Danıştay Kararı 13. Daire 2019/917 E. 2019/1746 K. 20.05.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/917 E.  ,  2019/1746 K.Ö
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/917
Karar No:2019/1746

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …

VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı idarenin … tarih ve … sayılı Fon Kurulu kararına istinaden … Finans Factoring Hizmetleri A.Ş.nin …-TL tutarlı fon alacağının takip ve tahsili için 6183 sayılı Kanunun Mükerrer 35. maddesi uyarınca tanzim edilen … tarih ve …sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının, … Finans Factoring Hizmetleri A.Ş.’de 01/06/1998 tarihinden itibaren Yönetim Kurulu Üyesi, 30/09/1998 tarihinden itibaren …, 11/01/1999 tarihinden itibaren ise Yönetim Kurulu Başkan Vekili sıfatı ile görev yaptığı, Bakanlar Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararı ile … A.Ş.’nin 4389 sayılı (Mülga) Bankalar Kanunu’nun 14. maddesine istinaden Fon’a devredildiği, Bankanın Fon’a devri üzerine … Ltd. mudilerinin bankaya yatırmış oldukları mevduatları çekmek üzere … A.Ş. şubelerine başvurmaları sonrasında … A.Ş. Merkez Şube nezdinde … Ltd. adına açılmış olan hesapta yeterli miktarda bakiye bulunmadığından … mudilerine yeterli miktarda ödeme yapılamadığı, … Ltd. ismiyle kurulan offshore bankasının, banka kaynaklarını kısa bir süre içerisinde …ve bankanın diğer hakim ortaklarına edindirmek amacıyla kurulduğu, banka imkânlarının kullanılarak sistemli bir biçimde kaynaklarının edindirilmesine yönelik işlem ve eylemler neticesinde meydana gelen zararlardan banka hakim ortaklarının sorumluluğunun bulunduğu, hakim ortaklardan tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan miktarların ise 5411 sayılı Kanun’un Geçici 26. maddesinde belirlenen esaslar doğrultusunda kanuni temsilcilerinden takip edilebileceği göz önüne alındığında; davacının, … Bankası aracılığıyla banka kaynaklarının edinildiği/edindirildiği yaklaşık iki yıllık dönem boyunca anılan şirkette kanuni temsilci olarak görev yaptığından, ilgili şirketin bankanın yönetim ve denetimini doğrudan ve/veya dolaylı olarak elinde bulundurduğunun tespit edilerek, 5411 sayılı Kanun’un Geçici 26. maddesinde belirlenen esaslar doğrultusunda görev süresi içerisinde anılan Fon alacağının tamamından sorumlu tutulabileceği, 5411 sayılı Kanun’un Geçici 26. maddesinde belirlenen esaslar doğrultusunda banka kaynaklarının edinildiği/edindirildiği dönemde görevde bulunduğu konusunda şüphe bulunmayan davacının, görev yaptığı şirketin … A.Ş.’nin hakim ortağı olduğu anlaşıldığından, dava konusu 19/01/2018 tarih … sayılı ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …bul Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, kanuni temsilcilik sıfatının devam ettiği dönemde doğan ve kanuni temsilcilik sıfatının sona ermesinden sonra ödenmesi gereken amme alacaklarından kanuni temsilcilik sıfatı sona eren kanuni temsilcilerin sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığı ve borcun zaman aşımına uğradığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, kanuni temsilcinin sorumluluğunun kaynağının 5411 sayılı Kanun olduğu ve borcun zaman aşımına uğramadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 20/05/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.