuşmazlıkta, davacının sosyal güvenlik prim borcu bulunup bulunmadığı hususunun dava konusu işlemin esasını oluşturduğu, Mahkemelerinin 19/06/2019 tarih ve 01/08/2019 tarihli ara kararları ile ihalenin yapıldığı 06/11/2015 tarihi ile dava konusu işlemin tesis edildiği 15/06/2016 tarihi arasında, davacının herhangi bir sosyal güvenlik prim veya vergi borcu bulunup bulunmadığı, şayet var ise, söz konusu borcun ne kaynaklı olduğu, ortaklığa ait bir borç ise, hangi ortağa ait olduğu, borcun nev’i ve tutarının ne olduğu, belirtilen tarihler itibariyle kesinleşip kesinleşmediği, ödendiyse ne zaman ödendiğine ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenilmesine karar verildiği, ara kararına cevaben gönderilen bilgi ve belgelerin incelenmesinden ise ihalenin yapıldığı ve dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla davacının herhangi bir sosyal güvenlik prim borcunun bulunmadığının anlaşıldığı;
Bu itibarla, dava konusu ihalede, davacının herhangi bir sosyal güvenlik prim borcu bulunmadığı anlaşıldığından, sosyal güvenlik borcu bulunduğundan bahisle irat olarak kaydedilen geçici teminatın iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; uyuşmazlıkta, davacının ihaleye yönelik olarak 4734 sayılı Kamu İhale Kanun’un 10. maddesi kapsamında ihale dışı bırakılmasını gerektirir bir durumu olmadığı yolunda taahhütname verdiği, ihalenin 06/11/2015 tarihinde yapıldığı, davacının 10.868.000,00-TL teklif verdiği, teklifin ihale komisyonu tarafından en iyi teklif olarak kabul edildiği, ihalenin davacının uhdesinde kaldığı, davalı idarece sözleşmeye davet edildiği ve kendisinden taahhüt ettiği hususlara ilişkin belgelerin istendiği, 11/11/2015 borç sorgulama tarihli “borcu yoktur” belgesinde (belgenin alındığı tarih: 08/12/2015) SGK’ya borcu bulunmadığı, ancak 06/11/2015 borç sorgulama tarihli “borcu yoktur” belgesi ile (belgenin alındığı tarih: 04/12/2015) davacı şirketin ortağı olduğu ortaklığın prim borçlarının görüldüğü, bunun üzerine davalı idarece davacının ihale dışı bırakıldığı, davacının ihale sırasında geçici teminat olarak 390.000,00-TL tutarında teminat sunduğu, bu tutarın davalı idarece gelir kaydedildiği, ilk derece Mahkemesinin ara kararları ile davacının SGK borcu bulunup bulunmadığını ilgili idarelerden araştırdığı, ancak davacının girdiği ihalenin konusu işe ilişkin olarak verilen yanıtları esas alarak davacının ihale tarihi ve/veya işlem tarihinde SGK borcu bulunmadığı değerlendirmesiyle dava konusu işlemi hukuka aykırı bularak iptal ettiği, Dairelerinin ilgili idareye yönelik ara kararına verilen cevaptan, davacının ortağı olduğu ortaklığa ilişkin iki ayrı işyerinden birinde “2015/Eylül dönemine ait yasal ödeme süresi geçmiş 8.726,26 TL sigorta primi aslı, 550,76 TL işsizlik sigortası priminin 478,37 TL gecikme zammı ile birlikte 07/12/2015 tarihinde ödendiği, bir diğerinde ise “2015/Ağustos ve Eylül dönemlerine ait 299.639,53 TL sigorta primi aslı, 14.276,73 TL işsizlik sigortası priminin 12.090,54 TL gecikme zammı ile birlikte 11/11/2015 tarihinde ödendiğinin” belirtildiği, bu durumu ile davacının ortağı olduğu ortaklığın 06/11/2015 ihale tarihinde vadesi geldiği hâlde vadesi içinde ödenmemiş, ihale tarihinden sonraki bir tarihte gecikme zammı ile birlikte ödenmiş toplam 323.193,28 TL sigorta primi ve işsizlik sigortası primi borcu bulunduğunun anlaşıldığı;
Bu itibarla, davacının ihaleye yönelik taahhüdüne aykırı olarak ihalenin yapıldığı 06/11/2015 tarihi itibarıyla ortağı bulunduğu ortaklığın iki ayrı işyeri nedeniyle toplam 323.193,28-TL sigorta primi ve işsizlik sigortası primi borcu bulunduğu, bu nedenle ihale dışı bırakılarak geçici teminatın gelir olarak kaydedilmesinde sebep unsuru yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı ancak 10.868.000,00-TL teklifi karşılığı olarak sunduğu 390.000,00-TL teminat mektubunun, % 3 oranında karşılığı olan 326.040,00-TL kısmının irad kaydedilmesi gerekirken, davacının verdiği teminat mektubunun bu tutarı aşan 63.960,00-TL’lik kısmının da gelir kaydedilmesinde konu unsuru yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı, ilk derece mahkemesince dava konusu işlemin 63.960,00-TL geçici teminatın gelir kaydedilmesine ilişkin kısmının bu gerekçeyle iptali, davanın 326.040,00-TL geçici teminatın gelir kaydedilmesine ilişkin kısmının ise reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, davalı idarenin istinaf başvurusunun kısmen açıklanan gerekçeyle reddine, kısmen kabulüne, kararın 326.040,00-TL geçici teminata ilişkin kısmının kaldırılmasına, kaldırılan kısım yönünden davanın kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, mevzuat uyarınca geçici teminatın irat kaydedileceğinin belirtildiği, teklifin %3’üne tekabül eden kısmının irat kaydedileceğinin düzenlenmediği ileri sürülmektedir.
Davacı tarafından, SGK borcunun kesinleşmiş olmasının gerektiği, kesinleşmiş bir borcunun olmadığı, vadesi gelen borcunun olduğu, borcun ödendiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu, ihale tarihi itibarıyla kesinleşen SGK borcu bulunduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile hukuka uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kısmen gerekçeyle reddi, kısmen kabulü ve kabul edilen kısım yönünden davanın reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 10/01/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.