Danıştay Kararı 13. Daire 2019/561 E. 2019/702 K. 07.03.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/561 E.  ,  2019/702 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/561
Karar No:2019/702

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu
VEKİLLERİ : …
İSTEMİN KONUSU :…İdare Mahkemesi’nce davacının maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddi yolunda verilen…tarih ve E:…, K:… sayılı karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin…Bölge İdare Mahkemesi … İdarî Dava Dairesi’nin…tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’un 19. maddesiyle değiştirilen “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin birinci fıkrasında, idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dâhi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği; altıncı fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu belirtilmiştir.
2577 sayılı Kanun’un 6545 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle değiştirilen “Temyiz” başlıklı 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihâi kararları ile bölge idare mahkemelerinin maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararların, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dâhi Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği hüküm altına alınmıştır. Aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde ise, konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idarî işlemlere karşı açılan davalar hakkında bölge idare mahkemesinin istinaf yoluyla yapılan başvurular üzerine verdikleri kararlar, temyiz edilebilecek olan kararlar arasında sayılmıştır.
2577 Kanun’un Ek 1. maddesinde, bu Kanun’da öngörülen parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi uyarınca Maliye Bakanlığı’nca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı belirtilmiştir.
Yeniden değerlendirme oranları 11/11/2016 tarih ve 29885 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 474 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde, 2016 yılı için % 3,83; 11/11/2017 tarih ve 30237 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 484 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde, 2017 yılı için % 14,47 olarak tespit edilmiştir.
2577 sayılı Kanun’un “Temyiz dilekçesi” başlıklı 48. maddesinin altıncı fıkrasında, temyizin kesin bir karar hakkında olması hâlinde, kararı veren merciin, temyiz isteminin reddine karar vereceği; ilgili merciin bu kararına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği; aynı maddenin yedinci fıkrasında ise, temyizin kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşılması durumunda, altıncı fıkrada sözü edilen kararın, dosyanın gönderildiği Danıştay’ın ilgili dairesince kesin olarak verileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararı ile…Bankası’nın faaliyet izninin kaldırılmasına ilişkin işlemden dolayı maddi ve manevi yönden zarara uğradığından bahisle …-TL maddi, …-TL manevi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı;…İdare Mahkemesi’nin…tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davacının maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verildiği, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine…Bölge İdare Mahkemesi … İdarî Dava Dairesi’nin…tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile, davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine, 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildiği, davacı tarafından bu kararın bozulması talebi ile temyiz başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Tam yargı davalarına ilişkin olarak idare mahkemelerince verilen kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, bölge idare mahkemelerince verilen kararların temyize tabî olup olmadığı, istemde bulunulan parasal miktarın bölge idare mahkemelerince karar verildiği tarihteki temyiz sınırının altında olup olmadığına göre belirleneceği kuşkusuzdur.
2577 sayılı Kanun’un 46. ve Ek 1. maddeleri ile 474 ve 484 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri dikkate alınarak yapılan hesaplama neticesinde, tam yargı davalarında temyiz sınırı, bölge idare mahkemelerince 2016 yılında verilen kararlar için …-TL; 2017 yılında verilen kararlar için …-TL; 2018 yılında verilen kararlar için ise …-TL olduğu tespit edilmiştir.
Bölge idare mahkemelerinin hangi davalar hakkında verdikleri kararların temyiz edilebileceği 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde tahdîdi olarak sayılmış olup, istinaf kanun yolu başvurusunun reddine dâir kararın verildiği tarihte geçerli olan temyiz alt sınırının …-TL olduğu ve davacının isteminin ise bu sınırın altında kaldığı anlaşıldığından davacıya ilişkin işleme karşı açılan davanın bu kapsamda değerlendirilemeyeceği, başka bir anlatımla, Bölge İdare Mahkemesince istinaf başvurusu üzerine verilen bu kararın kesin olduğu açıktır.
Bu itibarla, istinaf incelemesi üzerine kesin olarak verilen kararlar aleyhine temyiz isteminde bulunulması hukuken mümkün olmadığından,…Bölge İdare Mahkemesi … İdarî Dava Dairesi’nin…tarih ve E:…, K:… sayılı karara yönelik temyiz isteminin incelenemeyeceği kuşkusuzdur.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. Bölge İdare Mahkemesince, kesin olarak verilen karara karşı temyiz yolunun açık olduğu belirtilerek davacının yanlış yönlendirilmesi dolayısıyla temyiz başvuru ve karar harçları toplamı olan …-TL’nin istemi hâlinde davacıya iadesine; posta giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına;
3. Dairemiz kararının bir örneği Mahkemece…Bölge İdare Mahkemesi .. İdarî Dava Dairesi’ne gönderilmek üzere dosyanın…İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un 48. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca kesin olarak, 07/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.