Danıştay Kararı 13. Daire 2019/324 E. 2019/1239 K. 16.04.2019 T.

13. Daire         2019/324 E.  ,  2019/1239 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/324
Karar No:2019/1239

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVALI): …
VEKİLİ: …
İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı tarafından, akaryakıt istasyonu mühürleme işleminin kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle na yaptığı 05/04/2016 tarihli başvurusunun reddine ilişkin 07/04/2016 tarih ve E.17473 sayılı Denetim Daire Başkanlığı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:… İdare Mahkemesi’nce verilen… tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; bayilik lisansı olan davacıya ait akaryakıt istasyonunda ……İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince 02/09/2014 tarihinde yapılan denetim neticesinde istasyondan alınan numunelerin akredite laboratuar olan …… PAL’in 2014-4740 sayılı raporuyla, …. plakalı tankerden ve tanklardan alınan numunenin ise …. PAL’in 2014-4739 sayılı raporuyla geçersiz çıktığının tespit edilmesi üzerine akaryakıt istasyonundaki tüm tankların, pompaların ve akaryakıt tabancalarının mühürlendiği ve akaryakıt istasyonunun Akaryakıt Bayilik Lisansı adı altında göstermekte olduğu tüm faaliyetlerinin kovuşturmaya yer olmadığına dair karar veya mahkeme kararı kesinleşinceye kadar geçici olarak durdurulduğu, davacı tarafından ceza mahkemesinde yapılan yargılamada beraat ettiği gerekçesiyle mührün kaldırılması istemiyle yapılan başvurunun davaya konu işlemle reddedildiği; ulusal marker seviyesi geçersiz olan akaryakıtın, standartlara uygun bir akaryakıt olması durumunda ulusal marker seviyesi geçerli kabul edilebilecek bir ürün olup olmadığına ilişkin sorunun çözülmesi gerektiği, akaryakıt olarak kabul edilen bir ürünün sağlaması gereken birtakım teknik özelliklerinin bulunması yanında, ülkede piyasa faaliyetlerine konu edilebilmesi için Kurum tarafından belirlenen şart ve özellikteki ulusal markerin eklenmesi gerekmekte olup, standartlara uygun bir ürünün her durumda ulusal marker seviyesi geçerli olan bir akaryakıt olarak kabul edilmesi mümkün olmadığı, bu durumda, elde edilen ürünün akaryakıt olduğu, akaryakıt türleri içerisinde ifade edilen motorin olduğu, motorine ilişkin standartları taşıdığı; ancak …..PAL tarafından yapılan incelemede ürünün ulusal marker seviyesinin geçersiz olduğunun tespit edildiği, sonuç olarak geçersiz çıkan ve kaçak olduğu anlaşılan ürüne ilişkin söz konusu tespitin aksini gösteren yeni bir analiz raporu bulunmadığı, ceza mahkemesinin beraat kararının ise dağıtıcı firma olan … firmasından alınan akaryakıt miktarı ile eldeki akaryakıt miktarının uyuşması gerekçesine dayandığı anlaşıldığından, mühürlemenin kaldırılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, her ne kadar isnat edilen fiil nedeniyle açılan ceza davasında beraat kararı verilmişse de, verilen beraat kararı kesinleşmediğinden, bu husus da dava konusu işlemi sakatlayacak mahiyette görülmediği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, motorinin faturalı olarak dağıtıcı firmadan alındığı, tankerle bayisine getirildiği, dolum ve boşaltıma ait ceza yargılamasındaki kamera görüntülerinde herhangi bir müdahale olmadığının tespit edildiği, dağıtıcı firmada aynı tarihte denetlenmiş olsa idi müdahalenin onlar tarafından yapıldığının görüleceği, ceza yargılamasında beraat edildiği, tedbirin kaldırılmasının hakkaniyet gereği olduğu, denetim tarihinden çok sonra dağıtıcı firmanın denetlendiği ve ulusal marker sonuçlarının geçerli çıktığı, bunun geçerli olmayacağı, yaptırılan delil tespitinde sunulan bilirkişi raporunun esas alınması gerektiği, ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ……’NIN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 16/04/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.