Danıştay Kararı 13. Daire 2019/881 E. 2019/2961 K. 09.10.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/881 E.  ,  2019/2961 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/881
Karar No:2019/2961

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): … İl Özel İdaresi
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı tarafından, … İl Özel İdaresi’nce 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık ihale usulü ile 04/09/2018 tarihinde gerçekleştirilen … ili, … ilçesi, … Köyü, … ada, … parsel sayılı taşınmazın satış ihalesine ilişkin olarak yapılan itirazın reddine dair 26/10/2018 tarih ve E.7693 sayılı yazı ile tebliğ edilen … İl Özel İdaresi İl Encümeni’nin 23/10/2018 tarih ve 224 sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davacı tarafından ihaleye konu taşınmazın satışının iptali için 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 11. maddesi kapsamında 01/10/2018 tarihinde davalı idareye başvurulduğu, söz konusu başvurunun İl Encümeni’nin 23/10/2018 tarih ve 224 sayılı kararı ile reddedilmesi üzerine görülmekte olan dava açılmış ise de, ivedi yargılama usulüne tâbi iş bu davada anılan Kanun’un 11. maddesi uygulanamayacağından, davacının … İl Özel İdaresi İl Encümeni’nin 04/09/2018 tarih ve 193 sayılı kararı ile yapılan satış işleminden en geç 01/10/2018 tarihinde haberdar olduğunun görülmesi karşısında bu tarihten (01/10/2018) itibaren işlemeye başlamış olan 30 günlük dava açma süresi geçirildikten sonra 15/11/2018 tarihinde açılan bu davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesine imkân bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, taşınmazın kendisine satışının yapılmasının istenildiği ancak taşınmazın başka bir kişiye satıldığının öğrenildiği, satışın iptali istemiyle yapılan başvurunun reddedilmesi üzerine, öğrenmeden itibaren 60 gün içinde itirazın reddine ilişkin encümen kararının iptali istemiyle dava açıldığı, idari karara karşı 60 gün içinde dava açılabileceği, 7143 sayılı Kanun’un Geçici 16. maddesi ile imar barışının getirildiği, arsa üzerinde yapısının bulunduğu, taşınmazın 3. kişilere satılamayacağı, şikâyet ve itirazen şikâyet başvurularının dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu olduğundan ancak mercine tevdi kararı verilebileceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 09/10/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Anayasa’nın 40/2. maddesi hükmü ile bireylerin yargı ya da idari makamlar önünde haklarını arayabilmelerine kolaylık ve olanak sağlanması amaçlanmış; idareye, işlemlerinde, ilgililerin kaç gün içinde, hangi mercilere başvurabileceklerini bildirme yükümlülüğü getirilmiştir. Anayasa’nın 125. maddesinde de, idari işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin “yazılı bildirim” tarihinden başlayacağı belirtilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinde, idarî yargı mercilerinde idari işlemlere karşı dava açma süresinin “altmış gün” olduğu kurala bağlanmış, 20/A maddesinde ise ivedi yargılama usulünde dava açma süresinin otuz gün olduğu öngörülmüştür.
İdarenin, Anayasa’dan kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirmesi esas olmakla birlikte, ilgililere kaç gün içinde hangi mercilere başvuracaklarını bildirme yükümlülüğünü yerine getirmemesi durumu, idari işlemlere karşı açılan davalarda dava açma süresinin işletilmeyip, ihmâl edilmesi sonucunu doğurmamalıdır. Böyle bir durumda idari işlemin yazılı olarak bildirilmesi üzerine dava açma süresinin hesabı açısından özel dava açma süresinin değil genel dava açma süresinin esas alınması gerekir.
Diğer yandan ilgililere herhangi bir yazılı bildirimin yapılmadığı ve idari işlemin bir şekilde öğrenilmesi üzerine dava açıldığı durumda, bu kişilerin kaç gün içinde hangi merciye başvuracaklarını bilmeleri beklenemeyeceğinden, dava açma süresinin hesabı açısından öğrenme tarihinin başlangıç alınması ve aynı şekilde özel dava açma süresinin değil genel dava açma süresinin işletilmesi gerekir.
Olayda; … İl Özel İdaresi İl Encümeni’nce, mülkiyeti … İl Özel İdaresi’ne ait taşınmazın satış ihalesinin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca açık ihale usulüyle 04/09/2018 tarihinde gerçekleştirildiği, İl Encümeni’nin 04/09/2018 tarih ve 193 sayılı ihale komisyonu kararının ita amirinin 05/09/2018 tarihli Oluru ile onaylandığı; davacı tarafından 01/10/2018 tarihli dilekçeyle ihalenin iptali istemiyle davalı idareye başvuruda bulunulduğu; idarece itirazın reddedilmesi üzerine, davalı idarenin 26/10/2018 tarih ve E.7693 sayılı yazısı ile bildirilen itirazın reddine ilişkin … İl Özel İdaresi İl Encümeni’nin 23/10/2018 tarih ve 224 sayılı kararının iptali istemiyle 15/11/2018 tarihinde bakılan davanın açıldığı görülmektedir.
Davacının, 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinde öngörülen ve özel bir yargılama niteliği taşıyan ivedi yargılama usulünü ve bu usule tâbi işlerde geçerli olan dava açma süresini kendisine yazılı olarak bir bildirim yapılmadığı sürece bilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla ivedi yargılama usulüne tâbi olan bir işlemi öğrendiğinde kaç gün içinde hangi merciye başvuracağını ya da doğrudan dava açıp açamayacağını bilmesi beklenemez.
Bu itibarla, uyuşmazlığın ivedi yargılama usulüne tâbi olduğu ve dava açma süresinin otuz gün olduğu yolunda kendisine yazılı bildirim yapılmayan davacının, 01/10/2018 tarihinde öğrendiği taşınmaz satış ihalesinin iptali istemiyle altmış günlük genel dava açma süresi içerisinde 15/11/2018 tarihinde açtığı davanın süresinde olduğunun kabulü gerekir.
Açıklanan nedenle, davanın süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.