Danıştay Kararı 13. Daire 2019/63 E. 2019/3944 K. 02.12.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/63 E.  ,  2019/3944 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/63
Karar No:2019/3944

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1. …
2. …
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1. … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : …
2. …
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Büyükşehir Belediyesi Elektrik Havagazı ve Otobüs İşletmesi Müessesesi (…) Genel Müdürlüğü’nce, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 35. maddesi uyarınca kapalı teklif usulü ile gerçekleştirilen, “…- … (…) Hattında 30 Adet Özel Toplu Taşıma Aracı Çalıştırılmak Üzere Kiraya Verilmesi İşi”ne ilişkin ihale şartnamesinde yer alan taşıtların koltuk kapasitesine ve yaşına ilişkin koşulların düzeltilmesi için … Genel Müdürlüğü’ne yapıldığı belirtilen 22/03/2018 tarihli başvurunun reddine ilişkin 22/05/2018 tarihli işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; ara kararıyla, taraflardan davacıların ihale dokümanı satın alıp almadıkları sorularak, davacılar tarafından yapıldığı belirtilen 22/03/2018 tarihli başvurunun, bu başvurunun reddine ilişkin 22/05/2018 tarihli işlemin birer örneğinin istenildiği, ara kararının gereğinin yerine getirilmesi için verilen süre içerisinde, davacılar tarafından yapıldığı belirtilen 22/03/2018 tarihli başvurunun, bu başvurunun reddine ilişkin 22/05/2018 tarihli işleme ilişkin bir belgenin dava dosyasına sunulmadığı, öte yandan davacıların ihale dokümanını almadığı davalı idare beyanlarından anlaşıldığı, bu durumda, anılan ihaleye ilişkin şartnamede yer alan taşıtların koltuk kapasitesine ve yaşına ilişkin düzenlemenin iptali talebiyle yapılan 22/03/2018 tarihli başvurunun reddine ilişkin 22/05/2018 tarihli işlemin iptali istemiyle açılan davada, uyuşmazlığın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20/A maddesinde düzenleme altına alınan ivedi yargılama usulüne tâbi olması nedeniyle aynı Kanun’un 11. maddesi uygulanamayacağından, işbu davanın ihalenin gerçekleştirilme tarihi olan 27/03/2018 tarihini takip eden günden itibaren otuz gün içinde en geç 27/04/2018 tarihinde açılması gerekirken, 22/03/2018 tarihinde yapıldığı belirtilen başvuru üzerine tesis edildiği belirtilen 22/05/2018 tarihli bir işlemin varlığının kabul edilmesi hâlinde dahi dava açma süresini yeniden canlandırmayacağından bu işlemin tesis edilmesi üzerine 18/06/2018 tarihinde açılan işbu davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesinin mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacılar tarafından, başvurunun reddi üzerine 30 günlük dava açma süresi içinde açıldığı, dava şartı olarak düzenlenen idari makama başvuru şartı yerine getirilmeden iptal davasının açılamayacağı, idari merci tecavüzü olacağı, dava konusu ihaleden sonra aynı koşullara sahip güzergahlarda koltuk sayısı ve araç yaşına ilişkin düzenlemelerin farklı olduğu, sonradan ortaya çıkan usule ve hukuka aykırılık hallerinde ivedi yargılama usulüne ilişkin dava açma süresinin işletilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı … Genel Müdürlüğü tarafından, usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması gerektiği savunulmuştur.
Davalı Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 02/12/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Anayasa’nın 40/2. maddesi hükmü ile bireylerin yargı ya da idari makamlar önünde haklarını arayabilmelerine kolaylık ve olanak sağlanması amaçlanmış; idareye, işlemlerinde, ilgililerin kaç gün içinde, hangi mercilere başvurabileceklerini bildirme yükümlülüğü getirilmiştir. Anayasa’nın 125. maddesinde de, idari işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin “yazılı bildirim” tarihinden başlayacağı belirtilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinde, idare mahkemelerinde idari işlemlere karşı dava açma süresinin “altmış gün” olduğu kurala bağlanmış, 20/A maddesinde ise ivedi yargılama usulünde dava açma süresinin “otuz gün” olduğu ve bu Kanun’un 11. maddesi hükümlerinin uygulanmayacağı öngörülmüştür.
Diğer yandan ilgililere herhangi bir yazılı bildirimin yapılmadığı ve idari işlemin bir şekilde öğrenilmesi üzerine dava açıldığı durumda, bu kişilerin kaç gün içinde hangi merciye başvuracaklarını bilmeleri beklenemeyeceğinden, dava açma süresinin hesabı açısından öğrenme tarihinin başlangıç alınması ve aynı şekilde özel dava açma süresinin değil genel dava açma süresinin işletilmesi gerekir. Ayrıca herhangi bir yazılı bildirimin yapılmadığı ve idari işlemin bir şekilde öğrenilmesi üzerine idari işleme karşı hangi merciye başvuracağını bilmeyen ilgilinin dava açmadan önce 2577 sayılı Kanun’un 11. madde hükümleri uyarınca işlemi tesis eden idareye yaptığı başvurunun dava açma süresini durdurmayacağını bilmesi de mümkün değildir.
Olayda, … Büyükşehir Belediyesi Elektrik Havagazı ve Otobüs İşletmesi Müessesesi (…) Genel Müdürlüğü’nce, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 35. maddesi uyarınca kapalı teklif usulünce gerçekleştirilen, “…- … (…) Hattında 30 Adet Özel Toplu Taşıma Aracı Çalıştırılmak Üzere Kiraya Verilmesi İşi”ne ilişkin ihale şartnamesinde yer alan taşıtların koltuk kapasitesine ve yaşına ilişkin düzenlemenin iptali talebiyle davacılar tarafından … Genel Müdürlüğü’ne 22/03/2018 tarihinde başvuru yapıldığı, başvurunun 22/05/2018 tarihinde davalı idarece reddedilmesi üzerine işbu işlemin iptali istemiyle 18/06/2018 tarihinde bakılan davanın açıldığı görülmektedir.
Davacıların, kendisine yazılı olarak bir bildirim yapılmadığı sürece 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinde öngörülen ve özel bir yargılama niteliği taşıyan ivedi yargılama usulünü ve bu usule tâbi işlerde geçerli olan dava açma süresini ve başvuru usulünü bilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla idari davaya konu olabilecek bir işlemi öğrendiğinde işlemin ivedi yargılama usulüne tâbi olup olmadığını ve işleme karşı kaç gün içinde hangi merciye başvuracağını ya da doğrudan dava açıp açamayacağını bilmesi beklenemez.
Bu itibarla, kendilerine ihale ile ilgili herhangi bir yazılı bildirim yapılmayan davacıların, ihaleyi öğrendikleri 22/03/2018 tarihinden itibaren 2577 sayılı Kanun’un 11. maddesi uyarınca yaptıkları başvurunun reddine ilişkin 22/05/2018 tarihli işlem üzerine, işbu işlemin iptali istemiyle altmış günlük genel dava açma süresi içerisinde, 18/06/2018 tarihinde açtığı davanın süresinde olduğunun kabulü gerekir.
Açıklanan nedenle, davanın süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği oyuyla karara katılmıyorum.