Danıştay Kararı 13. Daire 2020/2932 E. 2020/2672 K. 21.10.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/2932 E.  ,  2020/2672 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/2932
Karar No:2020/2672

TEMYİZ EDEN (DAVACI) :

KARŞI TARAF (DAVALI) :

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … sayılı parselde yer alan taşınmazın ne ihale yoluyla satılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; dava konusu taşınmazın açık teklif usulü ile 20/06/2017 tarihinde satıldığı, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma sayılı dosyasında davacının müşteki sıfatıyla 29/06/2017 tarihinde vermiş olduğu beyanında dava konusu taşınmazın satıldığının belirtildiği anlaşıldığından, satış işleminin en geç 29/06/2017 tarihi itibarıyla öğrenildiğinin kabulü gerektiği, bu tarihi izleyen günden itibaren 60 günlük dava açma süresi içerisinde 2577 sayılı Kanun’un 11’inci maddesi kapsamında idareye başvurulması, yapılan başvurunun reddi hâlinde, ret işleminin tebliğini izleyen günden itibaren 60 günlük dava açma süresi içerisinde, başvuru hakkında 60 gün içerisinde cevap verilmediği takdirde ise bu sürenin bittiği tarihi izleyen günden itibaren 60 günlük dava süresi içinde veya doğrudan 60 günlük dava açma süresi içerisinde dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten çok sonra 09/09/2019 tarihinde açıldığı anlaşılan işbu davanın esasının süre aşımı nedeniyle incelenmesine imkân bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, varisleri kendisine ve dava konusu ihaleye davet işleminin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 65. maddesinde, ihale yapılabilmesi için bu maddede sayılan özellikleri haiz bir tebliğ işlemi yapılmasının zorunlu kılındığı, hüküm bulunmayan hâllerde yapılacak tebliğler hakkında Tebligat Kanunu hükümleri uygulanacağı kuralının yer aldığı, Tebligat Kanunu’ndan bahisle dava konusu ihaleden muttali olunduğu çıkarımının kanun maddesine aykırılık teşkil edeceği, dava açma süresinin yazılı bildirim ile başlayacağının açık olduğu ve usulüne uygun yazılı bildirim yapılmadığından dava açma süresinin başlamadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idarece savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
… ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık teklif usulüyle satışına yönelik ihale 20/06/2017 tarihinde gerçekleştirilmiş, anılan taşınmaz en yüksek teklifi veren istekliye satılmış ve satın alan kişi adına tapuda tescil edilmiştir.
Bunun üzerine satış ihalesinin iptali istemiyle 09/09/2019 tarihinde bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinin ikinci fıkrasında, dava açma süresinin idarî uyuşmazlıklarda, yazılı bildirimin yapıldığı günden itibaren başlayacağı; 11. maddesinde, idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği, bu başvurunun işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durduracağı, altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı, isteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması hâlinde dava açma süresinin yeniden işlemeye başlayacağı ve başvuru tarihine kadar geçen sürenin de hesaba katılacağı; 20/A maddesinin birinci fıkrasında, ihale işlemlerinden doğan uyuşmazlıkların ivedi yargılama usulüne tâbi olduğu, ikinci fıkrasında, ivedi yargılama usulünde dava açma süresinin otuz gün olduğu ve 11. madde hükümlerinin uygulanmayacağı kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Aktarılan mevzuat hükümlerine göre, ihaleden yasaklama kararları hariç ihale işlemleri ivedi yargılama usulüne tâbi olup, bu işlemler aleyhine açılacak davalarda dava açma süresi 30 gündür.
Öte yandan, ivedi yargılama usulüne tâbi işlemlerde 2577 sayılı Kanun’un 11. maddesi hükümlerinin uygulanma imkânı bulunmamaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, Mahkeme’nin … tarih ve E:… sayılı ara kararına cevaben verilen ve 24/12/2019 tarihinde Mahkeme kaydına giren yazı ekinde yer alan evrak arasında, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma sayılı dosyasında davacının müşteki sıfatıyla 29/06/2017 tarihinde vermiş olduğu beyanının bulunduğu, davacının bu beyanında dava konusu taşınmazın Eylül 2017 tarihinde satışa çıkarıldığı ve daha sonra satıldığı da dahil olmak üzere ihale ve satış işleminden haberdar olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, dava konusu ihalenin en geç 29/06/2017 tarihinde öğrenildiği anlaşıldığından, 2577 sayılı Kanun’un 11. maddesi hükümlerinin uygulanma imkânı bulunmayan ivedi yargılama usulüne tabi işbu uyuşmazlıkta, ihalenin iptali için öğrenme tarihi olan 29/06/2017 tarihinden itibaren 30 gün içerisinde dava açılması gerektiğinden, bu süre geçirildikten sonra 09/09/2019 tarihinde açılan davanın süre aşımı yönünden reddine yönelik Mahkeme kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın ve istemi hâlinde kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 21/10/2020 tarihinde esasta oybirliğiyle, gerekçede oyçokluğuyla karar verildi.