Danıştay Kararı 13. Daire 2019/4148 E. 2020/279 K. 03.02.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/4148 E.  ,  2020/279 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/4148
Karar No:2020/279

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Akaryakıt Petrol Ürünleri Nakliyat Dağıtım Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …, Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … ilinde … tarih ve … sayılı bayilik lisansı kapsamında faaliyet göstermekte iken 19/01/2016 tarihinde isteği üzerine lisansı iptal edilen davacı tarafından, hakkında Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Petrol Piyasası Dairesi Başkanlığı’nın 11/12/2015 tarih ve E.61138 sayılı yazısı ile istenen bilgi ve belgeleri 05/01/2016 tarihine kadar davalı idareye ibraz etmemesi üzerine tesis edilen 13/07/2017 tarih ve 7187-9 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; 2015 yılının ilk 11 ayına ait bir takım bilgi ve belgelerin 15 gün içerisinde gönderilmesinin davacıdan istenildiği ve gönderilmemesi hâlinde 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu gereği işlem yapılacağının belirtildiği, davalı idarece gönderilen 11/12/2015 tarih ve E…. sayılı yazıya dair tebligatın 19/12/2015 tarihinde davacının davalı idareye bildirdiği adreste çalışanına tebliğ edildiği, tebligatın yapıldığı tarihte davacının lisansının faal olduğu, lisansı iptal edilse dahi lisanstan kaynaklanan yükümlülüklerinin lisans öncesi faaliyetlere dair bildirim yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı, ilgili mevzuat uyarınca istenilen bilgi ve belgeleri belirlenen süre içerisinde davalı idareye sunmadığı sabit olan davacı hakkında tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davalı idarece ön araştırma ve soruşturma yükümlülüğünün yerine getirilmediği, tebligatın usulsüz olarak yapıldığı, davalı idarenin soruşturma raporu düzenlendikten sonraki 3 ay içerisinde işlem yapmadığı, verilen idari para cezasının fahiş olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Davalı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından 11/12/2015 tarih ve E.61138 sayılı yazı ile, … tarih ve … sayılı lisans sahibi davacıdan, dağıtıcısı tarafından gönderilen bildirimlerin incelenmesi amacıyla 2015 yılının ilk 11 ayına ilişkin “gaz yağı temin ve teslim faaliyetlerine” dair bilgi ve belgelerin 15 gün içerisinde gönderilmesi talep edilmiştir.
Davacı tarafından talep edilen bilgilerin gönderilmemesi üzerine davalı idare tarafından soruşturma başlatılmış, 11/05/2016 tarih ve 785 sayılı soruşturma raporu sonucunda davacı şirket hakkında 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 4. maddesinin 4. fıkrasının (g) bendini ihlâl ettiğinden bahisle Kurul’un 13/07/2017 tarih ve 7187-9 sayılı kararıyla 84.575,00-TL idarî para cezası tesis edilmiştir.
Anılan Kurul kararının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun fiil tarihinde yürürlükte olan “İdarî para cezaları” başlıklı 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (3) numaralı alt bendinde, “4 üncü maddenin dördüncü fıkrasının (f) bendinin bir takvim yılı içinde Kurumca yapılan uyarıya rağmen ihlâli, aynı fıkranın (l) bendi haricindeki bentlerin ihlâli” sonucunda sorumlulara üç yüz elli bin Türk Lirası idarî para cezası verileceği belirtilmiş; “Lisans sahiplerinin temel hak ve yükümlülükleri” başlıklı 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (g) bendinde, “Kurumca 14 üncü maddenin üçüncü fıkrasına göre istendiğinde, gerekli bilgi, belge ve numuneleri vermek, tutanakları imzalamak ile görevlilerin tesislerde inceleme yapmasına müsaade etmek” kuralı yer almış; “Bilgilerin toplanması, kayıt düzeni, denetim ve tebligat” başlıklı 14. maddesinin üçüncü fıkrasında ise, “Görevlendirilen Kurum personeli, piyasa tarafları ve/veya tesisleri nezdinde, defterler de dâhil olmak üzere her türlü evrak, belge ve emtianın incelenmesi, suret veya numune alınması, konuyla ilgili yazılı veya sözlü açıklama istenmesi, gerekli tutanakların düzenlenmesi, tesislerin ve işletiminin incelenmesi konularında yetkilidir. Görevlendirme yazısında amaç, kapsam, süre ve yetkinin çerçevesi yer alır.” kuralına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, davalı idarenin 11/12/2015 tarih ve 61138 sayılı yazısı ile, 5015 sayılı Kanun’un 14. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Kurum, bu Kanunun kendisine verdiği görevleri yerine getirirken, gerekli gördüğü her türlü bilgiyi kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerden isteyebilir” kuralı uyarınca davacıdan bazı bilgilerin istendiği, talep edilen bilgi ve belgelerin davacı tarafından gönderilmemesi üzerine, aynı Kanun’un 4. maddesinin 4. fıkrasının (g) bendinin ihlâl edildiğinden bahisle idarî para cezası verildiği anlaşılmaktadır.
Davalı idare tarafından tesis edilen işlemin aktarılan mevzuat kuralları kapsamında değerlendirilmesi sonucunda, davacı tarafından 5015 sayılı Kanun’un 14. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca istenen bilgi ve belgelerin gönderilmemesi fiilinin karşılığı olarak 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (3) numaralı alt bendinde öngörülen ceza uygulanmış ise de, anılan kuralın 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 4. fıkrasının (f) bendinin veya (l) bendi haricindeki bentlerinin ihlâl edilmesi karşılığında uygulanacağı, dava konusu işlemde, işlemin gereğinin yerine getirilmemesi sonucunda hazırlanan soruşturma raporunda ve davalı idare savunmasında ihlâl edilen kural olarak 4. maddenin 4. fıkrasının (g) bendinin [(l) bendi harici bent] gösterildiği, ihlâl edildiği belirtilen (g) bendinin ise 14. maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen yükümlülüğün yerine getirilmemesi hâlinde uygulanacağı, bu kapsamda bilgi ve belge istemenin ise belli bir “görevlendirme” yazısına dayanılarak gerçekleştirileceği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, bilgi ve belge isteme yazısında veya dava konusu işlemde bir “görevlendirme yazısı” sunulmadığı gibi istenen bilgilerin bir görevlendirme kapsamında istenildiğine dair herhangi bir ibarenin de yer almadığı, öte yandan, bilgi ve belge isteme yazısının EPDK’nın Denetim Dairesi Başkanlığı tarafından değil Petrol Piyasası Dairesi Başkanlığı tarafından gönderildiği de göz önünde bulundurulduğunda, davacıdan talep edilen bilgilerin görevlendirme kapsamında gerçekleştirilen bir denetim sonucunda istenilmediği, 5015 sayılı Kanun’un 14. maddesinin ikinci fıkrasına dayanılarak istenen bilgi ve belgelerin gönderilmemesi sonucunda verilen idari para cezasına dayanak olarak 14. maddenin üçüncü fıkrasının alınmasının, somut fiilin kanunda belirlenmiş soyut hukuk kuralına uygunluğunu ifade eden tipiklik unsuruna aykırı olduğu sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesine, 03/02/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.