Danıştay Kararı 13. Daire 2019/4257 E. 2023/1563 K. 30.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/4257 E.  ,  2023/1563 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/4257
Karar No:2023/1563

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Televizyon Reklamcılık ve Filmcilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 30/01/2017 tarihinde yayınlanan “İçerde” adlı dizide 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 13. maddesinin 3. fıkrasının tekraren ihlâl edildiğinden bahisle 366.025,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin …tarih ve …sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; Üst Kurul’a yapılan şikayet üzerine başlatılan incelemede davacı yayın kuruluşuna ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 30/01/2017 tarihinde saat 20:50’de yayınlanan “İçerde” adlı dizi filmde “…” sloganıyla satılan “…” marka otomobilin ürün yerleştirme uygulamasında ürüne aşırı vurgu yapıldığı ve birbiriyle bağlantılı ama dizinin konusu ve kurgusuyla bağlantısız iki ayrı sahneyle ürün yerleştirme uygulamasının gerçekleştirildiği ve 6112 sayılı Kanun’un 13. maddesinin 3. fıkrasının tekraren ihlâl edildiğinden bahisle davacı şirkete 366.025,00-TL idarî para cezası verilmesi üzerine davanın açıldığı, yayına ilişkin CD’nin izlenmesinden, 30/01/2017 tarihinde yayınlanan “…” adlı dizi filmde “…” marka otomobil ile dizinin başrol oyuncusunun değişik açılardan çekilmiş görüntülerine yer verildiği, dizi karakterlerinin diyaloglarında otomobilden söz edildiği, aynı aracın reklamlarında yer alan “…” sloganının başrol oyuncusu tarafından dile getirildiği, özellikle ürün yerleştirme amacıyla hazırlanan sahnenin hemen önceki ve hemen sonraki sahnelerle bağlantılı olmadığı görülerek, dava konusu ürün yerleştirme içeren yayın sırasında ürüne aşırı vurgu yapıldığı, dizinin konusu ve kurgusuyla bağlantısız bir şekilde ürün yerleştirme uygulamasına gidildiği, bu durumda, davacı şirketin 6112 sayılı Kanun’un 13. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ilkelere aykırı yayını nedeniyle idarî para cezası ile cezalandırılmasına Üst Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ilk derece Mahkemesi’nin kararını tamamen davalı idarenin iddialarına dayandırdığı, taraflarından ileri sürülen iddiaların kararda karşılanmadığı, Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçe içermediği, dava konusu yayında ürün yerleştirmenin yasal sınırlara uygun olarak gerçekleştirildiği, ürün yerleştirme esnasında dizinin senaryosundan sapma olmadığı, dava konusu idarî para cezası işleminin ölçülülük ilkesine aykırı olduğu ve dava konusu idarî işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu yayında yayın ilkesi ihlâlinin deşifre metin, yayın kaydı ve izleme raporunun incelenmesi neticesinde sabit olduğu, ürün yerleştirme esnasında ürüne aşırı vurgu yapıldığı, dava konusu idarî para cezası alt sınırdan uygulandığından ölçülü olduğu ve dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 30/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.