Danıştay Kararı 13. Daire 2019/3674 E. 2020/2955 K. 03.11.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/3674 E.  ,  2020/2955 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/3674
Karar No : 2020/2955

DAVACI : … Pazarlama A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Depolama lisansı sahibi davacı şirkete ait tesisteki akaryakıt tankından alınan numunenin (motorin) akredite laboratuvar analizinde teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle 280.000,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin 15/07/2010 tarih ve 2655-29 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, usul yönünden, ön araştırma ve soruşturma yapılmadan idarî para cezası verilemeyeceği; esas yönünden ise, kükürt parametresinin sonradan müdahale ile değiştirilmesinin mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.

DAVALININ SAVUNMASI : Davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Dava konusu işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …’UN DÜŞÜNCESİ :
Depolama lisansı sahibi davacı şirkete ait tesisteki akaryakıt tankından alınan numunenin (motorin) akredite laboratuvar analizinde teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiği ve bu fiilin 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendine aykırı olduğundan bahisle, anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası verilmesine ilişkin 15/07/2010 tarih ve 2655-29 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
Danıştay Onüçüncü Dairesinin 05/12/2017 tarih, E:2010/4463, K:2017/3614 sayılı kararıyla; davacı şirkete ait tesiste yapılan denetim sürecinde gerçekleştirilen işlemler ile kükürt parametresine ilişkin ara kararlarına verilen cevaplarda belirtilen hususlar birlikte değerlendirildiğinde, teknik düzenlemelere uygun olmayan akaryakıt ikmal ettiği akredite laboratuvar analizi sonucu düzenlenen rapor ile saptanan davacı şirket hakkında 5015 sayılı Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası uygulanmasına ilişkin uyuşmazlık konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılarak dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu kararıyla,sadece kükürt parametresinin teknik düzenlemelere aykırı çıkması, diğer parametrelerin uygun bulunması, davacı şirketin numune alınan akaryakıta bir müdahalesinin olduğuna ve piyasaya teknik kriterlere aykırı akaryakıt arz ettiğine ilişkin somut bir tespitin de bulunmaması karşısında, davacı şirketin, yukarıda yer verilen, lisans sahiplerinin akaryakıtı teknik düzenlemelere uygun olarak arz etme yükümlülüğünü yerine getirmediğinden söz etmeye olanak bulunmadığından, uyuşmazlık konusu Kurul kararında hukuka uygunluk görülmeyerek davanın reddine ilşkin Danıştay Onüçüncü Dairesi kararı bozulduğundan,karardaki gerekçe doğrultusunda bozma kararına uyularak karar verilmesi gerektiği, düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince, Dairemizin 05/12/2017 tarih, E:2010/4463, K:2017/3614 sayılı davanın reddi yolundaki kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 30/01/2019 tarih ve E:2018/2078, K:2019/301 sayılı kararı ile bozulması üzerine gereği yeniden görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Depolama lisansı sahibi davacı şirkete ait tesiste 11/06/2009 tarihinde yapılan denetimde akaryakıt tankından alınan numunenin, TÜBİTAK … Araştırma Merkezi Enerji Enstitüsüne analizi sonucunda hazırlanan muayene raporunda, marker seviyesinin geçerli olduğu ancak kükürt parametresinin sınır değerlerine uygun olmadığı (24,9 mg/kg) tespiti yapılmış, bu rapor esas alınarak dava konusu işlem tesis edilmiştir. Söz konusu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dairemizin 05/12/2017 tarih, E:2010/4463, K:2017/3614 sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği, anılan kararın davacı tarafından temyiz edildiği, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 30/01/2019 tarih ve E:2018/2078 K:2019/301 sayılı kararıyla;
Temyize konu Daire kararında, kükürt parametresine ilişkin ara kararlarına verilen cevaplarda belirtilen hususlar değerlendirilerek davacının, teknik düzenlemelere uygun olmayan akaryakıt ikmal ettiği sonucuna varılmıştır. Ancak, … Petrol Araştırma Merkezi’nin 05/08/2015 günlü yazısında değinildiği üzere, numune alınan yakıt tankında, yüksek kükürtlü kırsal motorin ile düşük kükürtlü motorin karıştırılmış ise elde edilen ürünün kükürt parametresinin standardın üzerinde olacak şekilde değişmesi mümkün olmakla birlikte, eğer böyle bir karıştırma işlemi yapıldı ise diğer parametrelerde de sınır değerlerine aykırılık olması beklenecektir. Oysa, davacı şirkete ait tesisteki akaryakıt tankından alınan numunenin analizi sonucunda düzenlenen motorin muayene raporunda, analiz yapılan yakıtın marker seviyesinin geçerli olduğu ve diğer parametrelerde bir aykırılık olmadığı tespit edilmiştir. Öte yandan, yapılan denetimde, davacının akaryakıta müdahale ettiğine ilişkin somut bir tespite de yer verilmemiştir.
Bu durumda, sadece kükürt parametresinin teknik düzenlemelere aykırı çıkması, diğer parametrelerin uygun bulunması, davacı şirketin numune alınan akaryakıta bir müdahalesinin olduğuna ve piyasaya teknik kriterlere aykırı akaryakıt arz ettiğine ilişkin somut bir tespitin de bulunmaması karşısında, davacı şirketin, yukarıda yer verilen, lisans sahiplerinin akaryakıtı teknik düzenlemelere uygun olarak arz etme yükümlülüğünü yerine getirmediğinden söz etmeye olanak bulunmadığından, uyuşmazlık konusu Kurul kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.” gerekçesiyle Dairemizin anılan kararının bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay’da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun’un 49/4. ve 50. maddelerinde, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu, kurala bağlanmış; Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmamıştır.
Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdari Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle dava konusu Kurul kararının iptaline karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Dava konusu 15/07/2010 tarih ve 2655-29 sayılı Kurul kararının İPTALİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
3. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 03/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.