Danıştay Kararı 13. Daire 2019/834 E. 2019/2703 K. 24.09.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/834 E.  ,  2019/2703 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/834
Karar No:2019/2703

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): … Kaymakamlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nce 08/10/2018 tarihinde gerçekleştirilen “… Ortaokulu Kantinin Kiraya Verilmesi” ihalesine ilişkin olarak davacı tarafından 19/10/2018 tarihli dilekçe ile ihale komisyonu kararının yeniden incelenmesi ve söz konusu ihalenin kendisi üzerinde bırakılması yönünde davalı idareye yapılan başvurunun reddine dair 23/10/2018 tarih ve 19962822 sayılı davalı idare işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; ihaleye katılan diğer şahıs tarafından yapılan itiraz üzerine davacının “kantin ustalık belgesi” bulunmadığından bahisle davacının teklifinin geçerli bulunmayarak, anılan ihalenin ihalede teklifi geçerli bulunan istekli üzerinde bırakılmasına ilişkin ihale komisyonu kararının (22/10/2018 tarih ve 3 karar sayılı) davacıya tebliğ edilmediği, davacı tarafından 30/10/2018 tarihli dilekçe ile söz konusu ihalenin şahsında kalmadığından dolayı yatırmış olduğu geçici teminatın tarafına iadesi istemiyle … İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne başvuruda bulunduğu, söz konusu dilekçenin aynı tarihte işleme konulduğu, davacının en geç bu tarih (30/10/2018) itibarıyla ihalenin iptali kararından haberdar olduğunun kabulü gerektiği, 30/10/2018 tarihinden itibaren 30 gün içinde (29/11/2018 tarihine kadar) dava açması gerekirken, davalı idareye yapılan başvurunun reddi üzerine 07/12/2018 tarihinde dava açıldığı, davacı tarafından yapılan başvurunun ise dava açma süresini durdurmayacağı anlaşıldığından, işbu davanın esasının süre aşımı nedeniyle incelenmesine olanak bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, kantin ustalık belgesi olmadığından dolayı üzerinde kalan ihalenin diğer istekli üzerinde bırakılması kararının yeniden incelenerek ihalenin kendi üzerinde bırakılmasına ilişkin olarak yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle davanın açıldığı, itirazın reddi kararının adi posta ile gönderildiği, söz konusu tebligatın ulaşmadığı, dilekçenin cevabı için Kuruma yapılan başvuru sonrası tebligatın verildiği Ptt’ye gidildiği ancak tebligatın kurum kayıtlarında olmadığı; mali durumu nedeniyle itirazı hakkında bir karar verilmeden, verilmiş olsa dahi içeriğini ve gerekçesini bilmediği bir zamanda maddi saiklerle 30/10/2018 tarihli dilekçe ile teminatın iadesinin istenildiği; Mahkemece dava konusu işlemin ihalenin kendisinden alınarak diğer istekliye verilmesi olarak nitelendirildiği, ancak dava konusu işlemin, diğer isteklinin itirazına karşı yaptığı itirazın reddine ilişkin işlemin iptali olduğu, ihalenin üzerinde kalmadığından bahisle geçici teminatın istenmesine ilişkin dilekçenin davalı idare kayıtlarına alınan tarihin mutaali olma tarihine karine olarak kabul edilemeyeceği, ıttıla tarihinin her durumda dava açma süresine başlangıç teşkil edeceği yönündeki genel bir kabulün hak arama hürriyetinin ihlâli sonucunu doğuracağı, itiraza ilişkin tebligatın ulaşmaması üzerine 16/11/2018 tarihinde dava konusu işlemi elden tebliğ aldığı (imza karşılığı olmadan) davanın 07/12/2018 tarihinde süresinde açıldığı, dava konusu işlemde merci ve süre gösterilmediği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacıya verilen olumsuz cevabın 24/10/2018 tarihinde tebliğe çıkarıldığı, davacı tarafından 16/11/2018 tarihinde cevaba muttali olduğu belirtilmiş ise de, hayatın olağan akışına ters olduğu, tebligatın güncel adresine gönderildiği, davacı tarafından 30/10/2018 tarihinde ihale üzerine kalmadığından teminatını iade istediği, her halükarda bu tarih itibarıyla başvurunun reddine muttali olması gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 24/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.