Danıştay Kararı 13. Daire 2020/286 E. 2020/603 K. 25.02.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2020/286 E.  ,  2020/603 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/286
Karar No:2020/603

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Tarım Reformu Genel Müdürlüğü tarafından 05/06/2012 tarihinde ön yeterlilik değerlendirmesi yapılıp 26/09/2012 tarihinde belli istekliler arasında ihale usulü ile gerçekleştirilen “… … Arazi Toplulaştırma ve TİGH Projesi Yapım İşi” ihalesinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; ihale öncesi yapılması gereken işlemlerin arazi toplulaştırma ve ihale ile ilgili mevzuata uygun olarak gerçekleştirildiği, arazi toplulaştırması ve TİGH ile tarımın devamlılığı, iyileştirilmesi ve tarım arazilerinin küçülmesinin önlenmesi amaçlandığından toplulaştırma işleminin kapsamının geniş tutulmasının olağan olduğu, davacının toplulaştırma sahası içerisindeki arazisinden yol geçirilemeyeceği, yol güzergahındaki ağaçların sabit tesis olarak kabul edilmesi gerektiği ve arazi toplulaştırmaya yönelik işlemlerden öndecen haberdar edilmesi gerektiğine yönelik iddialarının dava konusu ihale sürecinden ziyade Bakanlar Kurulu kararı ekinde yayımlanan ihale konusu işin uygulamasına, bir başka deyişle, ihaleden sonraki safahata ilişkin olduğu, bu nedenle davacı tarafından ileri sürülen iddiaların dava konusu işlemin sıhhatine etki etmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, konuya ilişkin mevzuatta ağaç türleri bakımından bir ayrıma gidilmediği, yıllarca emek verilerek yetiştirilen 658 adet kavak, 73 adet çam ve 28 adet meyve ağacının sabit tesis tanımı içerisinde değerlendirilmesi gerektiği, tarla içi yol planının değiştirilmesiyle sözü edilen ağaçları kurtarmanın mümkün olduğu, planın mevcut halinin teknik bir gereklilik olarak değerlendirilemeyeceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, davanın konusunun ihale işlemi olduğu, bu nedenle davanın ihale sonrasındaki toplulaştırma sürecinin incelenmesine neden olacak şekilde genişletilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, dosya kapsamındaki bilirkişi raporu ve ek bilirkişi raporu ile arazi toplulaştırmasına ilişkin işlemlerin hukuka uygun olduğunun teyit edildiği belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 25/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.