Danıştay Kararı 13. Daire 2019/54 E. 2019/577 K. 26.02.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/54 E.  ,  2019/577 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/54
Karar No:2019/577

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVALI): Kamu İhlale Kurumu
VEKİLİ : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı tarafından, Karayolları … Bölge Müdürlüğünce 19/06/2018 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Karayolları … Bölge Müdürlüğü Sınırları İçinde Kalan Kaza Kara Noktalarının İyileştirilmesi Kapsamında Toprak İşleri, Sanat Yapıları, Üstyapı İşleri ve Çeşitli İşlerin Yapılması İşi” ihalesine ilişkin 31/07/2018 tarihinde yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin 14/08/2018 tarih ve … sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davacı şirketin aşırı düşük teklif açıklamasında bulunulmadığı gerekçesiyle teklifinin değerlendirme dışı bırakıldığı, teklifi değerlendirme dışı bırakılan başka bir firmanın teklifinin aşırı düşük teklif değerlendirmesine esas sınır değer hesabı yapılırken veri olarak kullanıldığından bahisle yapılan şikâyet başvurusunun idare tarafından reddedilmesi üzerine yapılan itirazen şikâyet başvurusunun dava konusu Kurul kararı ile reddedildiği, aşırı düşük teklif değerlendirmesine esas sınır değer hesabının birinci oturumda değerlendirme dışı bırakılmayan teklifler dahil edilerek yapılması gerektiği, birinci oturumda teklifi değerlendirme dışı bırakılmayan firma tarafından gerçekleştirilen teklifin veri olarak kullanılmasıyla yapılan sınır değer hesabının mevzuata uygun olduğu, dolayısıyla Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, sınır değer hesabı açısından geçerli bir teklif niteliği taşımayan teklif mektubu sunan veya geçici teminatı usulüne uygun olmayan bir isteklinin teklifinin birinci oturumda değerlendirme dışı bırakılmamasının anılan teklifin sınır değer hesabında dikkate alınması sonucunu doğurmayacağı, birim fiyat üzerinden teklif alınan ihalede teklif mektubunun eki olan birim fiyat teklif cetvelinin ihaleyi yapan idarenin hazırladığı standart forma esaslı unsurları yönünden aykırı olması halinde teklif mektubunun usulüne uygun olduğunun kabul edilemeyeceği, teklif verilmesi zorunlu olan iş kalemlerinden birinin birim fiyat teklif cetvelinde yer almamasının birim fiyat teklif mektubunu hukuka aykırı hale getireceği, aritmetik hata niteliğinde olmadığından bu tür bir aykırılığın ikinci oturumda değerlendirilecek hususlar arasında yer almadığı, hukuka aykırı şekilde düzenlenmiş olan birim fiyat teklif cetvelinin buna dayalı olarak hazırlanan birim fiyat teklif mektubunu da hukuka aykırı hale getireceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, ihale sürecinde ilk oturumda öncelikle isteklilerce sunulan tekliflerin alındığı, bunu takiben teklif mektubu ile geçici teminatı uygun olan isteklilerin belirlendiği, sonrasında geçerli teklifler üzerinden aşırı düşük teklif sınır değer tespitinin yapıldığı, birim fiyat teklif cetvelinde aritmetik hata bulunduğu tespit edilen isteklinin teklifinin sınır değer hesaplamasına dahil edilmesi işleminin mevzuata uygun olduğu, davacının bu yöndeki iddialarının dayanağının bulunmadığı, birtakım sebeplerle tekliflerin değerlendirme dışı bırakılması gereğinin ortaya çıkması durumunda her defasında geriye dönülüp yeni duruma göre sınır değer hesabı yapılması yahut önceki işlemlerin tekrar edilmesi şeklindeki yaklaşımın ihale süreçlerinin sonradan ortaya çıkan olaylarla kabul edilemeyecek şekilde uzamasına sebep olacağı, bunun ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanması ilkesine aykırılık oluşturacağı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 26/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.