Danıştay Kararı 13. Daire 2019/3122 E. 2023/1057 K. 08.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/3122 E.  ,  2023/1057 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/3122
Karar No:2023/1057

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … TV Radyo Yayıncılık Yapımcılık A.Ş.
(… Haber ve Görsel Yayın A.Ş. Eski Unvan: … Haber ve Görsel Yayıncılık A.Ş.)

KARŞI TARAF (DAVALI): … Kurulu
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında, 07-14-21/11/2016 tarihlerinde yayınlanan “…” isimli dizi filmde 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 8. maddesinin ikinci fıkrasının ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun’un 32. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı şirkete 435.417,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için gerekli görüldüğünden dosya üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, programda, izleyiciye aktarılan mesajlarda yer alan ana öğelerin, hırsızlık, kişinin bilgisi dışında özel hayatı görüntüleme, tehdit üzerinden istediğini elde edebilme şeklinde kurgulanan temalar olduğu, olumsuz örnek oluşturabilecek bu tür eylemlerin yer aldığı görüntülerdeki kişilerin özellikle genç karakterlerden seçilmesinin izleyen gençlerin algılarında seçiciliğe yol açıp ekranda yer alan benzer eylemleri deneme arzusu duymalarına neden olabileceği, empati, suçluluk, pişmanlık gibi üst düzey ahlaki gelişimi gösteren duygulara yer verilmediği, yayındaki görüntülerin, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıdığı kanaatine varıldığı; bu itibarla, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dosyada mevcut bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin ikinci fıkrasının ihlâl edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, bilirkişi raporunun hükme esas alınabilir nitelikte olmadığı, programda kullanılan akıllı işaretlerin değerlendirilmediği, yayının kurgusal olayları konu aldığı, çocuklar tarafından bu kurgusallığın ayırt edilebileceği, yayın genelinde kötü davranışların takdir edilmeyerek sıkıntıların üstesinden güçlü bir aile dayanışmasıyla gelinebileceğinin gösterildiği, yayının sanatsal değeri göz önünde tutularak değerlendirme yapılması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, dava konusu yayında çocuklar ve gençler için olumsuz örnek alınabilecek davranış kalıplarının ekrana getirildiği, yayının sanatsal bir yapıt olduğundan bahisle ihlâl oluşturmayacağı iddiasının bilimsel olmadığı, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişiminin korunmasının üstün kamu yararı niteliği taşıdığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 08/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.