Danıştay Kararı 13. Daire 2019/607 E. 2019/688 K. 07.03.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/607 E.  ,  2019/688 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/607
Karar No:2019/688

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : Çevre ve Şehircilik Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : …
2. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı / ANTALYA
VEKİLLERİ :…
3. Antalya Valiliği / ANTALYA
VEKİLİ : …
4. DAVALILAR YANINDA MÜDAHİL: …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : …

İSTEMİN ÖZETİ :…İdare Mahkemesi’nin…tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının murisi olan…tarafından 13/2/1968 tarihinde … Vilayeti tüzel kişiliğine okul yapılması için bağışlanan … ili,…ilçesi,…Mahallesi, … sayılı parselde bulunan taşınmazın, ikiye ayrılması suretiyle oluşturulan … ada … numaralı parselin mülga il özel idaresi tarafından üçüncü bir kişiye satışına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:…İdare Mahkemesi’nce; 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile, Antalya İl Özel İdaresi’nin tüzel kişiliğinin 30/03/2014 tarihindeki mahalli idareler genel seçimiyle kaldırıldığı, mülga İl Özel İdaresi’nin, uhdesindeki şartlı bağışa konu bir taşınmazı bu şarta uygun biçimde tasarrufta bulunması gerektiği, farklı bir tasarrufa yönelinmesi hâlinde kamu yararı açısından oluşan bir zorunluluk bulunması gerektiği, davacının murisi tarafından, 13/02/1968 tarihinde … parsel sayılı taşınmazın okul yapılmak amacıyla bedelsiz ve kayıtsız olarak Antalya Vilâyeti Tüzel Kişiliği’ne, 09/05/1968 tarihinde ise … ada, … ve … parsel sayılı taşınmazların kayıtsız, şartsız ve bedelsiz olarak ‘ne hibe edildiği, söz konusu taşınmazlar üzerinde…İlköğretim Okulu’nun bulunduğu, 3. kişilere satışı yapılan…ada, … parsel sayılı taşınmazın … parsel sayılı taşınmazdan ifraz yapılmak suretiyle elde edildiği, anılan taşınmaz İl Özel İdaresi adına kayıtlı iken fonksiyonu ilköğretim alanından konut alanına dönüştürülerek satışının yapıldığı,…ada, … parsel sayılı taşınmazın konut alanından özel sosyal tesis alanına dönüştürülmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliğinin Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 09/12/2016 tarih ve 1346 sayılı kararıyla onaylandığı,…Belediye Meclisi’nin…tarih ve … sayılı kararıyla da parselin yapılaşma koşulları değiştirilmeden özel yurt alanı kullanımına dönüştürülmesine ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nin … tarih ve … sayılı kararıyla onaylandığı, plan değişikliklerine karşı…İdare Mahkemesi’nde açılan davada, … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla işlemlerin iptal edildiği, … tarih ve … sayılı Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu kararına göre, İl Özel İdaresi’nin aktiflerinin, haklarının, alacaklarının ilgili olduğu Bakanlık, Antalya Büyükşehir Belediyesi, … ve … arasında paylaştırıldığı, … parselin şartlı bağış sonrasında ifraz edilmesinin ve ifraz edilerek … parsel numarasını alan kısmının ihaleyle satılmasının, bağışa konu taşınmazın konut alanı olarak belirlenmesinin hangi gerektirici sebebe dayandığı hususunun davalı idarelerce ortaya konulmadığı, ihale sürecinde de buna ilişkin açıklayıcı bir belge bulunmadığı, önceki sahibinin şartlı hibesine uygun olarak taşınmazın değerlendirilmesi gerekirken, herhangi bir zorunlu sebebe dayanılmaksızın bağışlanan taşınmazın ifrazı ile … numaralı parselin imar fonksiyonu değiştirilerek üçüncü şahsa satılmasına ilişkin işlemde sebep ve amaç yönleriyle hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : tarafından, davaya konu edilen satış işleminin, Antalya İl Özel İdaresi İl Encümeni’nin 05/12/2013 tarihli satış ihalesine dayandığı, taşınmazın eğitim alanı olarak kullanılmasına yönelik hibe sonrasında satışında belediyenin taraf olmadığı, 6360 sayılı Kanunla belediyeye eğitim ve eğitim alanları ile ilgili görev ve yetki verilmediği gibi, davaya konu yere ilişkin bir devir de bulunmadığı, husumetin belediyeye yöneltilemeyeceği; tarafından, davacıya ait taşınmazın … Sti.ne yapılan satışına ilişkin iş ve işlemlerin Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün görev alanında bulunmadığı, husumetin Bakanlığa yöneltilemeyeceği; tarafından, Antalya Vilayeti tüzel kişiliğinin mülga Antalya İl Özel İdaresi olduğu ve bu aşamada ‘nin hasım olarak gösterilemeyeceği, satış bedelinin hangi kuruma devredildiğinin tespit edilemediği, ‘nin dava konusu ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığı, mülga Antalya İl Özel İdaresi kapatılırken devir ve tasfiyeler için bir komisyon kurulduğu, komisyon başkanının vali olmasının ve kayıtların İdari ve Denetim Müdürlüğü’nde bulunmasının ‘ne bu davada taraf sıfatını kazandırmayacağı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, muris…’ın savaş sonrası birikimleri ile bu taşınmazları satın aldığı ve okul yapılması için vilayetine güvenerek bağış yaptığı, davalı idarenin bağış şekline aykırı olarak hangi gerekçe ile bu taşınmazın satışının yapıldığını, hangi tarihte satış kararı aldıklarını ve bağışlanan bir taşınmazı hangi insani düşünce ile sattıklarını izah bile edemediği, 796 sayılı parselin okul yapması amacı ile bağışlandığı, davalı idarenin şartlı bağışları amacına uygun olarak kullanmak yükümlülüğünde bulunmasına rağmen satışını yapmasının izah edilemeyeceği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
1)Husumet yönünden: Satış ihalesine konu taşınmazın kayıtsız, şartsız ve bedelsiz olarak ‘ne hibe edildiği dikkate alınarak, ivedi yargılama usulüne tabi olan bu davada aynı Kanun’un 15. maddesinin 1-c bendi gereğince, davalı olarak gösterilen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ‘nın hasım mevkiinden çıkarılarak, davanın yalnızca husumetiyle görülmesine oybirliğiyle karar verilerek işin esasına geçildi:
2)Davalı idareler yanında müdahilin temyiz istemi yönünden: 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinin 2. fıkrasında, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hâllerde, Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihaî kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştay’da temyiz yoluna başvurulabileceği; 48. maddesinin 6. fıkrasında, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması hâlinde kararı veren mahkeme, ilk derece mahkemesi olarak davaya bakan Danıştay dairesinin temyiz isteminin reddine karar vereceği; 7. fıkrasında ise, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapıldığının dosyanın gönderildiği Danıştay’ın ilgili dairesi ve kurulunca saptanması hâlinde de 6. fıkrada sözü edilen kararın daire ve kurulca verileceği kurala bağlanmıştır. Aynı Kanun’a sonradan eklenen ve 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren ”İvedi yargılama usulü” başlıklı 20/A maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, ihaleden yasaklama kararları hariç ihale işlemlerinden doğan uyuşmazlıklarda ivedi yargılama usulünün uygulanacağı; 2. fıkrasının (g) bendinde, ivedi yargılama usulünde verilen nihai kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir.
Temyizen incelenerek bozulması istenen Mahkeme kararının, davalı idareler yanında müdahile 29/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, Mahkeme kararında temyiz süresinin 15 gün olarak belirtildiği, bu karara karşı temyiz süresinin son günü olan 13/02/2019 tarihinde temyiz isteminde bulunulması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra 27/02/2019 tarihinde Mahkeme kayıtlarına giren dilekçe ile temyiz isteminde bulunulduğu anlaşıldığından, davalı idare yanında müdahilin temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle incelenmesine imkân bulunmamaktadır.
3) Davalı idarelerin temyiz istemi yönünden:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalıların temyiz istemlerinin reddine,
2. Davalı idareler yanında müdahilin TEMYİZ İSTEMİNİN SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
3. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki…İdare Mahkemesi’nin…tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 07/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.